İçlerinden birinin gerçekten beni ciddi bir makalenin yazarlarına eklemeyi istediğini düşündüm. | TED | واحد منهم ، لمصلحته، أعتقد فقط لمجرد أن يشاركني في الجدال الحاد |
İçlerinden hiçbiri, kim olduğunu bilmiyormuş da bir ben tanıyordum sanki seni. | Open Subtitles | بدا وكأنه لم يكن احد منهم يعرف من انت كما كنت اعرفك |
Aksini düşündürecek kesin bir durum olmadıkça, içlerinden herhangi birinin hedef olabileceğini varsayacağız. | Open Subtitles | إن لم نقدر أن نحدد محفزاً واضحاً, سوف نعتبر اي واحد منهم هدفاً. |
Belki bir gün içlerinden birisi sizin yaptığınızı yapabileceğini hisseder. | Open Subtitles | يوماً ما قد يستطيع بعض منهم عمل ما قمتم به |
Peki içlerinden herhangi biri kartopu haricinde bir şey taşıyor muydu? | Open Subtitles | واي منهم كان يحمل أي شيء ما عدا كرات الثلج ؟ |
Aptalca biliyorum ama onları her defasında farklı şekilde saçıma takıyorum o yüzden içlerinden bir tanesi terk edilmiş hissedecek. | Open Subtitles | لكن لقد أعتدت أن أضعهم في شعري في مناسبات مختلفه حتى لاتشعر ولا واحده منهم أنه قد تم التخلي عنها |
İçlerinden her biri potansiyel bir mecra değiştirici. Daha kötüye doğru. | Open Subtitles | كل واحد منهم قد يقدر على تغيير مقاييس القوى، إلى الأسوأ |
Onları püskürttüğünü ve içlerinden birini bir güzel tırmaladığını söyledi ama sarsıldığını görebiliyordum. | Open Subtitles | وقالت انها حاربتهم وخدشت واحداً منهم ولكني بإمكاني ان ارى إهتزازها من الحادثة |
Ayrıca içlerinden birine de oldukça güzel bir hediye verdik. | Open Subtitles | وقد رتبنا مع أحد منهم لكي يستلم منا هدية لطيفة |
İçlerinden biri, aklına geleni söyleyen küstah bir amcık ağızlıydı. | Open Subtitles | وكان هناك واحد منهم أحمقً الذي لا يهتم إلا بنفسه |
Bence insanlar buraya geliyorlar ve idealistler ama sonra dayak yiyerek içlerinden alınıyor. | Open Subtitles | أعتقد أن الناس يأتوا لهنا .. وهم يسعون المثاليّة ويتم خروجه منهم بالتعب |
ve hiçbiri ayaklanmaya katılmıyor ama içlerinden biri Foot Locker mağazası yağmalanırken geçiyordur ve girip kendine bir çift spor ayakkabısı araklar | TED | ولا أحد منهم تدخل في أعمال شغب، لكن أحدهم مر بجوار متجر أحذية يتعرض للسرقة فدخله وأخذ حذاءً جديدًا. |
Bu örneği bir grup bilgisayar bilimcisine verdim, sonra içlerinden biri yanıma geldi. | TED | لقد أعطيت هذا المثال لمجموعة من علماء الحاسوب ذات مرة. وبعد ذلك، جاء إلي واحدٌ منهم. |
Eğer içlerinden biri oraya bakarken yakalanırsa... kabilenin büyücüsü tarafından öldürülüyor. | Open Subtitles | لو وجده واحد منهم او حتى نظر اليه يجب ان يقتله ساحر القبيلة |
Ve 38.50 dolarına bahse girerim ki... İçlerinden biri kızın cüzdanını çarpan çıkacak. | Open Subtitles | وأراهنك بـ 38.5 دولار بأن واحد منهم هوالذيسرقالمحفظة. |
İçlerinden iyi iki tanesi ile tanışmıştım, ama onlar istisnaydı. | Open Subtitles | أعرف منهم زوجين لا بأس بهما، لكن ذلك إستثناء. |
Sonra içlerinden en cesur olanı yaklaştı ve Katarina'nın yanına çömeldi. | Open Subtitles | واحد منهم كان أكثر جرأة من الآخر فأتى وجلس القرفصاء بجانب كاترينا |
- Üç yıl boyunca dökülmelerini izledim, ve içlerinden biri bile vazgeçmedi, firar etmedi. | Open Subtitles | لمدة ثلاث سنوات لقد شاهدتهم يسقطون ولا واحد منهم استقال ولا واحد منهم فر |
İçlerinden birinin vade günü 100 yıl kadar önceydi. | TED | كان من بينهم كتاب واحد تأخر موعد تسليمة 100 عام. |
Enfes kadınlar, öyle mi? İçlerinden biri sigara içiyormuş. | Open Subtitles | مم النساء الجميلات وواحدة منهن كانت تدخن |
İçlerinden bir tanesi foursquare üzerinden New York'ta bir şarküteride check-in yaptığım sırada beni buldu. | TED | أحدها في الواقع، ملائمة تماما، وجدتني حين دخلت إلى دلي في مطعم في نيويورك في فورسكوير. |
Oysa, iki kadınla randevum olduğunda, içlerinden biri beni terkederse... | Open Subtitles | ,على كلٍّ، عندما أواعد امرأتين إن قامت إحداهما بهَجري |
İçlerinden biri özel dedektif tutup antrenmandan sonra çocuğunu kaçırtmış olmalı. | Open Subtitles | الطلاق كما تعلم .. وأحدهم يصل إلى أقحام محقق خاص ويأخذ الأطفال بعد التدريب |
İçlerinden biri de Ölümcül Av'a katılmanı mı istedi? | Open Subtitles | و أحدهم يريد انضمامك إلى طاقم التمثيل في ؟ |
İçlerinden Kuzmenko'yla ilişkisi olan biri susması için parayı vermiş olabilir. | Open Subtitles | يجب أن نعتقد أنّ بعضهم سيدفع مالاً لإبقاء علاقتهم الغراميّة بـ(كوزمينكو) هادئة. |
Bu yüzden içlerinden hangisini en çok beğendiğinizi öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | ما أريد أن أعرفه هو أيّ منهنّ المفضلة لديك |
Her neredelerse, içlerinden birinin kanaması var. | Open Subtitles | ..أينما كانا فإن احدهما ينزف بشدّة |
Hayır...hiç değiliz belki çoğu kadar bile iyi değiliz tabii içlerinden biri dangalak falan değilse. | Open Subtitles | لا، فربما لسنا أفضل من معظمهم إلا إذا كان أحدهم مدمناً أو شيئاً كهذا |