ويكيبيديا

    "hissediyorsan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تشعرين
        
    • شعورك
        
    • كنت تشعر
        
    • تشعر به
        
    • تشعر بأنك
        
    • عندما تشعر
        
    • كنتَ تشعر بالراحة تجاه
        
    • ما تشعر
        
    • تَشْعرُ
        
    • إذا شعرت
        
    • وتشعر
        
    • كان لديك مشاعر
        
    • لو أحسست
        
    • كنتِ تشعري
        
    • إذا شعرتى
        
    Christy, eğer gerçekten benim için bir şeyler hissediyorsan bunu benim için yaparsın. Open Subtitles إذا كنتِ تشعرين بأي شيء تجاهي, كريستي، ستفعلين هذا شيء الوحد من اجلي.
    Kahvaltıda bize katılabileceğini düşündüm eğer daha iyi hissediyorsan tabii ki. Open Subtitles و ارتأينا أنْ ينضمّ إلينا على الإفطار إنْ كنتِ تشعرين بتحسّن
    Eğer öyle hissediyorsan, silah senindir. Open Subtitles طالما هذا هو شعورك بخصوص هذا الأمر البندقية لك
    Tamam öyleyse. Eğer olaylar konusunda böyle hissediyorsan beni asıl halime döndür de gideyim. Open Subtitles حسنا، إن كان هذا هو شعورك أعدني من فضلك إلى هيئتي لأنصرف
    Dalga motorunu tekrar topluyorum gibi hissediyorsan eğer cidden öyle yaptığım içindir. Open Subtitles إذا كنت تشعر كأني أخيط الجلد أسفل قضيبك فهذا لأني افعل ذلك
    Peki, eğer o kız hakkında gerçekten böyle hissediyorsan hislerin doğru olmalı. Open Subtitles حسناً , ان كان هذا حقا ما تشعر به اتجاهها فيجدر بك أن لا تستسلم
    Beni çocuk yerine koyma. Ne hissediyorsan onu söyle. Open Subtitles لا تشعري بأنك يجب أن تعامليني معاملة الأطفال، أخبريني بما تشعرين حقاً
    Ama eğer ölecek gibi hissediyorsan, senin yanında olurum. Open Subtitles ان كنتِ تشعرين بأنكِ على وشك الموت فانني أفضل أن أكون برفقتك
    Kendini garip hissediyorsan sana anlayış gösteririm. Open Subtitles واذا كنتى تشعرين بالغربة, سأفعل أى شىء تحتاجينه حتى لا تشعرى بذلك.
    Kendini kötü hissediyorsan gitmem. Open Subtitles حسناً .أنا سأكره حقاً ذهابي إذا كنت تشعرين بشعورا سئ
    Kendini iyi hissediyorsan, okulda sana çok ihtiyacımız var. Open Subtitles إذا كنتِ تشعرين بتحسن فبامكاني الإستفادة بعودتك إلى العمل
    Eğer öyle hissediyorsan aramıza hoşgeldin ve yemeğe bizimle katılabilirsin. Open Subtitles حسناً إذا كنت تشعرين بالوحدة يمكنك أن تنضمي إلينا في تناول الغداء
    Eğer gerçekten böyle hissediyorsan, anne, o halde gitmelisin. Open Subtitles إذا كان هذا فعلاً شعورك فيجب عليك المغادرة إذاً
    Eğer böyle hissediyorsan, belki de bir daha o işi yapmamalıyız. Open Subtitles إن كان هذا هو شعورك تجاه الأمر فربما يجدر بنا أن لا نماس الجنس مجددا
    Bak, bana karşı ne hissediyorsan hisset... ama yapılacak doğru şey bu... Open Subtitles ... انظري, مهما كان شعورك نحوي هذا هو الشيء الصحيح فعله ...
    Gerçekten öyle hissediyorsan bu doğrudur. Open Subtitles إذا كنت تشعر بها حقا الاميرال البريطاني وقواته
    Ama eğer böyle hissediyorsan seni daha fazla zorlamayacağım, tamam mı? Open Subtitles لكن ان كان هذا ما تشعر به لا أريد ان أضغط عليك مجدد اتفقنا?
    Kendini harika hissediyorsan belki bunu hediye olarak kabul etmelisin. Open Subtitles طالما أنك تشعر بأنك أفضل اعتبرها هبــــــــــــــة.
    Sorun yok kardeşim, kendini kötü hissediyorsan işler iyi demektir. Open Subtitles لا بأس , يا أختي الصغيرة أنها علامة حسنة عندما تشعر قليلاً بالذنب
    Neden bu kararı veriyorum ya da bu kararı vermek doğru mu bilmiyorum ama aileye tedavi seçeneğini sunman gerektiğini hissediyorsan yapabilirsin. Open Subtitles لا أدري لماذا أتخذ هذا القرار، أو ما إذا كان القرار الصائب لكن إن كنتَ تشعر بالراحة تجاه طرح خياركَ العلاجيّ على الأبوين يمكنكَ القيام بذلك
    Pekala, eğer bunun için bu kadar kötü hissediyorsan, ne istersen. Open Subtitles حَسناً، إذا تَشْعرُ الذي بقوة حوله، نعم، تيسا — أيّ شئ.
    Kendini sıkıntılı, yorgun, endişeli hissediyorsan seni bundan kurtaracağım. Open Subtitles إذا شعرت بصعوبة، بالارهاق، بالقلق سأخرجك منه.
    Bir kere bir süreliğine evlendiysen ve biraz sıkılmış ve doyumsuz hissediyorsan yüzük kadınlardan sevgiyi alacaktır. Open Subtitles بمُجرّد أن تُصبح مُتزوّجاً لفترة طويلة وتشعر بقليل مِن الضجر وغير الرضا، الخاتم سيمنحك الحب من السيّدات.
    Bana karşı bir şeyler hissediyorsan neden söylemedin? Open Subtitles لمَ لا تخبريننى لو كان لديك مشاعر تجاهى؟
    Şanslı hissediyorsan, oltam içinde. Open Subtitles وأترك عصاتي فيه، لو أحسست بالحظ.
    Kendini kötü hissediyorsan dönünce ona yemek ısmarlar ya da faturalarını ödeyebilirsin. Open Subtitles إذا كنتِ تشعري بالعبء ، قومي بدعوتهِ على العشاء عندما يعود أو يمكنكِ دفع فاتورة الكهرباء
    Ona karşı böyle hissediyorsan, neden peşinden gitmiyorsun? Open Subtitles إذا شعرتى بأن ذلك الطريقِ عنه، لماذا لا تذهبى بعده؟ أَنا متأكدة بأنى لا أَهتم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد