ويكيبيديا

    "işemek için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للتبول
        
    • للبول
        
    • للتبوّل
        
    • ليقضي حاجته
        
    • ليتبول
        
    Eğer işemek için uygun bir zaman değilse beyin dış üretral büzücü kasa başka bir sinyal göndererek buna karşı çıkabilir. TED يستطيع الدماغ مواجهة ذلك إذا كان الوقت غير مناسب للتبول عن طريق إرسال إشارة أخرى لاكماش العضلة القابضة الخارجية.
    Bu konuda pek iyi sayılmam. Onu sadece işemek için kullanıyorum. Open Subtitles أنا لم أعد جيداً كما كنت سابقاً أنا فقط استخدمه للتبول!
    İki saatte bir işemek için on dakika molanız var. Open Subtitles تحصلون على 10 دقائق أستراحة للتبول كُل ساعتين.
    İşemek için sadece dört yaprak, geri kalanı için sekiz yaprak ayırırdı. Open Subtitles فقط 4 ورقات للبول و 8 للأمور الأخرى
    İşemek için kalktığımda bakarım. Open Subtitles أجل، سأفعل بعد قليل إذا ذهبت للتبوّل
    Dün gece işemek için ormana doğru gitti ve geri gelmedi. Open Subtitles ذهب خارج الغابة في الليلة الماضية ليقضي حاجته ولم يعد حينها
    Normalde bir ürünün reklamını yaptığınızda, müşterinin reklamınızı işemek için tuvalete götürmesini pek de istemezsiniz, TED عادة، عندما تقوم بالإعلان عن شيء ما، أنت حقا لا تريد المستهلك أن يأخذ إعلانك إلى الحمام ليتبول عليه.
    Aynı benim gibisiniz! Yaşlı, yorgun, birçok gece işemek için uyananlardansınız. Open Subtitles مُسنون، مُتعبون، يتوجب عليكم الاستيقاظ كثيراً ليلاً للتبول
    Şimdi şu şişeyi alın, içine işemek için. -Tamam. Open Subtitles وخذوا هذه العلبة للتبول بها اذا احتجم لذلك
    Güneşli bir gün, güzel bir yol ayrıca işemek için harika bir tepecik seçmişti ama yine de kötüye gidiyordu çünkü ben de patlama testim için aynı tepeyi seçmiştim. Open Subtitles ومكان جيد للتبول ومع ذلك ساءت الأمور لأنني اخترت نفس التل لأختباري النووي
    İşemek için 2 dakika mı veriyorsunuz? Open Subtitles مهلاً , ماذا؟ أعطيتني دقيقتين فقط للتبول , أهذا كله؟
    Herkes işemek için bundan bir tane istiyor olacak. Open Subtitles جميعكم سوف تريدون واحده من هذه للتبول فيها
    Ama en azından ben işemek için kalkıyorum. Open Subtitles لكن على الاقل انا اخرج من السرير للتبول
    Bu iki ihtiyar işemek için aletlerini köprüden aşağı sarkıtmışlar. Open Subtitles - حسنا ... كان هناك ولدان يقفان بدراجاتهما عند الجسر للتبول
    Ve işemek için de küçük bir tane var. Open Subtitles و هناك فتحه اخرى فقط للبول
    İşemek için kalkarsan, tuvaletin kapısını kapattığına emin ol. Open Subtitles ... و إذا ذهبت للتبوّل . أحرص على إغلاق باب الحمّام
    Ne var? İşemek için de izin mi almam gerekiyor artık? Open Subtitles هل عليّ طلب الأذن للتبوّل الآن؟
    Artık orada yok. Belki işemek için dışarı çıkmıştır. Open Subtitles ربّما خرج ليقضي حاجته
    Uzun lafın kısası, o üç adamı öyle bir benzettik ki, işemek için çizmelerini çıkarmaları gerekiyor. Open Subtitles قصة قصيرة، ونحن بضربهم ضرب ، لا بد من فصل حذاء ليتبول.
    İşemek için odadan çıktı, ve sonrasını biliyorsunuz... Open Subtitles غادر الغرفة ليتبول و الشيء التالي الذي أعرفه...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد