O halde Horus Muhafızları'nı sizden uzak tutmak için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | أذن أنا سأفعل ما بوسعى لأجعل حراس " حورس " بعيدا عنك |
Mısırlılar, şahin tanrı Horus'un firavunlarında vücut bulduğuna inanıyordu. | Open Subtitles | اعتقَدَ المصريون أنَّ أنَّ فراعنتهم كانوا تجسيد للإله الصقر حورس |
Her insan kral Horus'un ruhunun reenkarnasyonuydu, onun özünün, ka. | Open Subtitles | كُل ملكٍ بشري كانَ تقمص لروح حورس ..روحهُ المُقدسة |
Horus ölümlünün sevgilisini hayata döndürmeye kabul etmiş. | Open Subtitles | وافقَ حورس على أن يُعيد محبوبته إلى الحياه |
...Yukarı ve Aşağı bölgelerin lordu Ra'nın, Horus'un ve Thoth'un oğlu, aziz... | Open Subtitles | -سيد مصر العليا و الوجة البحرى -ابن الاله رع , و حورس, و تحوت المحبوب من |
Kleopatra'ya selam olsun, Horus ve Ra'nın soyundan gelen ayın ve güneşin sevgilisi, Isis'in kızı Aşağı ve Yukarı Mısır'ın kraliçesi. | Open Subtitles | -فلتحيا الملكة كليوباترا ابنة الالهة حورس,الاله رع -محبوبة الشمس و القمر و ابنة الالهة ايزيس و ملكة الوجة القبلى والبحرى لمصر |
Oğlu, yeni Firavun, şahin Horus oldu yani- dünyada yaşayan Tanrı. | Open Subtitles | ولكن إبنه الفرعون الجديد (يصبح الصقر (حورس الإله الحي على الأرض |
O'Connell inanmak istemiyor, ama o da Horus gibi kaderine uçuyor. | Open Subtitles | "أوكونيل" لا يريد أن يصدق ولكنه يطير مثل "حورس"،إلى مصيره |
Kral Horus, dünyadakı en güçlü hükümdar, krallığına mal olabilecek bir krizle karşı karşıya. | Open Subtitles | "الملك "حورس أقوى حكام العالم يواجه مشكله قد تزيل مملكته |
Bir tabur askerle birlikte Uzak Doğu'nun hazineleri yağmalamaya gitti, ve geri dönüşte Horus'un krallığını fethetmek için yeterince güçlü bir ordu kuruyor. | Open Subtitles | إصطحب كتيبة محاربين إلى الشرق الأقصى لينهب ثرواته و يجمع جيشاً قوياً يعود "به ليقهر مملكة "حورس |
Horus'un bilinen dünyadaki son müttefiki, ve efsanevi Ölüm Kitabının gardiyanı. | Open Subtitles | "آخر حلفاء "حورس في العالم و حامي كتاب الموتى |
Horus bir ordu gönderecek, zaten göndermediyse tabi. | Open Subtitles | حورس" سيرسل" جيشاً هذا لو أنه لم يفعل ذلك بالفعل |
Kral Horus ile güvene dayanan bir ortaklığımız var, ama sizin de bildiğiniz gibi savaş, çok maliyetlidir, ve bu savaş herşeyimi aldı. | Open Subtitles | لقد كنت صادقاً في "عرضي للملك "حورس لكن الحرب مكلفه و هذه الحرب كلفتني كل شئ |
Ve daha önce kimsenin görmediği kadar büyük bir orduyla Horus krallığına ilerleyecek. | Open Subtitles | ثم سيهاجم "مملكة "حورس بأكبر جيش في التاريخ |
Yanılmışım Zaya. Horus adil bir Tanrı senin dediğin gibi. | Open Subtitles | ولكنّي كنتُ مخطئاً يا (زايا) "حورس) مجرد إله", هكذا قلتِ) |
Bir gece büyük bir meteor Şahin Tanrısı Horus Tapınağı'na düştü. | Open Subtitles | ففي ليلة متأخرة اصطدم نيزك سحري ضخم بمعبد (حورس)، الإله الصقر |
Horus'un yüceliği sayesinde, önümüzde diz çökeceksin | Open Subtitles | # بقوة الإله حورس, سوف تركع قبلنا # |
Amun-Ra'nın Kitabı Hamunaptra'da Horus heykelinin içinde. | Open Subtitles | كتاب (آمون رع) موجود فى ـ (هامونابترا) داخل تمثال (حورس)0 |
Hayır, bu Hıristiyanlıktan çok daha önceki yüzyıllara ait olan tanrı Horus ile onun annesi Isis'tir. | Open Subtitles | (لا، إنه الإله الوثني (حورس) وأمه (إيزيس قبل قرون من ميلاد المسيح |
Hayır, bu Hıristiyanlıktan çok daha önceki yüzyıllara ait olan tanrı Horus ile onun annesi Isis'tir. | Open Subtitles | لا ، لا ، إنه إله الوثنيين (حورس) وأمه (إيزيس) قبل قرون من ميلاد (المسيح) |
İsis, kardeşi Set'ten saklanıyordu, Set, eşini öldürmüştü ve oğu Horus'u da öldürmek istiyordu. | TED | كانت آيزيس تختبئ من أخيها سات، الذي قتل زوجها ويسعى لقتل ابنها الرضيع، هورس. |