bir yada iki yıldan daha az evli kalmış çiftlerin cinayet ve intiharı. | Open Subtitles | للقتل ثم الانتحار بين زوجين عمر زواجهما أكثر من سنة وأقل من سنتين |
Yine intiharı düşünüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتِ تُفكّرين فى الانتحار ثانيةً, أليس كذلِك؟ |
Kanunlara göre her intiharı, potansiyel cinayet olarak görmek zorundayız. | Open Subtitles | القانون يحتم علينا أن نعتبر أي انتحار جريمة قتل محتملة |
Kanunlara göre her intiharı, potansiyel cinayet olarak görmek zorundayız. | Open Subtitles | القانون يحتم علينا أن نعتبر أي انتحار جريمة قتل محتملة |
En az musallat olmak kadar intiharı da haklı göstermiyor. | Open Subtitles | , و الذي لا يضمن الإنتحار . ناهيك عن المطاردة |
Şu ebeveyn intiharı meselesi seninle ortak noktamız, anlamıyor musun? | Open Subtitles | الا ترى أننى وأنت لدينا نفس موضوعة إنتحار الاباء ؟ |
Ayrıca oda arkadaşlarından biri. O yüzden intiharı düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | انه ايضا واحد من رفقاء غرفتك لذا لو انا مكانك ,سأفكر فى الانتحار |
Fakat, olur da intiharı başaramazsanız bitmek bilmeyen türlü işkenceye katlanacağızın bilincinde olun. | Open Subtitles | لكن إذا فشلتم في الانتحار فسوف تواجهون تعذيب مُستمر |
İntiharı konu eden bir şarkı sana yalnız, umutsuz olmadığını farkettirir belki de. | Open Subtitles | وربما، لسماع أغنية عن الانتحار يجعلك تفهم أنك لست وحدك وبلا حول ولا قوة، |
İzninizle, Kutsal Babamız, söylediğiniz şey düpedüz bir intihar, medya intiharı. | Open Subtitles | إذا سمحت لي، مالذي تقترحه ليس أقل من انتحار، انتحار إعلامي |
Tabii ki erdemsiz bir gencin intiharı trajik bir olay. | Open Subtitles | بطبيعة الحال ، انتحار شاب لا يتمتع بمزايا يعتبر مأساة |
Peterson'ın intiharı ile cerrah Freudstein'in araştırması arasında şu veya bu şekilde bir bağlantı olabilir. | Open Subtitles | وهو أن انتحار بيترسن يرتبط بطريقة ما بأبحاثه على الجراح فرودشتاين |
her gün kendime zarar veriyor ve intiharı düşünüyordum. | TED | يوميا كنت أؤذي نفسي وكنت أرغب في الإنتحار |
İntiharı bebat etmek gibi bir şey bu. | Open Subtitles | يشابهُ محاولة الإنتحار و الإخفاق فيها عدة مرات. |
Ben intiharı ciddiye almıyorum. | Open Subtitles | اسمعي، أنا لا أستطيع أخذ الإنتحار على محمل الجد |
Bu insanlar bunlardan daha fazlasını yapabilmek için ekolojik intiharı uygulamışlar. | TED | بشكل أساسي، هؤلاء الناس إرتكبوا جريمة إنتحار بيئية فقط لصنع المزيد منها |
Komplo kurduğundan şüphelenilen hizmetkarın intiharı. | Open Subtitles | إنتحار الوصيفه نتيجة إتهامها كذبا مقتل طفلة أرمسترونج |
Karımın intiharı içimde bir çeşit haksızlık hissi yarattı. | Open Subtitles | إنتحار زوجتي خلق عندي شعور بعدم وجود العدالة |
Elbette intiharı düşünmüyorsun. Daha birinci aşamadasın. | Open Subtitles | بالطبع لا تفكر بالانتحار أنت في المرحلة الأولى |
- Bunu, ağrı kesici alışkanlığıyla birleştirince olay intiharı gösteriyor. | Open Subtitles | اضف الى ذلك ادمان مسكنات الآلم فقد توصلوا انه قام بالإنتحار |
İntiharı, üniversiteli kız zihniyetindekiler tarafından romantik olarak algılanan kadın şair. | Open Subtitles | سيلفيا بلاتبي شاعرة لذيذة أسيء تفسير انتحارها إذ اعتبرت رومانتيكية بعقلية فتاة الجامعة |
Bu alandaki uzmanlığınıza ihtiyacımız var, ama bir haftada üç Amerikalı intiharı daha yakından bakmayı gerektiriyor. | Open Subtitles | خبراتكم المتواصلة في هذا المجال موضع ترحيب و لكن أنتحار ثلاثة أميركان خلال أسبوع تستحق ألقاء نظرة قريبة |
Dadınızın intiharı ile ilgili bir makale vardı. | Open Subtitles | هناك مقاله حول الأنتحار مربيتك التى قفزت |
Kendi intiharı için senin asılmanı istedi. | Open Subtitles | إنها خطة "فيرا" لهذا ، أن تُعدم على إنتحارها كانإنتقامها.. |
İngiltere'de 7/24 aktif olan güvenilir bir yardım hattıdır. Çaresiz kalanlar veya intiharı düşünenlere yardım ederler | TED | خط مساعدة هاتفي سري يعمل على مدار الساعة في المملكة المتحدة لأي شخص يشعر باليأس أو ذا ميول انتحارية |
Ama onlar barlardaki sıradan insanlardı. Yani, babanızın intiharı ile bir ilgileri yoktu. | Open Subtitles | ولكن كان أؤلئك مجرّد أناس عشوائيين في حانة أعني ، لم تكن هناك حتى أيّ تدخّل بإنتحار والدك |
İntiharı düşünüyordu çünkü kızına aylarca tecavüz edilmişti. | Open Subtitles | ذات النزعة الإنتحارية لأن ابنتها اغتصبت منذ شهور |
Okul tarihimizde intiharı deneyen tek kişi odur. | Open Subtitles | في تأريخِ مدرستِنا هو الوحيدُ الذي مُجرّبُ إلى الإنتحارِ |
İntiharı, zor olduğu tahmin edilen hayatına trajik bir nokta koydu. | Open Subtitles | أنتحاره كان نهاية مأسوية، لما واجهه من حياة قاسية. |