Eğer, "her çocuğa bir Laptop" modelini kullansaydık, 1'e 1 bir oranla, o hâlde 1,650 kullanıcı bizden yararlanmış olurdu. | TED | ولو طبقنا مبادرة حاسوب محمول لكل طفل وبنسبة واحد إلى واحد، سنكون وقتها قد أفدنا 1,650 مستخدمًا. |
bunun bir örneği her çocuğa bir dizüstü olmuştur. | TED | مثال على ذلك كان مبادرة جهاز حاسب محمول لكل طفل. |
Eğitim götürmek istiyordu ve teknoloji götürmek istiyordu ve bunlar hayatının temelleriydi fakat her çocuğa bir dizüstü bilgisayar misyonunun da temelleriydi. | TED | كان يطمح الى نشر التعليم باستخدام التكنولوجيا، وكانت هذة مهمتة، ولكن أيضا ركائز لمهمة حاسوب محمول لكل طفل. |
Buna paralel olarak, Seymour Papert, 2002'de Maine hükümetinin her çocuğa bir dizüstü sağlanmasının yasalaştırmasını sağladı. | TED | بالتوازي مع هذا، أقنع سيمور بابرت حاكم ماين بالتشريع لحاسب محمول لكل طفل عام 2002. |
Eminim buradaki herkes haberdardır, Laptop projesinden, her çocuğa bir bilgisayar verilen kampanya. | TED | أنا متأكد أن الحضور هنا يسمعون بـ "مبادرة حاسوب لكل طفل"، حيث يتم إعطاء حاسوب آلي لكل طفل. |
"Biliyorsun, herkese, her çocuğa bir bilgisayar vermek istiyorum. | TED | و قلت لها "هل تعلمين، اريد ان اعطي جهاز حاسوب لكل شخص و لكل طفل |
her çocuğa bir dizüstünün arkasında elektronik AMD teknolojisi vardır o bir mikroişlemcidir. | TED | الالكترونيات التي خلف جهاز محمول لكل طفل مبنية على تصاميم تقنية AMD -- انه معالج الكمبيوتر. |
Ama sizlere bir fikir verebilmek için, her çocuğa bir dizüstünün amaclarından biri 10 saatlik bir bataryaya ulaşabilmekti. | TED | لكن لكي أعطيكم فكرة عن ابداع هؤلاء الأشخاص, أحد أهداف مبادرة كمبيوتر محمول لكل طفل ان نستطيع الوصول الى عمر بطارية يصل الى 10 ساعات. |
(Gülüşmeler) (Alkışlar) Pekala, her çocuğa bir Dizüstü bir buçuk yıl önce kuruldu. | TED | (ضحك) (تصفيق) إذًا، حاسب محمول لكل طفل تم تأسيسه قبل حوالي عام ونصف مضى. |
Dünyaki her çocuğa bir tane. | Open Subtitles | واحد لكل طفل من العالم |
Dünyaki her çocuğa bir tane. | Open Subtitles | واحد لكل طفل من العالم |