Gözlerimin içine bak ve bunun iş için olduğunu söyle. | Open Subtitles | انظر في عيني وقل لي أن هذا كل مافي الأمر |
O yüzden, gözümün içine bak ve bana bunu yapabileceğini söyle. | Open Subtitles | لذا انظر في عيني وقل لي إنك قادر على القيام بذلك |
Gözlerimin içine bak ve o kızın nasıl bir hayat yaşadığını bana söyle. | Open Subtitles | أتعرف، أنظر في عيني، ..حسنا. وتُخبرني أي نوع من الحياة تعتقدُ سيكون لديها. |
Gözlerimin içine bak ve konuştuklarımı tüm kalbimle söyleyip söylemediğimi iyice bir düşün. | Open Subtitles | أنظر إلى حقيقتى وفكر فى كل ما قلته لك بأننى قلته من قلبى |
Gözlerimin içine bak ve bana yemin et bu çocuğun seni bir şekilde allak bullak etmediğine. | Open Subtitles | انظري في عيناي واقسمي أن هذا الفتى لن يفسد حياتكِ بطريقةٍ أو بأخرى. |
Gözümün içine bak ve partiye getirdiğin kızın o olduğunu söyle. | Open Subtitles | انظر إلي انظر إلى عيني وأخبرني أنها نفس الفتاة التي أحضرتها إلى حفلتي |
Düşmanının gözünün içine bak ve ruhun bedenden ayrıldığını görene dek bıçağı çıkarma. | Open Subtitles | أنظري في عينه ولا تنتزعيه حتى تفيض روحه. |
Gözlerimin içine bak ve çıkmadığınızı söyle. | Open Subtitles | انظري إلى عينيّ وأخبريني أنّك لستِ على موعد |
Gözlerimin içine bak ve o buldozer olayıyla hiçbir alakan olmadığını söyle. | Open Subtitles | انظر في عينيّ وأخبرني أنك لا تعلم أيّ شيء عن تلك الجرافة |
Şimdi dik dur ve gözlerimin içine bak. Sağ elini kaldır.Yemin et: | Open Subtitles | إعتدل الآن، انظر في عيني وارفع يدّك اليمنى |
- Ceketimi bulamıyorum! - Sepetin içine bak oğlum. | Open Subtitles | ـ لا أستطيع إيجاد معطفي ـ اذهب و انظر في السلة اللعينة |
Gözlerimin içine bak ve söyle... Sen de ondan ayrılmanın acısını çekmiyor musun? | Open Subtitles | فقط أنظر في عيني وقل أنك لا تشعر بألم الفراق عنه |
Kim olsa, her ne yapmış olsa da direk gözünün içine bak. | Open Subtitles | مهما كانت هويّته أو ما فعله أنظر في عينيه مباشرة |
Sadece gözlerinin içine bak ve tam olarak şu sözcükleri söyle: | Open Subtitles | فقط أنظر إلى عينيها وردد هذه الكلمات بالضبط |
Gözlerimin içine bak ve bunların bir hiç için olduğunu söyle. | Open Subtitles | أنظر إلى عيوني واخبرني بأن كل مايجري للاشئ |
Gözümün içine bak ve tek derdinin sonuç olduğunu söyle. | Open Subtitles | هيّا! انظري في عينيّ قولي أنّكَ لا تحفلين سوى بالذهب! |
Başını da öne eğme. Gözlerinin içine bak. | Open Subtitles | ولا تنظر إلى الأرض أيضاً، انظر إلى عينيه مباشرةً |
Gözümün içine bak ve onla olmak istemezdim de. | Open Subtitles | ...أخبريني حالا أنظري في وجهي وقولي لي أنك لا تريدين أن تكون معه قوليها، هيا |
Gözlerinin içine bak ve bunu kendi bildiğin gibi yapacağını söyle. | Open Subtitles | انظري إلى عينية مُباشرة وقولي له أنّكِ ستفعلين الأمر بطريقتكِ. |
Gözümün içine bak ve onu sevdiğini söyle. | Open Subtitles | إنظر إلى عيني وأخبريني أنكِ أحببتيه |
Yani sen söyle Jody. Gözümün içine bak ve bunların yalan olduğunu söyle. | Open Subtitles | (أنت قولي لي (جودي انظري لي في عيني و قولي لي أني أكذب |
İçine bak, Blon Fel Fotch. | Open Subtitles | أنظري إلى الداخل . يا بلون فيل فوتش |
Elbiselerinin içine bak. | Open Subtitles | ابحث بين ملابسك |
Gözlerimin içine bak, ve bana beni hala sevdiğini söyle. | Open Subtitles | أنت إنظر في عيني وأخبرني إن كنت ماتزال تحبني |
Şimdi gözlerimin içine bak ve bunun berbat bir durum olmadığını söyle. | Open Subtitles | و الآن أنظر إلي في عيناي و أخبرني أن هذا غير صحيح! |
İçine bak. Yaptığın doğru mu? | Open Subtitles | انظر بداخلك هل هذا صواب ما يفعلونه و ماتفعل؟ |
- Gözlerinin içine bak... - Clark, hayır. | Open Subtitles | فقط انظر بعمق فى عيونها - كلارك، لا - |