ABD, muhtemelen CIA tarafından desteklenen bir uluslararası uyuşturucu karteli için çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يعمل لحساب عصابة مخدرات دولية تدعمها امريكا من جهة الاستخبارات ربما |
Başka bir mucit, Tendekayi Katsiga ise Botswana'da işitme cihazları üreten bir sivil toplum kuruluşu için çalışıyordu. | TED | مخترعٌ آخر، وهو تينديكايي كاتسيجا، كان يعمل لدى منظمة غير حكومية في بوتسوانا تُصنّع أجهزةً لتحسين السمع. |
Bir buçuk yıl öncesine kadar, hükümet için çalışıyordu. | Open Subtitles | منذ حوالى السنه ونصف السنه كان يعمل لصالح الحكومة |
Demek ki, dün polis numarası yapan adam annem için çalışıyordu. | Open Subtitles | لا بدّ أنّ الرجل الذي كان يتظاهر بأنّه شرطي كان يعمل مع أمّي |
Onca zaman boyunca sizinleyken gizlice benimle, taslağı sizden alıp getirmek için çalışıyordu. | Open Subtitles | عندما كانت معكم طوال الوقت حين كانت تعمل معي سرّاً لتحضر المخطوطة منكم |
Patrick Newirth de Morley Tütün için çalışıyordu. | Open Subtitles | أتذكر المختفى الأخر كان يعمل فى شركه التبغ أيضاّ |
- Bakmıyorum. Buna bakmak zorundasın! Leo Pedranski, Kudrow için çalışıyordu. | Open Subtitles | عليك ان تنظر اليها , ليو بيدرانسكي يعمل لدى كودرو وقد كتب هذه الرسالة |
Ben onun için çalışıyordum ve o da polis için çalışıyordu | Open Subtitles | كنت اعمل معه .. و هو كان يعمل لدى الشرطة . |
Seni öldürmeye çalışan adam Rus İstihbaratı için çalışıyordu. | Open Subtitles | الرجل الذي حاول قتلك يعمل لدى المخابرات الروسية |
Bizim için çalışmıyordu. Başka birisi için çalışıyordu. | Open Subtitles | لم يكن يعمل لحسابنا, كان يعمل لحساب شخصٌ أخر |
Mafya için çalışıyordu, ama bunu bilmiyordu. | Open Subtitles | كان يعمل لحساب المافيا لكنه لم يكن يعرف |
Ama gerçekte babası için çalışıyordu. | Open Subtitles | .. هارب, لكنه بالواقع كان يعمل . لصالح والده.. |
Sivil güvenlik danışmanı olarak eski başkan için çalışıyordu. | Open Subtitles | كان نصف وقته يعمل مع الحاكم السابق كمستشار للأمن العام. |
Kira daha önce sokaklarda, o pislik için çalışıyordu! | Open Subtitles | ما أتكلم عنه أن كيرا كانت تعمل لحسابه ذلك المعتوه في الشارع |
Daha çok geçen yıl Orta Doğu'da internetin çalışmaya devam etmesi için çalışıyordu. | Open Subtitles | الذين قَضوا الكثيرَ من السّنة الفائتة في محاولة بقاءِ الإنترنت تعمل في الشرق الأوسط. |
- Christina Şirket için çalışıyordu. - Sana göre öyle. | Open Subtitles | . إنها تعمل لحساب الشركة . بالنسبة لك فقط |
- Cylon yöneticilerden biri için çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد أعتادت أن تعمل لدى أحد قادة السيلونز |
Octavian için çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يعمل ل "اوكتافيان" |
Düne kadar Eustace Kendrick Britanya Elektrik için çalışıyordu. | Open Subtitles | حتى يوم أمس، كان يوستاس كندريك يعمل من أجل بي. |
Kasabada sadece bir bioadam gördüm o da Datak için çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد رأيت رجل آلي واحد بالمدينة و يعمل لأجل "داتاك طار". |
Herkes benim için çalışıyordu. Eski bebek bakıcımız Lois Byrd bile. | Open Subtitles | كان الجميع يعمل لدي حتى راعية أطفالنا المسنة: |
Bir adam vardı. Parasource için çalışıyordu. | Open Subtitles | هناك أشخاص يعملون لصالح (باراسورس)، أخبروني بألّا أقلق. |