Sence senin için kendisini bu şekilde tehlikeye atar mıydı? | Open Subtitles | -أتظنين أنه وضع نفسه على المحك من أجلكِ؟ |
Onu yok etmek için kendisini kullanamaz. O yüzden... | Open Subtitles | لا يستطيع إجبار نفسه على تدميرها، لذا.. |
Burchenal senin için kendisini feda etti. Boşa gitmesini istemezsin. | Open Subtitles | لقد ضحى بورشينال بنفسه من أجلك هل تريد ان تجعل تضحيته تذهب هباء ؟ |
Evet, sen ve oğlun için kendisini feda ediyor. | Open Subtitles | نعم، سوف يضحي بنفسه من أجلكِ أنتِ وابنك |
Geri dönebilmem için kendisini feda etti. Kimsenin bunu bilmesini istemiyorum. | Open Subtitles | ضحّت بنفسها لكيّ أعود، لا أودّ أن يعرف أحد بذلك. |
John hücresini yaktığım için beni suçladıkça, ailesine yaptıkları için kendisini suçlaması gerektiğini anlamış. | Open Subtitles | (اتضح أنّه كلما لامني (جون على إحراق زنزانته أكثر اعترف أكثر أنّ عليه لوم نفسه على ما فعله بوالديه |
Medusa'nın başına gelenler için kendisini suçluyor. | Open Subtitles | إنّه يلوم نفسه على ما (حصل ل(ميدوسا |
- Maseo olanlar için kendisini suçluyor. - Evet. | Open Subtitles | -ماسيو) يلوم نفسه على ما جرى) . |
Edogawa benim için kendisini feda etti. | Open Subtitles | (إيدغوا) ضحى بنفسه من أجلي. |
Müsrif üvey anne, küçük çocuklar ya da başkası için kendisini satan kızın nerede? | Open Subtitles | أين هي تلك الفتاة المسكينة التي ضحّت بنفسها المترجم: يقصد ابنته التي قال عنها أنها ذات بطاقة في سبيل امرأة أبيها الشريرة المصدورة |