ويكيبيديا

    "ihtiyarın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العجوز
        
    • عجوز
        
    • مسن
        
    • عجوزاً
        
    • المسن
        
    • الوقراء
        
    • الرجل المُسن
        
    • مُسِن
        
    Biliyor musun, iki haftadır o ihtiyarın izini sürüyorduk. -Harita nerede? Open Subtitles أنت تعرف لقد كنا نتابع الرجل العجوز منذ أسبوعين حتى الآن
    Sabah bir inşaatçıyı ararım ve ihtiyarın varlığını bile unuturuz. Open Subtitles سوف نهاتف المقاول في الصباح وسننسى أن العجوز له وجود.
    Biliyor musun, içimden bir ses ihtiyarın her şeyle ilgileneceğini söylüyor. Open Subtitles تعلَم، لديَ هذا الإحساس الغريب بأنَ هذا العجوز سيتكفَّل بكُل شيء
    O sadece, o koltukta uzun süredir oturan huysuz ihtiyarın biri. Open Subtitles إنه مجرد رجل عجوز غاضب جلس علي المكتب طويلاً جداً
    Bu ihtiyarın kendisine bu kadar hakim olabileceği kimin aklına gelirdi? Open Subtitles من كان يعتقد أن ذلك الكابوس العجوز قادراً على سيطرة كهذه؟
    Sabah bir inşaatçıyı ararım ve ihtiyarın varlığını bile unuturuz. Open Subtitles سوف نهاتف المقاول في الصباح وسننسى أن العجوز له وجود.
    Hiç üzülme. İhtiyarın senin arkandan dediklerini duysaydın bunu kasten yapardın. Open Subtitles لا تكترث، اذا عرفت ما الذي تقوله هذه العجوز في غيابك
    İhtiyarın aklı biraz kıttır. Ne dediğini bilmiyor. Open Subtitles الرجل العجوز معتوه ، انه لا يعي ما يقوله
    Burada olduğum ve elimden bir şeyler geldiği sürece ihtiyarın mallarına elini sürmeyeceksin. Open Subtitles طالما أننى هنا وأستطيع منعك لن تلمس شيئاً من بضائع العجوز
    Gidin. Ben de bu arada bu ihtiyarın diyeceklerini dinleyeyim. Open Subtitles إذهبن إذن بينما أستمع أنا إلى ما ستقوله هذه الثمرة العجوز المتجعدة
    Gidin. Ben de bu arada bu ihtiyarın diyeceklerini dinleyeyim. Open Subtitles إذهبن إذن بينما أستمع أنا إلى ما ستقوله هذه الثمرة العجوز المتجعدة
    Bir ayağı çukurda bir ihtiyarın vücudumu takdir etmesi... bence gayet hoş. Open Subtitles اعتقد انه من الجيد أن هذا الرجل العجوز على أعتاب الموت
    Bir ayağı çukurda bir ihtiyarın vücudumu takdir etmesi... bence gayet hoş. Open Subtitles اعتقد انه من الجيد أن هذا الرجل العجوز على أعتاب الموت
    İçime tanrı korkusunu öyle hızlı soktu ki, benim ihtiyarın ayak seslerini duyamadım. Open Subtitles انقذوني وأول شيء عرفت انه غرز الخوف من الله بداخلي بسرعة أنا لم أسمع أبدا خطوات والدي العجوز
    İhtiyarın tavrı düşmancaydı. Kızınki temkinli. Open Subtitles الرجل العجوز كان معاديا والفتاة كانت حذرة
    Hepsi bu ihtiyarın, ona bedava içki ısmarlasınlar diye anlattığı bir hikaye. Open Subtitles أنها مجرد قصة هذا الرجل العجوز من أجل أن يحصل لنفسه على مشروبات مجانية
    İhtiyarın kızlarını sakladığı yeri söylemesini istiyor. Open Subtitles يريد ان يخبره الرجل العجوز اين خبا بناته
    İhtiyarın teki gibi bütün gün oturmayacağım. Open Subtitles سأقوم بشيء ما اليوم لن أكتفي بالجلوس كسيدة عجوز
    Nasıl bir kız arkadaş ta Tallahassee'ye direksiyon sallayıp asabi bir ihtiyarın kendisi kadar aksi dairesinde arama yapar biliyor musun? Open Subtitles تعلم مانوع الحبيبة التي تقود كل الطريق إلى تالاهاسي للبحث عن رجل عجوز فظ متساوية مع شقة فظة ؟
    Onların babası değilim ben. Ben "The Top Kek"in vokalistiyim. Bir ihtiyarın bana yavşamasını isteseydim eve giderdim. Open Subtitles لستُ والده أنا المغني الرئيسي, رأس القطّة لو أردت أن يغازلني رجل مسن لعدت لدياري
    İlk okul öğrencisi gibi görünüyorsun, ama aslında huysuz ihtiyarın tekisin. Open Subtitles . أنت تبدو كطفل في المدرسة الابتدائية ولكنك رجلاً عجوزاً فظيعاً
    Doretta'yı ihtiyarın elinden kaptığından beri, bütün kasaba Williard'ın Open Subtitles يقولون ان هذا سيجعله شريكا كاملا مع الرجل المسن.
    Sadece bu 7 ihtiyarın hisleri Gaea'yı insan gibi düşünebilir yapıyor. Open Subtitles إلا عندما تتوحد مع احاسيس الوقراء السبعة باستطاعتها التفكير أكثر مثل البشر
    - İhtiyarın eve dönüşünü kutlamaya. - Ben gelmeyeyim. Open Subtitles ـ لنحتفل بعودة الرجل المُسن إلى بيته ـ لن آتى
    Derin algılama yeteneği olmayan ihtiyarın tekiyim. Open Subtitles أنا رجل مُسِن من دون إدراك عميق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد