Onlara güvenerek her şeyi riske atamayacak kadar çok şey yaşadık. | Open Subtitles | لقد جِئنَا بعيد جداً للمخاطرة بكل شيء لثقتهم |
Yeni bir bölge kazanmak amacıyla her şeyi riske etmeye hazırlar. | Open Subtitles | انهم على استعداد للمخاطرة بكل شيء للفوز بأرضٍ جديدة. |
Ben, şey, bak, şey, her şeyi riske atamam. Juan Antonio hayatıma girmeden önce Doug'la gayet iyiydim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أخاطر بكل شيء لو لم يكن خوان أنطونيو موجوداً لكنت بخير |
Kaybetme riskine girmelisin. her şeyi riske atmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تخاطر بالخسارة يجب ان تخاطر بكل شيء |
Ayrı kalmamız için her türlü nedenimiz olsa da birlikte olmak için her şeyi riske atarız. | Open Subtitles | ورغم أن لدينا كل الأسباب للبقاء بعيدان عن بعضنا سنخاطر بكل شىء للبقاء معاً |
Sadece iyi olmak için her şeyi riske atamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نخاطر بكل شيء فقط لنكون لطيفين |
İyi bir sebebi olmasa neden her şeyi riske atsın? | Open Subtitles | لِم خاطرت بكل شيء في هذا التوقيت دون سبب منطقي؟ |
- Yani, her şeyi riske atıyorsun. | Open Subtitles | أنت تخاطرين بكل شيء |
Ama Sam'le tekrar olabilmem için ufacık bir şans bile varsa her şeyi riske atmaya hazırım. | Open Subtitles | ولكن إذا كان هناك حتى أدنى فرصة أستطيع أن أكون مع سام مرة أخرى، أنا على استعداد للمخاطرة بكل شيء. |
Sen her zaman sıra dışı bir şey başarmak için her şeyi riske atan kız olacaksın. | Open Subtitles | ستكونين دائماً الفتاة المستعدة للمخاطرة بكل شيء من أجل فرصة تحقيق أمر استثنائي. |
Dünyayı daha iyi yapmaya çalışıyorsun ve bunu sağlamak için her şeyi riske etmeyi göze almışsın. | Open Subtitles | أعني، أنك تريد جعل العالم مكان أفضل ومستعد للمخاطرة بكل شيء كي يحدث ذلك |
her şeyi riske atıyorum! | Open Subtitles | يمكن للصحافة أن تراني. إني أخاطر بكل شيء. كل شيء. |
Ben heyecan için her şeyi riske atan kişi değilim. | Open Subtitles | أنا لست مَن أخاطر بكل شيء لأشعر بالإثارة |
her şeyi riske atacağımı biliyordum ama ona söylemek istedim. | Open Subtitles | أردتُ إخبارها ولكني عرفتُ أنني أخاطر بكل شيء. |
Para için yarak yalayan bir kadının uydurduğu bir hikâye için mi her şeyi riske atıyorsun? | Open Subtitles | تخاطر بكل شيء من أجل أمرأة تمص القضيب من أجل المال؟ |
Para için yarak yalayan bir kadının uydurduğu bir hikâye için mi her şeyi riske atıyorsun? | Open Subtitles | تخاطر بكل شيء من أجل أمرأة تمص القضيب من أجل المال؟ |
Ayrı kalmamız için her türlü nedenimiz olsa da birlikte olmak için her şeyi riske atarız. | Open Subtitles | ورغم أن لدينا كل الأسباب للبقاء بعيدان عن بعضنا سنخاطر بكل شىء للبقاء معاً |
Ayrı kalmamız için her türlü nedenimiz olsa da birlikte olmak için her şeyi riske atarız. | Open Subtitles | بالرغم من أن لدينا كل الأسباب لنبتعد سنخاطر بكل شىء لنكون معاً |
Uyandık, birleştik ve onu durdurmak için her şeyi riske atacak kadar öfkeliyiz. | Open Subtitles | نحن مستيقظون،و متحدون و بصراحة،غاضبون لدرجة أننا سوف نخاطر بكل شيء من أجل إيقافها |
Biz her şeyi riske vardır. Ne için? | Open Subtitles | نحن نخاطر بكل شيء ، من أجل ماذا ؟ |
Sahip olduklarınla eğlenmek yerine, gelecek için her şeyi riske atıyorsun. | Open Subtitles | وبدلا من الاستمتاع بما لديك بالوقت الحاضر, أنت خاطرت بكل شيء من أجل المستقبل. |
- her şeyi riske atıyorsun. | Open Subtitles | -أنتِ تخاطرين بكل شيء . |
her şeyi riske attığın halde parayı denkleştiremedin. | Open Subtitles | لقد خاطرتِ بكل شيء و لم تحقق شيء يعادل المخاطره |
Aç canavarların gölgelerde saklandığı bir dünyada bir adam midesi için her şeyi riske atacaktı. | Open Subtitles | , في عالم حيث الوحوش الجائعة تترصد في الظلام رجل واحد سيخاطر بكل شيء لأطعام معدته |
Seninle irtibata geçerek neden her şeyi riske atsın? | Open Subtitles | لمَ ستُخاطر بكلّ شيءٍ مِن أجل الإتصال بك؟ |