Bilgim arttıkça ikisi arasındaki bağlantıyı daha çok görür oldum, özellikle sicim teorisini. | TED | وكلما تعلمت أكثر، كلما رأيت الصلة بينهما أكثر، خصوصاً فيما يتعلق بنظرية الأوتار. |
Ancak bu harika erişimle birlikte yaratıcı ve tüketici arasında bir bölünme oluşmasını sağladık ve ikisi arasındaki ilişki daha çok tek yönlü hale geldi. | TED | لكن مع العملية المدهشة، سمحنا بالفصل بين المنشئ و المستهلك. والعلاقة فيما بينهما أصبحت في اتجاه واحد. |
100 sömürgecinin tümü, ikisi arasındaki tercihlerine oy veriyor. | TED | يصوت جميع المستعمرين المائة على خيارهم المفضل بينهما. |
Sizce ikisi arasındaki farkı bilemez miyim? | Open Subtitles | لا تعتقد انني أستطيع ان أخبركم الفرق بينهما الأثنين ؟ |
ve ikisi arasındaki bu zaman farklılığı bize yakında insan nüfusu arasında gerçekleşecek olan salgının erken uyarısını verir. | TED | و هذا هو الفرق في الوقت بين الإثنين الكشف المبكر ، الإنذار المبكر هو ما يمكننا الحصول عليه حول الوباء الوشيك في السكان |
Bu ikisi arasındaki fark için bu kadar yeter. | TED | هذا يكفي لتوضيح الفروق بين الإثنين. |
Sincaplar ikisi arasındaki farkı anlayıp, farklı kullanırlar. | Open Subtitles | والسـناجب تستطيع التمييز بينهما وتتعامل معهما بشكل مختلف |
Ama kızgın aktör diye bir şey yoktur ve bu ikisi arasındaki farkı biliyor musun? | Open Subtitles | لكن ليس هناك ممثل غاضب هل تعرف الفرق بينهما ؟ |
Neden Trick veya siz bu ikisi arasındaki bağlantıyı önceden söylemediniz? ! | Open Subtitles | لماذا لم تخبرني أنت أو تريك بالعلاقة بينهما من قبل ؟ |
Fakat her daim onun mümkün olduğunca iyi gözüktüğünden emin olmanız lazım... ve komedinin nerede olduğuna dair ikisi arasındaki bağı görmek mümkün olsun. | Open Subtitles | ولكن لابد من أن نجعلها فى كامل الجمال قدر الإمكان وهنا تقبع الكوميديا فى الإختلاف والتباين بينهما |
İkisi arasındaki değişmeyen geleneği konuşurduk. | Open Subtitles | و سوف نتكلم عن التراث المنقطع النظير بينهما اجل , ابنك كان يقول اشياء مشابهة |
Bu bütün kelimeleri kapsayan öyle büyüklükte bir alan ki, herhangi ikisi arasındaki mesafe ne kadar yakın bağlantılı olduklarının göstergesidir. | TED | وهي مساحة ضخمة تحتوي على جميع الكلمات من خلال طريقة تكون فيها المسافة بين أي كلمتين، دليل على مدى الارتباط الوثيق بينهما. |
Sanırım ikisi arasındaki farkı hep biliyorduk | Open Subtitles | أعتقد أنني أعرف دوماً الفرق بينهما |
Bu arama muhtemelen ikisi arasındaki ipleri germiştir. | Open Subtitles | تلك المكالمة غالبا ستتسبب بشقاق بينهما |
İkisi arasındaki güvenin en düşük seviyede olduğunu göz önünde bulundurursak, tamamıyla sorumlulukları altında olmasını isteyeceklerdir. | Open Subtitles | بالأخذ في الاعتبار أن الثقة بينهما... ضعيفة بشكل قياسيّ فسوف يريدون... حساب مجموع كل أجزاء المال |
Eğer şişme devam ederse omurga üzerine baskı yapabilir ve ikisi arasındaki bağlantıyı keser ki bu da ölümcül olabilir. | Open Subtitles | إن استمر التضخم، فقد يضغط ذلك على عموده الفقري مسبباً خطراً على الصلة بينهما... |
Ve bu ikisi arasındaki zorluklardan. | Open Subtitles | والنظر إلى أهم العقبات التي تأتي بينهما |
- Peki şu anda ikisi arasındaki bağlantı nedir? | Open Subtitles | ما هى الصله بينهما الان؟ |
Muhtemelen ikisi arasındaki yazışmaları bulacak. | Open Subtitles | ربّما ستجد بعض المراسلات بين الإثنين. |