Hapisten çıktığımdan beri daha iyi bir hayat yaşamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | منذ خروجي من السجن أحاول أن أعيش حياة أفضل |
İyi bir hayat yaşamaya çalışmanın önemine inanıyorum. | Open Subtitles | ولذلك ، أنا أؤمن بمحاولة أن أعيش حياة جيدة |
İyi bir hayat yaşamaya çalışmanın yanısıra, insanları öldürüyor olmam gerçeğiyle de yaşamam gerek. | Open Subtitles | وبينما أحاول أن أعيش حياة جيدة أحاول أن أتصالح مع نفسي لأنني قتلت بعض الناس |
Onun normal bir hayat yaşamaya uygun olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أنه غير قادر على عيش حياة طبيعية |
Sessiz ve normal bir hayat yaşamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أحاول عيش حياة هادئة و عادية |
Evet ama sence bu hayat yaşamaya değer mi? | Open Subtitles | نعم، لكن هذه الحياة لا تستحق أن أعيشها، صحيح؟ |
Mason olduğumdan ve iyi bir hayat yaşamaya başladığımdan beri her şeyi yapabilirmiş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | منذ أن صرت ماسونيًا وبدأت أعيش حياة هانئة صرت أشعر أنّي قادر على كل شيء. |
Bırakıp amaçsızca bir hayat yaşamaya çalıştım. | Open Subtitles | ..لذا رحلت حاولت أن أعيش حياة بدون هدف |
Ben gerçekten iyi bir hayat yaşamaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أعيش حياة جيدة |
İyi bir hayat yaşamaya çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أعيش حياة مترفة |
Normal bir hayat yaşamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول عيش حياة طبيعية، |
Francesca'ya söyleyin sadece normal bir hayat yaşamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | (أخبرا (فرانشيسكا أنّي أحاول عيش حياة عادية فحسب |
Kimseye güvenmezsen hayat yaşamaya değmezdi David. | Open Subtitles | الحياة لا تساوي أن تعيشها (إن لم تثق بأحد، يا (ديفيد |
"hayat yaşamaya değmez." | Open Subtitles | الحياة لا قيمة لها |
Kendimi topladım onun yaşamamı istediği, kendi yaşayacağı gibi bir hayat yaşamaya başladım. | Open Subtitles | أستعدت نفسي و بدأت أحاول أن أعيش حياتى كما أراد لى كما عاشها هو |