ويكيبيديا

    "insanların hayatını" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حياة الناس
        
    • أرواح الناس
        
    • حيوات الناس
        
    • حياة الآخرين
        
    • حياة الأشخاص
        
    • حياة أشخاص
        
    • حياة اشخاص
        
    Sevdiğimiz bir şeyi yapıyoruz insanların hayatını etkiliyoruz ve bunun için para alıyoruz. Open Subtitles إنّنا نقوم بشيء نحبّه ،إنّنا نؤثّر في حياة الناس وعلينا نيل مقابل ذلك
    Ne yani, ününü incitmeyi göze almaktansa insanların hayatını tehlikeye atmayı mı yeğliyorsun? Open Subtitles اذا انت على استعداد لوضع حياة الناس في خطر من ان تخاطر بسمعتك؟
    Biz donanıma yoğunlaşıyorduk, çünkü insanların hayatını somut, maddi yönlerden değiştiren donanımdır. TED نحن نركز على الأجهزة لأنه من الأجهزة التي يمكن أن تغير حياة الناس في مثل هذه السبل المادية الملموسة.
    Adamı vurmama bakarsak sanırım cevabım insanların hayatını kurtarmak olur. Open Subtitles بما أنّي أصبت المعتدي بطلقة، فسأقول لأجل إنقاذ أرواح الناس.
    Fakat sevdiğim insanların hayatını almasına... izin veremem. Open Subtitles لكن لا يمكنني أن أدعه ينتزع حيوات الناس الذي أحبهم
    Uyarı insanların hayatını kurtarmanın tek yolu değil. Open Subtitles التحذير ليس الطريق الوحيد لإنقاذ حياة الناس أهناك شيء آخر يمكن أن نفعله؟
    - İnsanların hayatını kurtarıyorum. Sulandırmadan içerlerse mutlaka ölürler. Open Subtitles أنا أنقذ حياة الناس بفعلي هذا, الشراب الصافي يمكن أن يهيّج جلد الحذاء فما بالك بالبشر
    Çocuklar, hepinizi fahri doktor yapıyorum. Bu insanların hayatını kurtarmamız için yardım edebilirsiniz. Open Subtitles يا أولاد، عيّنتكم جميعاً أطبّاء فخريين يمكنكم مساعدتنا على إنقاذ حياة الناس
    İnsanların hayatını tehlikeye attı. Open Subtitles هو بشكل متهوّر حياة الناس المعرّض للخطر.
    İnsanların hayatını cehenneme çevirmenin yüzlerce yolu var. Open Subtitles هناك عدة طرق مختلفـة لجعل حياة الناس جحيماً
    Yoğun romantik karışıklıklar olmayacaktı. Onlar sadece insanların hayatını dengesizleştirir. Open Subtitles لا للتشابكات الرومانسية الإنفعالية إلا أنها تجعل حياة الناس غير مستقرة
    Asla ülkemize ihanet etmem ya da insanların hayatını tehlikeye atmam. Open Subtitles أنا لن أخون بلدي وأعرض حياة الناس للخطر أبداً
    Oh, yani beyaz yakalı suçlular insanların hayatını karartıp birikimlerini çalabilirler ve bu senin için sorun değil. Open Subtitles إذاً، المجرمون ذوي الياقات البيضاء يمكنهم تدمير حياة الناس ويسرقون رواتب تقاعدهم ولا يشكّل ذلك لك أيّة أهميّة؟
    İnsanların hayatını değiştiriyorum. Onları zengin ediyorum. Open Subtitles أنا لدي عمل حقيقي أيضاً , أنا أغير حياة الناس , أنا أجعلهم أغنياء
    Hayaletlerle konuşmak ya da her neyse ve insanların hayatını daha iyi hale getirmek senin her zaman yaptığın şey. Open Subtitles هذا ما كنت تفعلينه دائما تتحدثى إلى الأرواح أيا كان وتصبح حياة الناس على نحو أفضل
    Demek istediğim , senden istediğimiz insanların hayatını değiştirecek birkaç saat harcaman. Open Subtitles ما نطلبه هو أن نعوّضك مالياً مقابل بضع ساعات من وقتك هذا سيساعد على إحداث تغيير في حياة الناس
    Toby, iş yapmamız gerek: İnsanların hayatını kurtarmak! Ne yaptığımızı anlıyor musun? Open Subtitles توبي، لدينا وظيفة تقوم بها، إنقاذ حياة الناس
    Sen bir sihirbazsın! İnsanların hayatını değiştiriyorsun. Kesinlikle benimkini de değiştirdin. Open Subtitles أنت ساحر تغيِّر حياة الناس كما غيَّرتَ حياتي
    Burada silahla ne işin vardı? Adamı vurmama bakarsak sanırım cevabım insanların hayatını kurtarmak olur. Open Subtitles بما أنّي أصبت المعتدي بطلقة، فسأقول لأجل إنقاذ أرواح الناس.
    Tüm gün boyunca bu şekilde insanların hayatını izlemek tuhaf olmalı. Open Subtitles لابد أنَّ ذلك غريب مشاهدة حيوات الناس هكذا طوال اليوم.
    Kendi zevkin için başka insanların hayatını alt üst ediyorsun ve sonra onları eski haline getirerek eğleniyorsun. Open Subtitles تدمرين حياة الآخرين لتسلية نفسكِ ثمّ تستمتعين أيضاً بإصلاح ما أفسدته
    İnsanların hayatını etkilemek istiyorum, olumlu bir şekilde. Ve bunu yapabileceğime inanıyorum. Open Subtitles اريد ان اؤثر على حياة الأشخاص بطريقة ايجابية انا اعلم انه يمكننى فعل ذلك
    Ve heyet sende delüzyon olduğuna emirlere karşı çıkıp, insanların hayatını tehlikeye attığına karar verecek. Open Subtitles و المجلس سوف يكتشف أنك كنتٍ تتعرضين للأوهام و أنكِ عصيتِ الأوامر و أنكِ عرضتٍ حياة أشخاص للخطر
    Kurtulması imkansız insanların hayatını kurtardın, belki kimse bunu yapabileceğini söyleyemezken, sen bunu yaptın. Open Subtitles انت تنقذ حياة اشخاص الذين لا امل لهم للحياة, ولا يوجد احد في هذا العالم يستطيع قول ذلك, لكن انت تستطيع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد