O günden beri kendimi bir konuda sürekli ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | و منذ هذا الحادث و أنا أحاول إقناع نفسي بشيء واحد مراراً و تكراراً |
Doyce'u fabrikayı genişletmeye ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول إقناع "دويس" بتوسيع المصنع. |
Çinlileri ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول إقناع الصينيين |
Senin hakkında endişelenmemek için kendimi ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول إقناع نفسي بأن لا أقلق عليك |
Hayatımızın sadece tehlikeden ibaret olmadığına ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول إقناعها أن حياتنا ليست خطر هنا فقط |
Ben de Glen'i gelmesi için ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أقنع غلين للذهاب معنـا |
Türkiye'de bir yel değirmeni çiftliği yapmak için teklif verdik, lokomotif bölümünü satmak için kurulu ikna etmeye çalışıyorum ve Kenneth gerçekten çok zorluyor | Open Subtitles | نحن نخطط على بناء محطة طاقة هوائية في "تركيا"، أنا أحاول إقناع المُجتمعين على بيع القسم المُتحرك، و(كينيث) بدت وكأنها "عصاة بداخل طين" |
Ben de yıllardır Will'i tatile çıkmaya ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | كنت أحاول إقناع "ويل" بالذهاب في عطلة لسنوات |
Yıllardır Will'i tatile çıkmaya ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | كنت أحاول إقناع "ويل" بالذهاب في عطلة لسنوات |
Kızı yanlış kişiyi seçtiğiniz olmadığını, onu ikna etmeye çalışıyorum ı'm? | Open Subtitles | أحاول إقناعها بأن ابنتها لم يختار الشخص الخطأ لك؟ |
Hâlâ onu ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لا زلت أحاول إقناعها |
Baba, seni arkadaşlarına savunup duruyorum, kendimi hatalı olduğuma ve annemin iyi olduğuna ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | -يا أبي، إني أدافع عنك أمام أصدقائي ، أحاول أن أقنع ذاتي بأني مخطئة، وأنّ والدتي بخير. |
Muhterem Peder Garland'ı itiraf etmesi için ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | ) أحاول أن أقنع الكاهن (غارلاند) للأعتراف |