Belki yemeğe gider veya bir içki içeriz diye düşündüm. Kafa dağıtmak için. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نذهب للعشاء ، أو نشرب شراب ، أو نتمشى قليلاً. |
Altı taneyi getir. Mitch ve ben su bardağıyla içeriz. | Open Subtitles | أجلبيهم، أنا وميتش سوف نشرب من أكواب الجيلي. |
Ama bugun olmaz acelem var yarın saat 10 da limanda buluşalım olur mu kahvelerimizi orda içeriz Tamam mı? | Open Subtitles | لكن اليوم أنا مسرعة لماذا لا نلتقي غدا امام الميناء عند الـ 10 صباحاً ؟ نحن سنشرب القهوة هناك حسناً؟ |
Eğer istersen gidebiliriz, bilirsin, sonra da birkaç bira içeriz. | Open Subtitles | , ربما يمكننا الذهاب لو تريد ذلك ثم نحتسي الجعة |
Daha sonra orada olacağım ve belki beraber bir içki içeriz. | Open Subtitles | سوف أكون بالفندق فيما بعد وربما نتناول الشراب معاً. |
Güneşlenir, masaj yaptırır ve havuz başında güzel içkiler içeriz. | Open Subtitles | سوف نتشمس ونقوم بعمل ماساج ونشرب مشروبات لذيذة بجانب ذلك |
Etrafta kimse yoksa bazen içeriz. | Open Subtitles | اننا نشرب احيانا عندما لا يكون احد موجود |
Teksas'a gelir, ben Meksika'ya giderim. Birlikte içeriz. | Open Subtitles | هو أتى إلى تكساس و أنا ذهبت إلى المكسيك نحن نشرب معاً |
Sadece ara sıra kahve içeriz ya da yemek yeriz. | Open Subtitles | أريد أن نشرب القهوة أو نتناول الغداء بعض الأوقات |
Ve sonra çalışanlar tamamen yorgun ve bitkin, biraz şarap içeriz. | Open Subtitles | و فريق العمل يكون مرهقاً لذا نشرب بعض الخمر |
Benim mekân. Her gece giderim. Bir şeyler içeriz. | Open Subtitles | فأنا أذهب إلى هناك كل يوم وقد نشرب مع بعضنا قليلاً |
Bugün sert bir rüzgar var ve biz de rüzgara göre içeriz. | Open Subtitles | حسنا ، انها ريح قوية اليوم, ونحن نشرب حسب الرياح. |
Gidip bir telefon etmem gerek sonra sıcak bir çay içeriz. | Open Subtitles | علي ان اذهب فقط واجري اتصالا هاتفيا ثم سنشرب كوب شاي ساخن |
Margarita içeriz. Teşekkürler Frasier. | Open Subtitles | و سنشرب المارغريتا أوه حسناً شكراً لك يا فريجر |
Neden bize gelmiyorsun maçı izler ardından biraz nako yiyip sonra da bira içeriz, ne dersin? | Open Subtitles | لم لا تأتي لمشاهدة المباراة ونأكل رقائق البطاطا ثم نحتسي البيرة؟ |
Belki, uh, bira içeriz, ya da senin oyunu oynarız... Para kutusu? | Open Subtitles | ربّما نحتسي الجعة، و نلعب البنس في العلبة؟ |
Les, dostum biraz içeriz diye düşündük. | Open Subtitles | و نتناول الشراب فى غرفتك المستأجره الجديده |
Keyfimiz yerindeyse, oynarız ve içeriz. | Open Subtitles | وعندما نكون في مزاج سكر نقامر ونلعب ونشرب |
Anne, beni beklemeyin. Bir yerde cappuccino içeriz. | Open Subtitles | أمي, لا تنتظرينا قد نتوقف لشرب الكابتشينو |
Unutma, biz kan emmeyiz, içeriz. | Open Subtitles | تذكّر، نحن لا نمصّ الدمّ بل نشربه |
Çok üzgünüm. Belki bir ara buluşup, bir kahve falan içeriz. | Open Subtitles | آسف ، ربما نجتمع يوماً ما ونتناول القهوة أو شيء كهذا |
Konuşmak isterseniz belki bir kahve içeriz. | Open Subtitles | إن كنت ترغب في الحديث ربما يمكننا احتساء القهوة |
Tamam, bir şeyler içeriz. Onu çantana geri koy. | Open Subtitles | حسناً، سنتناول شرابا فقط ارجعيه إلى محفظتك |
Düşünüyorum da bu iş bittikten sonra belki gidip... birşeyler içeriz. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر ربما بعد ذلك ،يمكننا أن نذهب لإحتساء شراب معاً |
Gel, evin etrafında bir tur atalım. Bir şeyler tüttürür, içeriz. | Open Subtitles | لنأخذ جولة سريعة في المنزل ربما ندخن قليلاً ونأخذ بعض الشراب |
Suitimize gelin. İçkileri orada içeriz. | Open Subtitles | احضر إلينا فى جناحنا وسوف نحتسى الشراب هناك. |
Silahları denedikten sonra kulübe geri döneriz. Birkaç tane kokteyl içeriz. | Open Subtitles | بعد أن نجرّب الأسلحة، سنذهب للملهى ونحتسي كوبين من الكوكتيل |
Bizim eve gider, biraz ot filan içeriz, ve... gerisini sonra düşünürüz. | Open Subtitles | ونعود لغرفتنا وندخن بعض الحشيش، و.. نرى ما سيحدث. |