ويكيبيديا

    "içime" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بداخلي
        
    • داخلي
        
    • فيّ
        
    • بداخلى
        
    • داخل جسدي
        
    • يراودني
        
    • لمّا كنت
        
    • لحدسي
        
    • أمتص
        
    • أعماقي
        
    • يخدشني
        
    • مجرد حدس
        
    • أشبع رغبتي
        
    • انتابني
        
    Bu lanet içime işlemiş. Open Subtitles أنا ليس لي سيطرة على هذا الشيء الشرير بداخلي
    İçime tanrı korkusunu öyle hızlı soktu ki, benim ihtiyarın ayak seslerini duyamadım. Open Subtitles انقذوني وأول شيء عرفت انه غرز الخوف من الله بداخلي بسرعة أنا لم أسمع أبدا خطوات والدي العجوز
    Daha önce içime tohum serpildiğini hiç böylesine hissetmemiştim. Open Subtitles لم أشعر بمثل هذا الشعور في حياتي من قبل عندما قذف بداخلي
    Bak, o günden sonra sanki içime bir şey girdi ve ondan kurtulamıyorum. Open Subtitles اسمعيني ، منذ هذا اليوم شعرت بوجود شئ ما داخلي ولا يمكنني إخراجه
    Çok titiz, karısının içime girip bizzat ona yardım etmesini tercih ederdim. Open Subtitles إنه صعب الإرضاء جداً لقد فضل بأن تكون زوجته في داخلي لكي تساعده
    Zaman aldı fakat bu konuşmalar sonunda içime şüphe tohumları ekti. TED أخذ الأمر بعض الوقت، لكن في النهاية زرعت هذه الحوارات بذور الشك فيّ.
    Tanrı'yı benim içime sokmanı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تجامعني بقوة تُدخِل بها الرب بداخلي.
    İçime bir kaç kelime yazmanı istiyorum sana söyleyeceğim kelimeleri. Open Subtitles أريد منك كتابة بعض الكلمات بداخلي كلمات سأمليها عليك
    İçime girip çıkarken bana verdiğin daha iyi hayat sözleri aklıma geldikçe midem bulanıyor. Open Subtitles أتعلم، عندما أفكر بكل الأوقات التي كنت بداخلي توعدني بحياة أفضل، يجعلني أرغب بالغثيان
    Kibriti yakıp şahane bir şekilde alev almasını izlemeyi ve o ateşin az sonra içime gireceğini bilmeyi seviyorum. Open Subtitles أشعلها ,و أشاهد إنفجار اللهب المثالي الكامل بمعرفتي أنه قربياً ذلك اللهب سيكون بداخلي
    Merhametin, içime ustura gibi işliyor. Open Subtitles إنَّ شفقتكِ عليّ، كالأشفار الحادة بداخلي
    İçime girdi. Open Subtitles شعرت به وهو يصعد بداخلي في كل ذرة من كياني
    Onları içime sokuyorum, Bacaklarımı sallıyorum ve dışarı atıyorum. Open Subtitles أضعهم في داخلي, وأأرجح ساقي أشعر بأرتياح.
    İçime girip buna sebep olan şeyi yok etmelisin. Open Subtitles يجب أن تعبر داخلي و تدمر أياَ كان السبب في هذا
    Zihnimde gördüğüm tüm kötülükler... ..içime koyduğun şeyler, senin içinde gördüklerimle karşılaştırılamaz. Open Subtitles كُلّ الشرّ رَأيتُ في ذاكرتي، لا شيء زرعته في داخلي بالمقارنة مع ما أراه بك.
    Ne zaman listemden birşey silsem, içime güzel bir his doğuyor. Open Subtitles كلما شطبت مهمة عن قائمتي خالجني شعور جميل في داخلي
    ..senin çilli pis aletini görüp... ve kendine, "Oh evet, bunu almam lazım içime" dediğini mi? Open Subtitles ونظرت إلى ذكرك العفن المنمش وقالت في نفسها نعم أريد هذا في داخلي
    Aslinda aramizda hiçbir sey geçmedi. içime kadar islemis sanirim. Open Subtitles أعني، لم يحدث شيئًا بيننا، إنّه أثّر فيّ فحسب، حسبما أظنّ.
    Bunun için, size hayatımdaki en değerli varlığı sundum, içime işleyen benliğimi. Open Subtitles بهذا قد منحتك أثمن ما لدى فى العالم كله هويتى المحفورة بداخلى
    Beş yaşında, parmaklarımı içime ilk kez soktuğumdan beri hem de. Open Subtitles منذ أن كنتُ في الخامسة من عمري حيث أدخلتُ إصبعي داخل جسدي لأول مرة
    Ve ne zaman helal et almak için semt kasabına gitsem, içime kötü bir his doğuyordu. TED وكلما ذهبت إلى جزار محلي لشراء بعض اللحم الحلال، كان هنالك شعور يراودني.
    Mesele şu ki çiftlik evi katliamından haftalar sonra içime pişmanlık ve kendime nefret dolduktan sonra şu dünyada konuşmak istediğim tek kişi kimdi biliyor musun? Open Subtitles المغزى أنّه بعد مذبحة المزرعة بأسابيع لمّا كنت منهارًا من أثر الذنب وكراهية النفس أتعرف من الشخص الوحيد الذي وددت محادثته بالعالم؟
    İçime öyle doğmuştu. Open Subtitles لقد تصرفت وفقاً لحدسي
    İki saat boyunca yüzüm asfalta yapışık 40 derece sıcakta adli tıp arabasının egzoz dumanını içime çekerek... Open Subtitles لساعتين بقيت أواجه الرصيف في حرارة أربعين مئوية أمتص أبخرة العادم من سيارة الطبيب الشرعي
    Kesinlikle. İçime işlemek gibi tuhaf bir yeteneği var. Open Subtitles بالتأكيد, لديها موهبة خارقة للتغلغل في أعماقي.
    Bir sorun var. İçime yapışıp kaldı. Rahmimden ayrılıp burada doğmak istemiyor. Open Subtitles هناك خطب ما إنه يخدشني لا يريد ترك رحمي وكأنه لا يود أن يولد هنا
    Nedenini sormayın. İçime öyle doğdu. Open Subtitles لا تسألوني عن السبب إنه مجرد حدس
    İçime gel. Open Subtitles أشبع رغبتي ، هيا
    Oraya varır varmaz, bana uygun olmadığına dair içime bir his doğdu, o kadar. Open Subtitles وحينما وصلت الى هناك انتابني حدس انها لن تكون جيدة لي , هذا مافي الامر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد