| Seni tekrar görmekten mutluluk duyacak insanlar vardır, eminim. | Open Subtitles | سيكون هناك أشخاص سعيدة لرؤيتك ثانية، أنا متأكّد |
| Çok meşgul bir insan olduğunu kabul etmek zorundayım ve eminim ki senin çok az ilgini çekebilmek için yaygara koparan insanlar vardır. | Open Subtitles | يجب أن أعترف أنك رجل مشغول وأنا أعلم أن هناك أشخاص كثيرين يحتاجون الى أهتمامك بشكل خاص |
| Belki de genetik kodları gereği, kan isteyerek ve arayarak yaşayan insanlar vardır. | Open Subtitles | ربما هناك ناس بالميل الوراثي المتأكد الذي في الحقيقة يمكن أن يتطلب دما أكثر |
| Mahallemizde, her gün gördüğümüz... ve önemsemediğimiz insanlar vardır. | Open Subtitles | في حيّنا هناك ناس نراهم كل يوم و كل يوم نحسب وجودهم من المسلمات |
| Ölen kişinin dışında her şeyden bahseden insanlar vardır. | Open Subtitles | فمنهم مَن يتحدث عن كل شئ ما عدا الشخص الذي مات |
| Karşı gelmek istemeyeceğin bazı insanlar vardır. | Open Subtitles | هناك اشخاص معينون لا يجب عليك ان تتجاوزهم |
| Ama bence küçük iş diye bir şey yoktur, küçük insanlar vardır, çocuklar ya da senden çok uzakta olan devler gibi. | Open Subtitles | لكنني لا أعتقد أن هناك أى وظائف صغيرة فقط أناس صغار مثل الأطفال, أو عملاق بعيد جدا عنك |
| Tipik olarak çalıştığımız yerde, günde bir ila üç dolar arasında kazanan insanlar vardır. | TED | حيث نعمل عادةً، هناك أناس يجنون بين دولار إلى ثلاثة دولارات يومياً. |
| 'Bazı insanlar vardır gururla yaşarlar.' 've hayatları üzerine kumar oynarlar.' | Open Subtitles | هناك بعض الناس الذي يعيشون بكبرياء ويقامرون على حياتهم |
| Asla evden çıkmayan insanlar vardır. Buna, panik sendromu denir. | Open Subtitles | هناك أشخاص لم يخرجواْ قطّ الأمر يُدعى الخوف المتلازم |
| Arka planda kalmayı tercih eden insanlar vardır. Ama bazıları ortaya çıkmayı tercih eder. | Open Subtitles | هناك أشخاص إختاروا البقاء في الظلام لكن هناك البعض إختار الخروج للنور |
| Yapacaklarının belirsiz olmasını istediğin bazı insanlar vardır. | Open Subtitles | حسنا، هناك أشخاص في الحياة تريدهم ان يفعلوا اشياء غير متوقعة |
| Bir şeyleri benim kadar yere düşürmeyen insanlar vardır gibime geliyor. | Open Subtitles | أشعر أن هناك أشخاص لا يُسقطون الأشياء مثلما أفعل |
| Senin gibi psikopat oldukları sürece, seni takip edecek insanlar vardır. | Open Subtitles | ما دام هناك أشخاص مضطربين عقلياً مثلكِ سيكون هناك دائماً ناس ليتبعونهم |
| Ama bunu da seven insanlar vardır değil mi? | Open Subtitles | لكن أتعلم؟ هناك أشخاص يحبون هذا النوع أيضاً,صحيح؟ |
| Benim dünyamda zincirli insanlar vardır. | Open Subtitles | فى عالمى كان هناك ناس فى السلاسل |
| Işıksız insanlar vardır. | Open Subtitles | هناك ناس بلا ضوء |
| Ölen kişinin dışında her şeyden bahseden insanlar vardır. | Open Subtitles | فمنهم مَن يتحدث عن كل شئ ما عدا الشخص الذي مات |
| Bir de, yapacaklarının belirsiz olmasını istemediğin insanlar vardır. Mesela dişçin. Ya da ne bileyim, baban. | Open Subtitles | و هناك اشخاص لا تريدهم ان يفعلوا اشياء غير متوقعة مثل طبيب الأسنان ، او، لا اعلم ، والدك |
| Paradise'da bazı insanlar vardır.. Güçlü insanlar.. | Open Subtitles | هناك اشخاص فى بارادايس اشخاص ذوى نفوذ |
| - Sadece iyi ve kötü insanlar vardır. | Open Subtitles | لا , بل يوجد فقط أناس جيدون وأناس سيئون |
| Bahse girerim dünyada böyle bir şey yaşamak için her şeylerini verebilecek insanlar vardır.. | Open Subtitles | هناك أناس مستعدون للتضحية بكل شيء مقابل هذا |
| Ne var biliyor musun? Belki de dışarıda gerçekten iyileştirdiği insanlar vardır. | Open Subtitles | ربما هناك بعض الناس الذي عالجتم حقيقة |