Mr Darcy'i ilk gördüğümde sadece dört kere dans ettiği bir balo salonundaydık. | Open Subtitles | أول مرة رأيت السيد دارسى كانت فى حفلة راقصة,حيث رقص 4 رقصات فقط |
Seni ilk gördüğümde tenyam şöyle dedi: "Falcı'ya git." | Open Subtitles | حسناً ، عندما رأيتك أول مرة قالت لي دودتي الشريطية : |
Yanımda oturan bu küçük hanımı ilk gördüğümde âşık olmuştum. | Open Subtitles | عندما التقيت بهذه السيدة الصغيرة التي تجلس بجانبي كانت حباً من أول نظرة |
Seni Kururugi Suzaku'yu zorla kaçırma olayında ilk gördüğümde, | Open Subtitles | عندما رأيتك للمرة الأولى خلال حادثة كوروروجي سوزاكو |
Seni ilk gördüğümde | Open Subtitles | عندما وقع نظري عليكي |
Zaten seni ilk gördüğümde iyi biri olmadığını anlamıştım. | Open Subtitles | عندما رأيتك لأول مرة عرفت بأنك لم تكن شخص جيد |
seni ilk gördüğümde aramızda bir şeyler olacağını anlamıştım. | Open Subtitles | عندما رأيتكِ أول مرة عرفت أنه سيكون بيننا شئ |
Seni ilk gördüğümde çok etkileyiciydin. | Open Subtitles | أنت تمتلك الكاريزما من أول مرة رأيتك فيها |
Biliyordum! İlk gördüğümde anlamıştım! | Open Subtitles | انا عرفت ذلك من النظرة الاولى عرفت مابينهم |
Bir akvaryum dolusu denizanasını ilk gördüğümde... ...on iki yaşındaydım. | Open Subtitles | ـ في أول مرة رأيت فيها صندوق أسماكٍ هلامية ـ كنت في الثانية عشر |
Çünkü bu elleri ilk gördüğümde, onları tutabileceğimi hayal bile edemiyordum. | Open Subtitles | لأن أول مرة رأيت فيها هاتين اليدين لم أكن أتصور نفسي غير قادر على الإمساك بهما |
Rick'i ilk gördüğümde, işten izin almış liseden arkadaşlarıyla görüşüyordu. | Open Subtitles | في أول مرة رأيت ريك كان في إجازة يزور أصدقاء الدراسة |
Biliyor musun seni ilk gördüğümde düşündüm de "Burada cesur bir adam var, | Open Subtitles | أتعلم, عندما رأيتك أول مرة, قلت لنفسي هذا شاب صاحب عزيمة قوية |
Sidikli bir bebektin seni ilk gördüğümde! | Open Subtitles | كنت طفلا قذرا عندما رأيتك أول مرة |
Onu ilk gördüğümde, kalbimi bu arzunun ellerine teslim etmiştim. | Open Subtitles | من أول نظرة إستسلم قلبي لهذا الشوق. |
Seni ilk gördüğümde başka yere bakamadım. | Open Subtitles | لم أستطع النظر بعيداً عنك عندما رأيتك للمرة الأولى |
Seni ilk gördüğümde | Open Subtitles | عندما وقع نظري عليكي |
Sizi Bombay'da bir avukat olarak ilk gördüğümde, milli bir kahraman olarak karşılayacağımı düşünemezdim. | Open Subtitles | عندما رأيتك لأول مرة و انت محامي صغير هنا في مومباي لم أكن أعتقد أني سأقوم بتحيتك و أنت بطل قومي |
Seni ilk gördüğümde Engelli kızlara yardım ediyordun. | Open Subtitles | عندما رأيتكِ أول مرة كنتِ تساعدين بعض ذوي الإحتياجات الخاصة |
- Neden seni ilk gördüğümde bunu söylemedin? | Open Subtitles | ليس بيشوب لما لم تخبرني بذلك في أول مرة رأيتك فيها ؟ |
Biliyordum! İlk gördüğümde anlamıştım! | Open Subtitles | انا عرفت ذلك من النظرة الاولى عرفت مابينهم |
İlk gördüğümde aynen ben de böyle düşünmüştüm o yüzden bunu yaptırdım, bu kaliteli büyütmeyi. | Open Subtitles | هذا بالضبط ما فكرت فيه عندما رأيتها للمرة الأولى لذلك قمت بتكبيرها بشكل موسع ودقيق |
Onu ilk gördüğümde bir kokteylde... arkasında kuyruğu olan bir kıyafetle dolaşıyordu. | Open Subtitles | عندما قابلتها , كانت تعمل .. فى محل للكوكتيلات مع ذيل أرنب مُعلق على ظهرها |
Seni ilk gördüğümde, ilk düşündüğüm şey seni öldürtmekti. | Open Subtitles | عندما التقيتك كنت افكر بتدميرك |
Onu ilk gördüğümde bir gariplik sezmiştim zaten. | Open Subtitles | كنتُ أعرف أنه ليس على ما يُرام . منذ أول مرة رأيته فيها |
Bu evi ilk gördüğümde, kendi kendime bu bir çeşit postmodern ev dedim. | TED | عندما رأيت لأول مرة هذا المبنى، قلت لنفسي إنه نوع من منزل ما بعد الحداثة. |
Sana hiç seni ilk gördüğümde daha evvel karşılaşmışız gibi geldiğini söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل أخبرتُك أبداً المرة الأولى رَأيتُك فيها ... ... شَعرتُبأنّنيرأينكمنقبل؟ |