"işin bir parçası" - ترجمة من تركي إلى عربي

• جزء من
• جزءاً من
• جزءا من
• جزءً من
• جزءًا من
• طرفاً في
• جزءا منه
• جزء منه
• جزءاً منه

Aslına bakarsan, senin de işin bir parçası olduğunu sandım.
هذه هى الحقيقه ، لقد اعتقدت انك جزء من هذا

Yani, insanları cinayete kışkırtmak iyi işin bir parçası, öyle mi?
إذاً تحريض الناس على القتل هو جزء من ذلك العمل المربح؟

Hayır, silahı ateşlemek normalde bu işin bir parçası değildir.
لا . تفريغ رصاص سلاحك ليس بالعادة جزء من عملك

-Ne bekliyorsun, bilmiyorum ama ben bu işin bir parçası olmak istemiyorum.
لا أعرف ما تتوقعه مني. لا أريد أن أكون جزءاً من هذا.

Seninle tüm hikâyeyi uydurarak bu işin bir parçası oldu ve o gece muhteşem bir performans sergiledi.
و كان جزءا من تلك القصة و بأخذ الاعتبار بأداءه الرائع فى تلك الليلة

Bayan Başkan, adınızla bunları yapmayı durdurmadıkça bundan böyle bu işin bir parçası olamam.
سيدتي الرئيسة ما لم توقفي ما يتم باسمكِ فلم أعد أستطيع أن أكون جزءً من هذا

Ama ağabeyi yüzüğü satıp patlayıcı aldığında bu işin bir parçası olmayacağım.
لكن عندما يبيعُ أخوها الخاتم لشراء المتفجرات... لن أكونَ جزءًا من هذا

İşin bu kısmını sevmediğini biliyorum ama bu da işin bir parçası.
أعلم أنّك لا تُحب هذا الجزء من العمل، ولكنه جزء من العمل

Bu işin bir parçası. Ya da onlar öyle sanıyorlar.
أنها جزء من الوظيفة أو على الأقل هذا ما يعتقدوه.

Bu işin bir parçası olmaktan gurur duydum ve bu yasayı değiştirdi ve milyonlarca doları yerel topluluklara aktardı.
شعرت بالفخر لكوني جزء من ذالك لقد غير ايضا القوانين و قام بضخ ملاين الدولارات الى المجتمحات المحلية

Dediğim gibi, işin bir parçası. Sızıntı olarak kabul etmek lazım. Sızıntıymış.
مثلما قلت , هذا جزء من الأعمال إنه يسمى تسرباً

Siz evlisiniz. Bu işin bir parçası değil mi, birbiriyle uyumlu olmak?
أليس هذا جزء من الحياة الزوجية التآلف بين الاثنين

Ve takım oluşturma hafta sonu da bu işin bir parçası.
وبناء الفريق بالعطلة , هو جزء من هذا العمل

Yarışmayı kontrol etmek işin bir parçası değil mi?
جزء من المهنه يكمن في إختبارك لمنافسك، صحيح ؟

Verdiklerimden daha çok borçlusun. Para artık bu işin bir parçası değil.
أنت تدين لي بأكثر مما أعطيتني والمال لم يعد جزءاً من اللعبة

Çünkü, patlayıcılar bu işin bir parçası.
لأن المتفجرات قد تكون جزءاً من هذا العمل

Bu işin bir parçası olmama izin verdiğin için ben sana teşekkür etmeliyim asıl.
توقف انا من يجب ان يشكرك لأنك تركتني أصبح جزءا من الأمر

Bundan böyle bu işin bir parçası olamam.
لم أعد أستطيع أن أكون جزءً من هذا

- ...bu işin bir parçası olmak isterim.
فسأودُ أن أكون جزءًا من مشروعك

Benim bu işin bir parçası olmamı istediğimi mi sanıyorsun?
هل تعتقد أني أردتُ أن أكون طرفاً في هذا ؟

- Bu o işin bir parçası değildi biliyorsun. - Biliyorum.
هذا لم يكن جزءا منه اعلم

Sonuçta erkek ajan yetiştiriyorsun, bu işin bir parçası, değil mi?
اعني انّك تجندين الرجال , هذه جزء منه , صحيح ؟

Sanırım sen karar veriyorsun. Ve az önce karar verdin. Bu işin bir parçası olmayacağım.
اخمن انك تفعل,وانت تقرر ولا اريد ان اكون جزءاً منه