Burada Allan, Afrika'daki İngilizce konuşan br cerraha minimal invazif ameliyat yapmak için gereken basit temel becerileri öğretiyor. | TED | إذن ها هو ألان يُدَرِّس جراح متكلم باللغة الإنجليزية في إفريقيا المهارات الأساسية اللازمة للقيام بعمليات التدخل الجراحي المحدود. |
Gürültünün hafifletilmesi için gereken adımları onların atması gerekecek. | TED | عليهم اتخاذ الخطوات اللازمة للحد من الضوضاء. |
Ama işin güzel yanı, aslında, bir pandemiyi önlemek için gereken araçlar pandemiye yanıt vermek için gerekenlerle aynı. | TED | لكن ما يبعث الأمل أن الأدوات ذاتها التي نحتاجها للوقاية من جائحة هي التي نحتاجها للاستجابة إلى أخرى قائمة. |
Böylece uzun süre birlikte çalışan ekipler daha iyi hâle gelir, çünkü gerçek samimiyet ve açık sözlülük için gereken güvenin gelişmesi zaman alır. | TED | إذاً الفرق التي تعمل معاً لوقت أطول تتحسن، لأنها تأخذ وقت لتطوير الثقة التي تحتاجها للصراحة و الانفتاح الحقيقي. |
Bir şey yapmak için gereken bilgiyi küçük parçalar hâlinde veriyor. | TED | يعطي فقط قدراً ضئيلاً من المعلومات الذي يتطلبه إتمام شيء معين. |
Ve ben sana iyileşmen için gereken şeyi vereceğim. | Open Subtitles | وانا سوف أعطيك ما تحتاجينه لكي تشفي |
Fakat körükleri bastırmak için gereken kuvvet, rüzgar değirmeni tarafından üretilen enerjiden yüksekti. | Open Subtitles | ولكنّ القوة التي يحتاجها المنفاخ، كانت أكبر من الطاقة التي تنتجها الطاحونة الهوائية |
Bu benim hazırlanmam için gereken zamanı çok azaltıyor. | Open Subtitles | هذا حقا يقلص الوقت الذي أحتاجه للاستعداد |
Aiber konuşacağı kişiye ulaşmak için gereken her türlü bilgiyi bulur, öğrenir ve bu vesileyle her zaman hedefi olan kişiyle konuşur. Onu ajanımız olarak kullanacağız. | Open Subtitles | يكتسب آيبر ويتعلم كل ما هو ضروري من المحادثات الاجتماعية، ويمكن ضمان قدرته على التواصل مع أهدافه والتقرب منهم |
Böylece bir füzyon için gereken sıcaklık 150.000.000.000°C | TED | لذا فالحرارة اللازمة للانصهار هي 150 مليار درجة. |
Vücüdunu hareket ettiremiyordu fakat topa vurmak için gereken hareketleri düşünebiliyordu. | TED | لم يستطع تحريك جسده، لكنه تمكن من تخيل الحركات اللازمة لركل الكرة. |
Bu yerleri korumamız için gereken bilgileri ediniyorlar. | TED | إنهم يحصلون على المعلومات التي نحتاجها لحماية هذه الأماكن. |
Sadece çiftçilere hizmet veriyoruz ve işimiz, başarmaları için gereken aletleri sağlamak. | TED | نحن فقط نساعد الفلاحين، ووظيفتنا ان نمدها بالمعدات التي تحتاجها. |
Kaydolmak için gereken tek şey, genetik uyum testi için yanak içinden örnek almaktır. | TED | كل ما يتطلبه الأمر هو مسحة من خلايا الوجنة |
Ve ben sana iyileşmen için gereken şeyi vereceğim. | Open Subtitles | وانا سوف أعطيك ما تحتاجينه لكي تشفي |
Dr. Wyman'ın buradaki çalışması için gereken tüm kaynaklar elinde mevcut. | Open Subtitles | دكتور وايمان لديه كل الموارد التي يحتاجها لعمله هنا |
Kendim olduğumu kanıtlamak için gereken tek kanıt bu. | Open Subtitles | ذلك الإثبات الوحيد الذي أحتاجه لأثبت أنني أنا |
"Kötülüğün kazanması için gereken tek şey iyi adamların bir şey yapmamasıdır." | Open Subtitles | "كلّ ما هو ضروري لإنتصار الشر هو ألاّ يفعل الرجال شيئاً جيداً." |
Vales'e ulaşmam için gereken kaynak o tabi önce gruptan ayırmanın yolunu bulursam. | Open Subtitles | هو مَن سينقلب على (فاليز) حالما أعرف كيف أفصله عن فريقه. |
Yeni kimliğin için gereken her şey burada. Ajan Olivia Dunham. | Open Subtitles | لدي جميع المعلومات التي تحتاجينها لهويتك الجديدة هنا |
Hayatını yaşaması için gereken nitelikleri kazanmasını sağlamak isterim. | Open Subtitles | وأساعده على تطوير المهارات التي سيحتاجها للعيش حياة كاملة. |
İnsanlar olarak hayatta kalmamız için gereken tek şeyi şu anda yok ediyoruz: Gezegenimizi. | TED | كوننا بشر، الآن نحن ندمر الشيء الوحيد الذي نحتاجه للبقاء على قيد الحياة: كوكبنا |
Gelecekteki mesleklerin bugün analist ve uzman dediğimiz insanların fikirlerinden doğacağına inanıyorum, ancak onlara, kâşif ve mucit olmaları için gereken özgürlük ve imkânı verirsek. | TED | أعتقد أن وظائف المستقبل ستأتي من عقول الناس الذين نسميهم اليوم المحللين والمتخصصين، ولكن فقط إذا منحناهم الحرية والحماية التي يحتاجونها ليصبحوا مستكشفين و مخترعين. |
Birinci hedefimiz, yapay zekâ algoritmalarını eğitmek için gereken görüntü sayısını azaltmaktı. | TED | الهدف الأول كان تقليص عدد الصور الطبية المطلوبة لتدريب خوارزميات الذكاء الاصطناعي. |
Bu, hatırlamam için gereken son damlaydı. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | هذه كانت اخر دفعة احتجتها كي اتذكر ذلك ، لذلك شكراً |