Ama duyduğuma göre güzel zamanlarmış. Belki Hepsi değil ama güzel başladığını biliyorum. | Open Subtitles | ولكني سمعت بانهم كانو جيدين ربما ليس جميعهم |
- Ölü suikastçıların olduğu bir ağ. - Hepsi değil. | Open Subtitles | . شبكة من القتلة الإنتحاريين - . ليس جميعهم - |
- Büyük Temizlik sırasında katledilmediler mi? - Hepsi değil. | Open Subtitles | بالتأكيد هم قتلوا خلال حرب التطهير الكبيرة ليس كلهم - |
Hepsi değil, ama bir çoğu, insanların yaşamlarını tekrar rayına oturtmak için çok çalıştı. | Open Subtitles | ليس كلهم و لكن الكثير منهم عمل بجهد كبير لإعادة الحياة لطبيعتها للناس المنكوبين |
Ancak bu Hepsi değil. | TED | و لكن هذا ليس كل شيء. |
Silinmiş ama, Hepsi değil. | Open Subtitles | لقد مُسح, ولكن ليس كله. |
Bazıları beceriksizlere çalışıyor ama Hepsi değil. | Open Subtitles | بعضها يديرها غير الأكفاء لكن ليس جميعها |
Asiler kasabadan kaçtı ve bazıları, ama Hepsi değil, kayıklara gitti. | Open Subtitles | المتمردون هربوا من المدينة وبعضهم ذهب إلى القوارب، ليس جميعهم |
- Çocuklar girip çıkıyormuş sürekli. - Hepsi değil. | Open Subtitles | ـ الأطفال قد إنتقلوا من وإلى هُنا طوال الوقت ـ ليس جميعهم |
Çoğu yakalanmış ya da öldürülmüş, ama Hepsi değil. | Open Subtitles | الكثير منهم إما قتل او أصيب ولكن ليس جميعهم |
Bazıları lider olabiliyor, ama Hepsi değil. | TED | خرج منهم بعض القادة، لكن ليس جميعهم. |
Hepsi değil. Kilise programı ama tüm çocuklara açık. | Open Subtitles | ليس كلهم, إنه برنامج الكنيسة لكن أي طفل يمكنه الإنضمام |
Hepsi değil. Bu ikisi yeni. | Open Subtitles | ليس كلهم إثنان منهم جديدة |
Hayır, senyor. Hepsi değil. | Open Subtitles | لا يا سيدّي، ليس كلهم |
- Hepsi değil. - Öyle olması gerekiyordu. - Ama değildi! | Open Subtitles | - ليس كل شيء - كان من المفترض أن تكون، |
Hayır, Hepsi değil. | Open Subtitles | لا، ليس كل شيء. |
Hepsi değil biliyorum; ama en azından başlangıç. | Open Subtitles | أعرف أنه ليس كله لكنه بداية |
Hepsi değil. | Open Subtitles | كلا، ليس جميعها |
Hepsi değil tabii, ama, bilirsin, bazıları. | Open Subtitles | ليسوا كلهم بالطبع و لكن أنت تعرف بعضاً منهم |
Hepsi değil, bazıları. | Open Subtitles | البعض، ليس الجميع متى تحطّمت طائرتكم؟ |
Şu anda ölen piranalara bakıyorum, Hepsi değil ama gayet iyi bir başlangıç yaptık. | Open Subtitles | انا أنظر الي مجموعة كبيرة من "البيرانا" الميّتة , أنها . ليست جميعها ولكنْها بداية جيدة |
Bazıları zaman aşımına uğramış şeyler ama Hepsi değil. | Open Subtitles | أعني، بعضها قد تخطى قانون تحديد المهل القانونية، لكن ليس الكل |
Hepsi değil. | Open Subtitles | لَيسَ كلّهم. |
Özellikle iyi olanlar - Hepsi değil. | TED | خصوصا الجيدون منهم -- وليس جميعهم. |
Birçok ülke casusluk yapar ama Hepsi değil. | TED | العديد من الدول تتجسس ، ليس كلها لكن دعونا ناخذ مثال |
Hepsi değil. | Open Subtitles | حسناً، ليس جميعهن |
Hepsi değil. Son anda beş kişi gelmedi. | Open Subtitles | حسناً ، ليس حميعهم ، كان لدينا ...خمس لن يحضروا في آخر لحظة |