ويكيبيديا

    "işlendiği" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ارتكاب
        
    • إرتكاب
        
    • وقعت الجريمة
        
    Başka birini cinayete azmettiren. cinayetin işlendiği silahı sağlayan şuça şu yada bu şekilde karışmış olan herkes. suçludur. Open Subtitles أي شخص يؤثر بشخص آخر لكي يرتكب جريمة قتل... وأي شخص يقدم... أداة الجريمة القاتلة لغرض ارتكاب جريمة..
    Camden Kasabası'nda her 7 dakikada, bir suç işlendiği söyleniyor. Open Subtitles يقولون أن في مقاطعة " كامدن " يتم ارتكاب جريمة كل 7 دقائق
    Bu da Erica Flynn'in cinayetin işlendiği sırada iş yerinde olduğu anlamına gelir. Open Subtitles وهو ما يعني أنّ (إيريكا فلين) كانت في مكتبها في وقت ارتكاب الجريمة
    Cinayetin işlendiği saatlerde, nerede olduğunu söylemek istemiyor musun? . Size söyledim. Open Subtitles وبدون ذكر أنك لا تستطيع تحديد مكان وجودك أثناء وقت إرتكاب الجريمة
    Bir ikizin olduğunu ispatlayan sahte doğum sertifikası ve cinayet işlendiği sırada şehirde olmadığını ispatlayan sahte pasaportun. Open Subtitles شهادة ميلاد مزوّرة تفيد أنه كان لديك توأم وجواز سفر مزوّر يفيد بإنك كنت خارج البلاد أثناء إرتكاب جريمة القتل
    Katilimiz bu videoyu cinayet işlendiği sırada şehrin öteki tarafında olduğuna mazeret olsun kullandı. Open Subtitles استخدمته القاتلة كعذر غياب لجعل الأمر يبدو وكأنّها في وسط الجانب الآخر من المدينة عندما وقعت الجريمة.
    Cinayet işlendiği sırada New York'daymış. Open Subtitles كان في نيويورك وقت ارتكاب الجريمة
    Sadece suç işlendiği zamanki duruma bakar. Open Subtitles فقط بحالته العقلية وقت ارتكاب الجرائم.
    Cinayet işlendiği sırada neredeydiniz, Miss Estravados? Open Subtitles أين كنت وقت ارتكاب الجريمه يا انسه (ايسترافادوس)؟
    Rachel Seybolt cinayetlerin işlendiği gece oradaydı. Open Subtitles ولكن(ريتشل سيبولت) كانت في المنزل، ليلة ارتكاب الجريمه
    Burada ciddi bir suç işlendiği apaçık belli. Open Subtitles 'تم ارتكاب جريمة كبيرة هنا'
    Tanığınız, Mariel... cinayetin işlendiği akşam için lehinde kanıt yok. Open Subtitles الشاهدة الخاصة بكي ـ (ماريل) ـ ليست لديها حجة غياب ليلة ارتكاب الجريمة
    - Sayın Hâkim, GPS içindeki veri cinayetin işlendiği gece, cipin Bay Dorfman'ın ofisinden cesedin atıldığı yere kadar seyahat ettiğini gösteriyor. Open Subtitles أن سيارات الدفع الرباعي تلك كانت تسير بالقرب من مكتب السيد ـ (دورفمان) ـ متوجهةً نحو الموقع الذي وجدت الجثة ملقاةً فيه ليلة ارتكاب الجريمة
    Sayın Yargıç, kusurlu olduğunu ispatlasa bile, ...silah bir suçun işlendiği sırada ateşlendi. Open Subtitles حضرة القاضي حتى لو تمكنت من إثبات أنه كان معيوبا السلاح أطلق أثناء إرتكاب الجريمة
    Suçları, işlendiği dönemdeki kanunlara göre yargılıyoruz. Open Subtitles نحن هُنا نقوم بإتباع القوانين فى الوقت الذى تم فيه إرتكاب الجريمة
    Bu suçun işlendiği mahallenin şerifiyim, evet. Open Subtitles أجل، أنا مأمور هذه المنطقة... حيث وقعت الجريمة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد