Ve hapsedilme ve para cezası ile karşı karşıya çünkü o düşündüklerini söylemeyi tercih etti. | Open Subtitles | و إنه يواجه الغرامة و السجن لأنه قد اختار أن يتحدث بالشئ الذى يفكر فيه |
Bu insanoğlu müebbet hapis cezası ile karşı karşıya. | Open Subtitles | لكن هذا مخلوق بشري يواجه حكم السجن مدى الحياة |
1912'ye 100 yıl öncesine dönün ve ülkemizin o zamanlar ne ile karşı karşıya olduğuna bakın. | TED | لكن بالعودة إلى 1912، قبل 100 سنة، انظروا إلى تلك النقطة ما نحن، دولتنا، نواجهه. |
Sakin ol. Ne ile karşı karşıya olduğumuzu bilmiyoruz. | Open Subtitles | تمهل يا رجل، لا نعرف ما الذي نتعامل معه. |
Bütün saygımla efendim bu durumda terörist bir saldırı ile karşı karşıya olduğumuzu düşünmüyorum | Open Subtitles | مع كل احترامي سيدي أنا غير مقتنع أننا نتعامل مع عملية إرهابية هنا |
Doğa üstü bir şeyle savaşırken ilk bilmeniz gereken ne ile karşı karşıya olduğunuz. | Open Subtitles | الخطوة الأولى في مواجهة الخوارق هو معرفة ما تواجهه |
Eğer diskinizi kaybeder veya emirleri takip etmezseniz, yok edilme ile karşı karşıya kalacağınızı unutmayın. | Open Subtitles | إن فقدت القرص الخاص بك, أو فشلت في تنفيذ الأوامر سوف تخضع إلى الإستجواب مباشرةً |
Ve kendini, ardında bıraktığını düşündüğü yere tekrar geri dönme olasılığı ile karşı karşıya buluyor. | Open Subtitles | و يجد نفسه يواجه بإمكانية الضطرار للعودة للعالم الذي اعتقد أنه هرب منه |
Muhtemelen satış gerçekleşmeyecek ve haklısınız bir kaç hukuk davası ile karşı karşıya kalacak ama karşı karşıya kalacağı cinayet suçlaması olmayacak. | Open Subtitles | البيع ربما كان في خطر ومعك حق ربما يواجه بعض الشكاوى المدنية لكن ما لن يواجهه هو تهم الجريمة |
Türümüz soylarının tükenmesi tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Ve sen kıyıma katkıda bulundun. | Open Subtitles | شعبك يواجه الانقراض وأنت تساهم في فنائه |
Zamanımız bitiyor ve ne ile karşı karşıya olduğumuz hakkında hiçbir fikrimiz yok. | Open Subtitles | الوقتُ ينفذ منا وليس لدينا أي فكرة عن ما نحن نواجهه |
Ne ile karşı karşıya olacağımızı önceden bilseydim meseleyi daha farklı bir şekilde çözmeye çalışırdım. | Open Subtitles | وإن كنتُ على علمٍ بما نواجهه الآن لربما كنتُ تعاملت مع الأمور بشكلٍ مختلف. |
Fakat aileyi daha iyi tanıyana kadar... ne ile karşı karşıya olduğumuzu bilemeyeceğiz. | Open Subtitles | ...لكنّي لن أعرف ما نواجهه حتى أتعرف بصوره أفضل على الأسرة |
Bizde olmayan şey ne ile karşı karşıya olduğumuzu bilen ne aradığını bilen biri. | Open Subtitles | هو شخص يتفهم ما الذي نتعامل معه شخص يعرف ما الذي نبحث عنه |
Ne ile karşı karşıya olduğumuzu anladım galiba. | Open Subtitles | أعتقد أنني أعرف مالذي نتعامل معه هنا |
Toksin testi yapıp, tam olarak ne ile karşı karşıya olduğumuzu size bildiririm. | Open Subtitles | سأجري إختبار "تاكس"، لأعلمكِ بالضبط ما نتعامل معه. |
Bu da demektir ki bir psikopat ile karşı karşıya olabiliriz. | Open Subtitles | الأمر الذي يعني أننا قد نتعامل مع مُختلّ عقلي. |
Şimdi çift katlı bir yaş dalgası ile karşı karşıya kalacağız. | TED | و الان نريد أن نتعامل مع موجة الشيخوخة المتضاعفة القادمة؟! |
Ailelerinin ne ile karşı karşıya olduğunu bilmek istiyorlar. | Open Subtitles | هم يريدون أن يعرفوا بالضبط ما الذي تواجهه عائلاتهم. |
Ajan Winter ne ile karşı karşıya olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | العميله وينتر ليس لديها أى فكره عما تواجهه |
Eğer diskinizi kaybeder veya emirleri takip etmezseniz, yok edilme ile karşı karşıya kalacağınızı unutmayın. | Open Subtitles | إن فقدت القرص الخاص بك, أو فشلت في تنفيذ الأوامر سوف تخضع إلى الإستجواب مباشرةً |
Ne ile karşı karşıya olduğunuzu bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | لا تملكون أدنى فكرة عما تواجهونه |