O yüzden bir suç ortağı ile birlikte çalışıyor olmalı. | Open Subtitles | لذا لا بد وأنه يعمل مع شريك له في الجرائم |
Münih'de bir dedektif var, Alman Polisi ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | هناك مخبر في "ميونيخ" الآن يعمل مع الشرطة الألمانية. |
Marcel ile birlikte çalışıyor. Arkadaş sayılırlar. Onları konuşurken duydum. | Open Subtitles | إنّه يعمل مع (مارسِل)، وإنّهما عمليًّا صديقان، وقد سمعتهما يتحدّثان |
Güzel, eğer gerçekten bilmek istiyorsan, Mike bir katil ile birlikte çalışıyor bu durumda bana söz vermeni istiyorum bu iş üzerinde çalışma. | Open Subtitles | حسناً، إن كُنت ترغبين حقاً في المعرفة, هناك قاتل إتضح أنه يعمل مع (مايك) على قضية كان قد أقسم لي ألّا يعمل عليها. |
Bu bok parçası L.A.P.D. ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | ذلك الحقير يعمل مع الشرطة |
Savunma Bakanlığı'ndan Fred Loudon ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل مع (فريد لوتون) من وزارة الدفاع |
Ama zaten Direnişçiler ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | ولكنه يعمل مع المقاومة |
Brassel, Davian ile birlikte çalışıyor bence. Sanırım tuzağa düşürülüyorum ve bundan... | Open Subtitles | إنه (براسل) أعتقد أنه يعمل مع (ديفيان) |
En azından bir kısmı Kleinfelter ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | بعضهم يعمل مع (كلاينفلتر) على الأقل |
Mars, DGİ ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | " المريخ يعمل مع الـ " أوبا |
Ve Adam ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | (و هو يعمل مع (أدم |
Bakan Dayal ile birlikte çalışıyor. | Open Subtitles | (إنه يعمل مع الوزير (ديال |