ويكيبيديا

    "ihtiyaçlarına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حاجات
        
    • احتياجات
        
    • إحتياجات
        
    • احتياجاته
        
    • الإحتياجات
        
    • لحاجاتهم
        
    • متطلباتك
        
    • لاحتياجات
        
    • واحتياجاتك
        
    • لاحتياجاتهم
        
    • احتياجاتهم
        
    • الاحتياجات
        
    Erkekler ise herkesi düşünür, diğerlerinin ihtiyaçlarına göre hareket ederler. Open Subtitles رجال يتلاشون , يتخذون القرارات من حاجات الآخرين
    Bu sistem, farklı zekâ tiplerine ve kullanıcı ihtiyaçlarına göre eğitim vermemizi sağlıyor. TED ويتيح لنا توفير التعليم وفقًا لمختلف أنواع الذكاء وحسب مختلف احتياجات المستخدمين.
    Halkının ihtiyaçlarına herşeyden daha çok önem vermelisin.Kendinden bile. Open Subtitles عليك جعل إحتياجات شعبك قبل أي شيء آخر بما فيه أنتي
    İşte bu kullanıcıya odaklandığınızda, ki bu durumda yaşlılar oluyor, onların ihtiyaçlarına ve içeriğe odaklandığınızda oluyor. TED الآن، يحدث ذلك عندما يتم التركيز على المُستخدم وهو في هذه الحالة المُسنّ وعلى احتياجاته وحالته.
    İslam, Amerika'daki Zenci diye çağırılanların sorunlarına ve ihtiyaçlarına hitap eden tek dindir. Open Subtitles ... الإسلام ... هو الدين الوحيد ... الذى يتكلم عن الإحتياجات و المشاكل
    Ve lütufkar Tanrım, onlara ihtiyaçlarına... Open Subtitles وأشفق بهم يا الله وأدر إليهم طبقا لحاجاتهم
    İhtiyaçlarına hizmet edecek hazır bir eş ve çocuk. Open Subtitles زوجة وابن جاهزان آنفاً لكي يخدما متطلباتك
    Gözlemlemek ve halkın ihtiyaçlarına yönelik bir şeyler uyarlamak için gelmemişlerdi. TED ولم يكن لديهم استعداد لكي يراقبوا ويتأقلموا طبقا لاحتياجات المجتمع المحلية.
    Dikkatini topla. Arzularına ya da ihtiyaçlarına ver. Open Subtitles ركّزي ، واستسلمي لرغباتك واحتياجاتك
    Belediye meclisi üyesi görüyordum iken daha ihtiyaçlarına Şehrin, Open Subtitles بينما عضو المجلس المحلي كان يرى , حاجات المدينة العظيمة
    Diğerlerinin ihtiyaçlarına hizmet. Open Subtitles ..تلبية حاجات الآخرين .. ليست أموراً
    Başkasının ihtiyaçlarına hizmet ediyorum. Kocam diyorum. Open Subtitles أنا أخدم حاجات الآخرين أدعوه الزوج
    Konuşma anlam kazanmak için ruh hâli ve vurgulamadan faydalandığı için yapısı genellikle daha esnek, konuşmacı ve dinleyicinin ihtiyaçlarına göre değişiklik gösteriyor. TED ولأن التحدث يستخدم المزاج وحِدة الصوت في المعنى وتركيبه عادة أكثر مرونة. لتلائم احتياجات المتحدثين والمستمعين
    ve bu segmentin ihtiyaçlarına etki edebilmek için büyük miktarda öğrenme ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz. TED نتعلم بشكل هائل عن احتياجات هذا الجزء من السوق لكي يكون فعالا.
    Sadece Bradley Manning'in ihtiyaçlarındansa birçok kişinin ihtiyaçlarına karşı bir sorumluluğum vardı. Open Subtitles لقد كان هُناك مسئولية تِجاه إحتياجات الكثيرين، -بدلاً من -ببساطة إحتياجات "برادلي ماننج".
    Bugünkü değerlendirmeden sonra New York'ta Jake'in ihtiyaçlarına uygun bir tesis olup olmadığını sorgulamaya başladılar. Open Subtitles بعدَ تقييم اليوم إنهم يتساءلون سواء "نيويورك" لديها المنشأة المناسبة (لسد إحتياجات (جايك
    Etrafındaki insanları okudu, bir yolunu buldu ve ihtiyaçlarına hizmet etmeleri için beyinlerini yıkadı. Open Subtitles يجد طريقه لولوج عقلهم ومن ثم يغسل دماغهم ليخدموا احتياجاته
    ...insanların bireysel ihtiyaçlarına olan inanç onun amacından önde gelir, refah ve gelişimin temelinde... insan haklarının yattığı varsayımını da beraberinde getirir. Open Subtitles ثقوا أن الإحتياجات الفرديه للناس هى أعظم و أسمى من أهدافهم و يجب أن يكون ذلك هو منطلق هيئات حقوق الإنسان
    Ve lütufkar Tanrım, onlara ihtiyaçlarına göre ver şefkatle, tıpkı oğlun İsa Mesih'in yaptığı gibi. Open Subtitles وأشفق بهم يا الله وأدر إليهم طبقا لحاجاتهم بالشفقة كما فعل السيد المسيح
    İhtiyaçlarına göre düzenlettim. Open Subtitles لقد فصلتها حسب متطلباتك
    İnsanların nasıl yaşadığı ve birbirleri ile nasıl iletişim kurduklarıyla ilgili hikâyeler vardı; kente göçlerin Zambiya'daki köylere etkilerinden tutun, San Francisco sokaklarındaki evsizlerin komplike sağlık ihtiyaçlarına kadar. TED كانت هناك قصص حول كيف يعيش الناس ويتواصلون مع بعضهم البعض، من تأثير الهجرة للمناطق الحضارية على قرية في زامبيا لاحتياجات الرعاية الصحية المعقدة للمشردين في شوارع سان فرانسيسكو.
    O sadece dikkat dağıtmak içindi. Dikkatini toparla. Ve arzularına, ihtiyaçlarına ver. Open Subtitles ركّزي ، واستسلمي لرغباتك واحتياجاتك
    Onlara yüksek kalitede ürün verebilmek için teknolojiyi onların ihtiyaçlarına adapte etmelisiniz. TED ولكن لتستطيع أن توفر لهم منتجات ذات جودة عالية. لابد أن تسخر التكنولوجيا لاحتياجاتهم.
    Çünkü o insanların tamamlamaya çalıştıkları bir törenleri var Cate'in, onların ihtiyaçlarına cevap vermediğini biliyoruz. Open Subtitles لأنه ايا كان الطقس الذي يحاول هؤلاء الناس ان ينفذوه فنحن نعرف ان كايت هايل لم تناسب احتياجاتهم
    Kısaca, tarihteki herhangi bir insandan çok makinelere görünürüz ve bu özerk silahların hedef tespiti ihtiyaçlarına mükemmel şekilde uyar. TED وباختصار، نحن أكثر وضوحاً لآلات من أي شعب في التاريخ، وهذا يناسب تماما الاحتياجات الأسلحة الروبوتية لتحديد اهدافها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد