Hatlarımızın gerisine bırakacak beşinci bir birlik hazırlıyorlar. | Open Subtitles | لربما يجهزون طابورا خامسا لإنزاله خلف خطوطنا |
Hâlâ toplumun içinde varlıklarını sürdürüyor ve kendilerini kıyamete hazırlıyorlar. | Open Subtitles | لازالوا موجودين متخفين في المجتمع يجهزون أنفسهم لنهاية العالم |
- Bana parti hazırlıyorlar sandım. - Öyle miymiş? | Open Subtitles | ربما انهم يجهزون حفلة لي هل كانو فعلا؟ |
Oh, doğru, o masayı mutfağın arkasına taşıdılar çünkü orada sürpriz bir çikolata çeşmesi hazırlıyorlar. | Open Subtitles | نعم ، هذا صحيح . لقد نقلوا تلك الطاولة باتجاه المطبخ لأنهم كانو يعدون مفاجأة نافورة الشوكولاته |
Kansız ameliyat için ameliyathaneyi hazırlıyorlar. | Open Subtitles | أنهم يحضرون صالة العمليات لعملية من دون دم |
Kimse kabul etmiyor, tuvaletleri boyayıp anma köşesi hazırlıyorlar çünkü burası öyle bir okul. | Open Subtitles | لكن لا أحد يريد الاعتراف بذلك لذا أعادوا دهن الحمامات و جهزوا حفل تأبين لأن هذه هي حقيقة هذه المدرسة |
Pekâlâ, şu anda zıpkınları hazırlıyorlar. Bizi zıpkınlayacaklar. | Open Subtitles | حسناً ، انهم يستعدون للهجوم سوف يسحقوننا |
Dana eti de hazırlıyorlar mı? | Open Subtitles | هل يُعدون لحم العجل؟ |
Neyse, 15 dakika sonra oturma odasında benim için bir şey hazırlıyorlar. | Open Subtitles | على أيّ حال، إنّهم يُعدّون لي شيئاً ما في الغرفة العامّة خلال 15 دقيقة |
Az önce içeri alındı. Ameliyat için hazırlıyorlar. | Open Subtitles | انه بالداخل انهم يعدونه للجراحة |
Ameliyathaneyi hazırlıyorlar Bay Grissom. | Open Subtitles | " إنهم يجهزون غرفة العمليات سيد " غريسوم |
Şu anda ameliyat haneyi hazırlıyorlar. | Open Subtitles | أنهم يجهزون غرفة العمليات الآن |
Şu anda pasaportla evrakları hazırlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يجهزون جواز السفر والأوراق الآن |
Konuştuğumuz gibi, donanmayı hazırlıyorlar. Peki İrlandalılar? | Open Subtitles | إنهم يجهزون الأسطول في هذه الأثناء |
Gamma-13'ü hazırlıyorlar. | Open Subtitles | انهم يجهزون جاما 13 |
Şeytani İcatlarını hazırlıyorlar. | Open Subtitles | يجهزون اختراعاتهم الشريرة |
Beyin ödemi bulmuşlar. Annesini başka bir ameliyat için hazırlıyorlar. | Open Subtitles | وجدوا تورماً في الدماغ يعدون الٔام لجراحة أخرى |
Nükleer santrallerin başına bir iş gelmesin diye acil durum planları hazırlıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يعدون خطط طوارئ ليضمنوا بقاء السيطرة على محطة الطاقة النووية |
Evet, ameliyathaneyi hazırlıyorlar ama endişelenme. | Open Subtitles | نعم, إنهم يحضرون غرفة العمليات ولكن لا تقلق بشأن ذلك |
Adamlar barbasco hazırlıyorlar, çok güçlü bir zehir. | Open Subtitles | إنهم يحضرون الـ "بارباسكو" نبات سامٌ جداً |
Bayan Hughes ve Anna evi kiraya vermek için hazırlıyorlar mı? | Open Subtitles | إذاً، هل السيدة "هيوز" و "آنا" جهزوا المكان للإيجار؟ |
Konuştuğumuz gibi, canlı görüşme yayını hazırlıyorlar. | Open Subtitles | فيما نتحدث، هم يستعدون إلى بث مقابلة مُباشرة على الهواء |