| Her ikinize de bu cömert teklifiniz için çok teşekkür ederim ama rahmim şeytan yumurtlamaya resmen kapalıdır. | Open Subtitles | شكرا جزيلا على عرضكما الطيب ولكن رحمي مغلق رسميا عن استضافة بيض الشيطان |
| Her şey için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | كان هذا لطيفاً منك لطيفاً شكرا جزيلا... على كل شيء |
| Benimle konuşma zahmetine katlandığınız için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لك. شكراً جزيلاً لك على قبولك التحدث معي. |
| Buna izin verdiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لك على تركي أفعل هذا |
| Sizi gördüğüme çok sevindim. Geldiğiniz için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | أنا سعيدة جدا لرؤيتك شكرا جزيلا لكم على حضوركم |
| Yarın tavanı yapacağınız için çok teşekkür ederim. Size minnettarım. | Open Subtitles | شكراً لك على ترميمك للسقف غداً أنا أُقدّر لك ذلك |
| Çay için çok teşekkür ederim. Yorganı sevmene çok sevindim. | Open Subtitles | أشكرك جزيلاً على الشاي يسعدني أن اللحاف أعجبكِ |
| Beni bu gece davet ettiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا جزيلا لأنك جعلتني أخرج الليلة |
| Geldiğin için çok teşekkür ederim. Geleceğim dediğinde o kadar sevindim ki. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لكِ لمجيئكِ ، لقد كنت سعيدة جداً عندما قلتِ بأنكِ سوف تأتين |
| - Güzel. - Yardımların için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | عظيم شكرا جزيلا على كل مساعدتك |
| Cortney ile ilgilendiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | باتريك شكرا جزيلا على اعتنائك بكورتني |
| Beni düşündüğün için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | لي؟ شكرا جزيلا على التفكير بي. |
| Ama bu kibar teklif için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | لكن شكراً جزيلاً لك على العرض اللطيف |
| Ve beni işe aldığınız için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | و شكراً جزيلاً لك على توقيعك لقبولي |
| Patates tohumları için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لك على حبات البطاطا. |
| Burada olduğunuz için çok teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim. | TED | شكرا جزيلا لكم على حضوركم. شكرا جزيلا. |
| Yardımların için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | علي أن أذهب شكراً لك شكراً لك على مساعدتك |
| Vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Yakında görüşmek üzere o zaman. | Open Subtitles | حسناً، أشكرك جزيلاً على أخذ من وقتك، وسوف أتحدث إليك قريباً. |
| Bunun için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا جزيلا لأنك. |
| Yüzümü haşlamak yerine öpmeyi tercih ettiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | حسناً, إذاً شكراً جزيلاً لكِ لأنكِ لم تسكبي علي شيئاً ساخناً في وجهي عوضاً عن هذه القبلات |
| Aptal önerin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا جزيلا لك على نصيحتك الغبية |
| - Geldiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًأ جزيلًا على قدومك - انا آسف جدًا بشأن الحفلة - |
| Beni buraya getirdiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | دعني أقول شكرًا جزيلاً لك على إحضاري هنا |
| Öncelikle, bu şirketin bir parçası olduğunuz için çok teşekkür ederim ki hiçbir sorun çıkmayacağından eminim. | Open Subtitles | أولًا، شكرًا جزيلًا على مشاركتكم في هذا الأمر فلقد قمنا بعمل جيد |
| Doktor, sabrınız için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | يا دكتور؟ أريد أن أشكرك على صبرك |
| DG: Tamam. Bu harika başlangıç için çok teşekkür ederim. | TED | دانيا جيرهاردت: شكراً جزيلاً على هذه البداية الرائعة. |
| Evet, aradığınız için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | نعم. أشكرك جزيل الشكر على الإتصال. |
| Durduğunuz için çok teşekkür ederim. Bu kamerayı ondan ödünç aldım. | Open Subtitles | شكراَ على توقفت استلفت هذه الكاميرا منه |