| Problemsiz bir yönetici imajım var. | Open Subtitles | انا لست قلقا فعلي كل حال لدي صورتي امام والدي كرجل اعمال حر مستقل |
| İmajım için. Şu anda aile babası Gibi görünmem gerekiyor. | Open Subtitles | حسنا، من أجلي صورتي العلنية علي أن أبدو كرب عائلة جيد في هذا الوقت |
| Şuan imajım hakkında acayip dikkatli olmalıyım. | Open Subtitles | . أريد أن أكون حذر جداً من أجل صورتي الآن |
| İmajım için harika olur ve Sue beni amigo kaptanlığına terfi ettirir. | Open Subtitles | سيكون جيدا لصورتي و سو سوف ترقيني لترأس المشجعات |
| En azından ruh bekçisi imajım sarsılmasın. | Open Subtitles | .فهذا يضر بصورتي كمنظم |
| Avukatımın sekreteri, boşanma davasındaki imajım için toplamıştı bunları. | Open Subtitles | سكرتيرة المحامي الخاص بي جمعت هذه من أجل صورتي في محاكمة الطلاق. |
| Neyse, imajım yeterince bozuldu zaten. | Open Subtitles | علي أيه حال، صورتي تدمرت أمامك. |
| İmajım konusunda çok dikkatli olmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أكون حذرة جداً مع صورتي. |
| - Yeni imajım için onlara ihtiyacım var. - Tamam iyi. | Open Subtitles | . أريدهم كجزء من صورتي الجديدة |
| İmajım nasılmış bakalım? | Open Subtitles | ولكن ماهي صورتي عندك ؟ |
| Şu organik duş şampuanı reklamında daha yeni oynadım ki o reklam imajım için çok önemliydi. | Open Subtitles | ولقد فعلت ذلك الاعلان عن الحمامات العضوية والذي سيكون هبة عظيمة لصورتي |
| İçtenlik, imajım için kötü bir şey. | Open Subtitles | إن الصدق سيء لصورتي الشخصية. |
| İmajım için iyi olmaz. | Open Subtitles | هذا سيء لصورتي. |
| Ve imajım konusunda endişelenen adam. | Open Subtitles | ومُهتم للغاية بصورتي. |