ويكيبيديا

    "insan haklarına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حقوق الإنسان
        
    • لحقوق الإنسان
        
    • بحقوق الإنسان
        
    • حقوق الانسان
        
    Kabul etmeliyiz ki sürdürülebilir güvenliği sağlamak, insan haklarının tesis edilmesi, insan haklarına destek vermek ve saygı göstermekle mümkün. TED يجب أن نعترف بأن الأمن المستدام يُبنى على أساس حقوق الإنسان، يٌبنى على تعزيز واحترام حقوق الإنسان.
    Gelin bilimi ve bilimsel okuryazarlığı insan haklarına ekleyelim. TED دعونا نجعل العلم والثقافة العلمية أحد حقوق الإنسان.
    Profesör Thon, bu kurallara ve insan haklarına aykırı! Open Subtitles أيها البروفيسور إن هذه التجربة ضد القانون وتنتهك حقوق الإنسان
    Lisanslı psikoloji öğrencisi olarak bu yapımı insan haklarına aykırı ilan ediyorum. Open Subtitles كطالبه علم نفس مرخصه فأنا أعلن بأن هذا الإنتاج مخالف لحقوق الإنسان
    İşte bu durum, 21. yüzyılda insan haklarına yönelik en büyük tehdidin TED وهذا جعلني أدرك أن تغير المناخ هو أكبر تهديد لحقوق الإنسان في القرن ال21.
    Bu, bizim insan haklarına olan kendi bağlılığımızla ilgili. TED يتعلق الأمر بمدى إلتزامنا بحقوق الإنسان.
    Temel insan haklarına ne dersin? Open Subtitles ماذا عن حقوق الانسان الأساسية؟
    İnsan haklarına olan inanç devlet fedakarlığıyla gelmedi Tanrı'nın yardımıyla geldi. Open Subtitles الإيمان بأنّ حقوق الإنسان لا يتأتي من كرم الدولة، ولكن من يد الرب.
    Uluslararası topluluklar, bizim Tüylüler'e olan yaklaşımımızı insan haklarına aykırı şiddet olarak yorumluyor ancak bizim önceliğimiz tehdit oluşturan bu tehlikeli ve öngörülemez yaratıklara karşı insanların haklarını korumak. Open Subtitles اتّهمنا المجتمع الدّولي بانتهاك حقوق الإنسان في طريقة تعاملنا مع الشّعب المُشعر لكنّ أولوّيتنا هي حماية حقوق الإنسان
    Hükümet insan haklarına karşı suç işliyor ve kendine demokratiğim diyor. Open Subtitles هذه جريمة ضد حقوق الإنسان ارتكبتها الحكومة التي تدعو نفسها بأنها ديمقراطية
    Bu yüzden bizde ne yapıyoruz; Kamu mallarının teslimi ve insan haklarına saygı için… …onlara araçlar veriyoruz ve kontrol ediyoruz. TED ما سنقوم به ليس فقط توجيه المدققين للشركات المتعددة الجنسية سنعطيهم الادوات ليستطيعوا تسليم هذه السلع العامة بطريقة تحترم حقوق الإنسان و سنتأكد.
    Ama demeye çalıştığım bu aşırı tutucu Müslüman hareketlere meydan okumalıyız çünkü insan haklarına bir tehditler çoğunlukta Müslüman yerlere karşı ve bunu değişik şekillerde yapıyorlar, en belirgin olanı sivillere direkt saldırılarla bunları yapan silahlı gruplar tarafından. TED ما أقوله هو أننا يجب أن نتحدى هذه الحركات الأصولية الإسلامية لأنها تهدد حقوق الإنسان من خلال استغلال الغالبية المسلمة، ويفعلون ذلك بعدة طرق مختلفة، أوضحها هو الهجوم المباشر على المواطنين من طرف المجموعات المسلحة التي تتبنى هذه العلميات.
    İnsan haklarına yapılan şirket yatırımı gerek işletme, gerek STK veya gerek sivil vatandaş için için bir değer artışıdır. TED إن استثمار شركة في مجال حقوق الإنسان هو ربح لرأس المال يضاف إلى شركاتكم، و سواء أكنت شركة، منظمة أهلية، أو مواطناً يعمل في القطاع الخاص، فإن سلطة القانون تفيدنا جميعاً.
    Ortak bir zihniyetle birlikte çalışarak, insanlar, kamu ve özel sektör yoluyla, evrensel insan hakları ekonomisi oluşturabiliriz ve hepsi insan haklarına evrensel destekçi olur. TED و بالعمل معاً بطريقة تفكير متفق عليها، بين الأشخاص و القطاع العام والخاص، فإن بإمكاننا أن ننشيء اقتصاد حقوق الإنسان العالمي و نصبح جميعاً مستثمرين في حقوق الإنسان.
    Onu bu şekilde tutmak, insan haklarına bir saldırıdır ve müvekkilim herhangi bir suçlama olmaksızın günlerdir burada tutuluyor. Open Subtitles استخدام هذه القيود هو انتهاك لحقوق الإنسان وتم موكلي عقد لعدة أيام دون توجيه اتهامات
    Askerleri kesin ölümlü bir göreve zorlamak insan haklarına aykırı. Open Subtitles إجبار جُندي على القيام بمُهمة الموت فيها مؤكد يُعتبر انتهاك لحقوق الإنسان.
    - O kara çarşaf, insan haklarına bir darbe. Open Subtitles هذا البرقع هو إنتهاك لحقوق الإنسان
    "Bizler kendimizi haricî dünyadan soyutlamak istemiyoruz, ama, emperyalizmden, şiddetten, fakirlikten, ırkçılıktan ve insan haklarına yapılan bütün saldırılardan uzak kalmak istiyoruz." Open Subtitles نحن لا نسعى لعزل أنفسنا عن العالم الخارجي، ولكننا نسعى على مسافة من الإمبريالية، والعنف، والفقر، والعنصرية وجميع الهجمات غير مقبولة الأخرى المتعلقة بحقوق الإنسان الأساسية.
    Size genlerimizin yarısını paylaştığımız havucun insan haklarına tabi olduğu söylense -- fakat gen yüzdelerinin nasıl hakları verdiği açıklanmasa --, büyücü yaptı oluyor. TED عندما يتم إخبارك أن الببغاء يتمتع بحقوق الإنسان لأنها نصف جيناتها تشابه جينات البشر وليس كيف تمنح نسبة الجينات الحقوق -- ساحر.
    Jenner'ın yaşamı boyunca politikacılar insan haklarına vurgu yaptılar. Open Subtitles "أثناء حياة "جينر كان الساسة يعلنون حقوق الانسان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد