Yani bu eğlenceliydi. İkinci buluşmamızda, elini kapıya çarpacağım. İkinci buluşma? | Open Subtitles | إذا ذلك كان مضحكا في موعدنا الثاني سأسحق يدك بالباب موعد ثاني؟ |
İkinci buluşmamızda bunu sana söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بذلك في موعدنا الثاني. |
Belki ikinci buluşmamızda. | Open Subtitles | ربما نفعل ذلك في موعدنا الثاني. |
Doğruyu söylemek gerekirse ikinci buluşmamızda onunla yatmıştım ki hiç yapmadığım iş. | Open Subtitles | للحقيقة نمت معه في الموعد الثاني |
Tanrım, ikinci buluşmamızda laboratuvar hakkında sorular sordun bana. | Open Subtitles | كنتي تسألين عن المختبر في الموعد الثاني |
Ben, ikinci buluşmamızda söyledim. | Open Subtitles | قلت ذلك في الموعد الثاني |
Hayır, ama bunu ikinci buluşmamızda yapacağım. | Open Subtitles | و ترتدي جلدي حتى مماتك؟ - كلا, لكن سافعل ذلك في موعدنا الثاني |
Daha ikinci buluşmamızda dedi ki: | Open Subtitles | . في موعدنا الثاني دايل) قال) |