Eğer iş ortağı olacaksak, birbirimizi daha iyi tanımalıyız. | Open Subtitles | اذا كنا سنصبح شركاء عمل لابد ان نتعرف على بعضنا |
Hâlihazırda 15 bin dolar biriktirdim, yani tek yapman gereken 15 bin dolarla gelmek, iş ortağı oluruz seninle. | Open Subtitles | أنا قمت بتوفير 15 ألفا, لذا كل ما عليك فعله أن تأتي ب 15 ألفا, ونصبح شركاء عمل. |
Hem kurbanın eşi ve eski iş ortağı inanıyor ki... | Open Subtitles | و زوجة الضحية و شريك عمل سابق لديهم أسباب ليعتقدوا |
"Hugo Snyder... iş ortağı, Mori Tanaka. " | Open Subtitles | هوجو سنايدر شريك عمل مورى تاناكا |
Andy, destekleyici arkadaş olman seni berbat bir iş ortağı yapıyor. | Open Subtitles | آندي, أنت صديق داعم والذي يجعلك شريك أعمال سيء |
Bay Solis'in iş ortağı yok, sadece bir müteahhit kiralamıştır. | Open Subtitles | سيد (سوليس) ليس زميله في العمل لكنه مجرد مقاول مستأجر |
Hayır, sadece iyi bir iş ortağı olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لا، أنا فقط أحاول أن أكون شريك تجاري جيد. |
Yani artık iş ortağı değiliz. | Open Subtitles | إذاً، لم نعُد شركاء عمل بعد الآن. |
Onunla iş ortağı olduğumuz doğru ama onu ben öldürmedim. | Open Subtitles | لقد كنا شركاء عمل لكنني لم أقتلها |
Artık bu bizi iş ortağı yapıyor. | Open Subtitles | حسناً, هذا يجعلنا شركاء عمل الآن |
Ve üç iş ortağı. | Open Subtitles | وثلاثة شركاء عمل |
Sonra biz iş ortağı olacağız. | Open Subtitles | عندها سنكون شركاء عمل |
Unutulmaktan iyi iş ortağı olmaz. | Open Subtitles | حسناً, النسيان ليس شريك عمل جيد |
Sana bir özür borcum var. Yeterince iyi bir iş ortağı olamamış olabilirim. | Open Subtitles | - أدين لك باعتذار، ربما لم أكن أفضل شريك عمل |
O bir iş ortağı, çok da değerli bir iş ortağı. | Open Subtitles | إنه شريك عمل وهو في غاية الأهمية |
- İş ortağı. - İş ortağı, affedersiniz. | Open Subtitles | إنني شريك عمل عذراً |
Peki benimle iş ortağı olma konusunda ne düşünürsün? | Open Subtitles | حسنا... ما رأيك بأن تصبح شريك عمل معي ؟ |
Harlan Holt, Drewett'in iş ortağı. | Open Subtitles | ذلك " هارلن هولت " شريك أعمال " دريويت " |
Hayır, Jacob Marley. Scrooge'un eski iş ortağı. | Open Subtitles | كلا، مثل "جيكوب مارلي" شريك أعمال "سكرولج" القديم؟ |
Sanığın şirketi, çalışanların yaptığı ürünleri ithalat ediyor, ve iş ortağı Bay Tanaka çoktan ülke dışına kaçtı. | Open Subtitles | شركة المدعي عليه استوردت بضائع صُنِعَت بنظام السخرة (و زميله في العمل سيد (تاناكا ترك البلاد بالفعل |
Joe Cranfield'ın dokuz yıl önce ortadan kaybolan iş ortağı. | Open Subtitles | (وهو شريك تجاري مع (جو كرانفيلد والذي اختفى منذ 9 سنوات |
Elle ve ben iş ortağı Hank Bloomberg'le konuşuruz. | Open Subtitles | انا وإل سنتحدث مع شريكه في العمل, هانك بلومبيرغ |
Siyu'lar ve beyazlar komşu, iş ortağı dost olacak. | Open Subtitles | السو و البيض سوف يكونوا جيران و شركاء في العمل و أصدقاء |
İşe geri dönmemi isteyen eski bir iş ortağı. | Open Subtitles | إنّها شريكة عمل سابقة |