İştahınız geri gelirse bana söylersiniz, değil mi? | Open Subtitles | حسناً , ستعلمينني عندما تستريدين شهيتك , أليس كذلك ؟ |
...o yahniyi yiyecek iştahınız kalmazdı. | Open Subtitles | سوف تخسر قريباً شهيتك لطبق السويربراتين. |
Evet. İştahınız da etkileniyor. | Open Subtitles | نعم , ويؤثر على شهيتك ايضاً |
Yabancılar var ama kadınlar değil tacirler ve biçareler geliyor. - İştahınız var lordum. | Open Subtitles | الغرباء نعم ، التجار و البائسون ؛ لكن لا سيدات لديك شهية يا سيدي |
ve umarım iştahınız... açıktır, çünkü kimse cevizli pastayı kaçırmak istemez. | Open Subtitles | و أمل لو جعلتكم في شهية جيدة، لأنكم لن تريدوا أن تفوتوا فطيرة الجوز تلك. |
Adamım, eğer kaslarınız iştahınız kadar büyük olsaydı ikiniz de süperstar olurdunuz. | Open Subtitles | يا رجل, ليت عظامكم بحجم شهيتكم هذه. لكنتم نجوم. |
İştahınız açıktır umarım. | Open Subtitles | اتمنى ان تكونوا احضرتم شهيتكم |
Demek bu yüzden iştahınız kaçtı, Efendi Phillipe. | Open Subtitles | إذن لأجل هذا فقدت شهيتك |
İştahınız mı yok? | Open Subtitles | هل فقدت شهيتك ؟ |
- Umarım iştahınız kaçmaz. | Open Subtitles | تمنّ هذه لا تخرّب شهيتك. |
Muhtemelen iştahınız artmıştır. | Open Subtitles | ربما شهيتك مفتوحة |
- İştahınız mı kaçtı Bay Soylugil? | Open Subtitles | هل فقدت شهيتك يا سيد ( نوبلي ) ؟ قليلاً |
- Hâlâ iştahınız var mı? | Open Subtitles | هل لازالت لديك شهية ؟ دائمًا |
O da yalnız başına dolaşmayı seviyor. - İştahınız yok mu, Efendi Phillipe? | Open Subtitles | ـ ليست لديك شهية ، سيد (فيليب) ؟ |
- İştahınız da yerindeymiş. | Open Subtitles | -لديك شهية كبيرة . |
- Umarım iştahınız yerindedir. | Open Subtitles | - آمل أن شهيتكم كبيرة |