İspanya'daki faşistlerle savaş sadece bir provaydı. | Open Subtitles | الحرب في اسبانيا ضد الفاشية كانت مجرد تجربة |
ispanya'daki en iyi ressam oldugunu düsünüyorlar. | Open Subtitles | يعتبرونه أعظم رسام في اسبانيا على الاطلاق |
4 ay önce, İspanya'daki ölümden hemen sonrası. | Open Subtitles | قبل 4 اشهر هي فترة ما بعد الوفاة في اسبانيا فورا |
Biscay Belediye Başkanı'nın yönettiği merasim sırasında İspanya'daki Almanya Büyükelçisi bir konuşma yaptı. | Open Subtitles | ، أثناء المراسم السفير الألماني في إسبانيا حمل خطاب |
Feragat etmem anlaşılan takdir edildi çünkü bana dans, paella ve gerçek Rioja içki alemi ısmarladı. İspanya'daki zamanımın bitmesi için mükemmel bir sondu. | Open Subtitles | وقد أعرب عن إمتنانه بدعوتي الى حفلة راقصة كانت نهاية جميلة للاوقات التي قضيتها في إسبانيا |
Aileme polisten veya İspanya'daki yetkili yargıçtan telefon gelmesini istemiyordum. | Open Subtitles | لم ارد ان تستلم عائلتي مكالمة من الشرطة او من قاضي من إسبانيا |
ve bu yüzden bu tesis metrekare başına 14 vat verir, bu, metrekare başına 10 vat ve bu İspanya'daki de metrekareye 5 vat. | TED | لذلك هذه المنشئة تعطي 14 واط للمتر المربع هذه هنا تعطي 10 واط للمتر المربع وهذه في أسبانيا 5 واط للمترالمربع |
İspanya'daki olay gayet açık. | Open Subtitles | الاعترافات التي كانت لدينا في اسبانيا كانت واضحة |
4 ay önce, İspanya'daki ölümden hemen sonrası. | Open Subtitles | قبل 4 اشهر هي فترة ما بعد الوفاة في اسبانيا فورا |
Vibo Valentia, İspanya'daki Valencia değil. | Open Subtitles | فيبو فالينسيا و ليست فالينسيا كلتي في اسبانيا |
İspanya'daki bu ufak savaşın iki tarafı var. | Open Subtitles | هناك جهتان لهذه الحرب في اسبانيا يتوجب ان تجهز النقود لأحدهم |
İspanya'daki bir NATO üssüne saldıracaklarmış. | Open Subtitles | هاجموا قاعدة حلف شمال الاطلسي في اسبانيا. |
İspanya'daki otelin numarası. Benim numaram sende var mı? | Open Subtitles | هاك رقم الفندق في اسبانيا لديك رقم هاتي الأن ؟ |
İspanya'daki tren istasyonunu havaya uçurdular | Open Subtitles | قاموا بتفجير محطة القطارات في اسبانيا |
İspanya'daki bir sonraki yarışı, vatandaşı ve ezeli rakibi Dani Pedrosa'yı geçerek kazandı. | Open Subtitles | و قد فاز بالسباق "الموالي في "اسبانيا ضد مواطنه و منافسه الأول "داني بيدروسا" |
İspanya'daki davayla ilgili her şeyi anlatıyor. | Open Subtitles | سوف يشرح لك الامور التي جرت في اسبانيا |
Ziyaretlerine kanıt olarak da arkalarında gizemli gravürler ve çizimler bıraktılar, İspanya'daki Ojo Guareña'daki insanlar, üçgenler ve zigzagların panosu gibi. | TED | وكشاهدٍ على مرورهم من هنا، تركوا خلفهم نقوشا ولوحات غامضة، مثل هذا مجموعة من البشر والمثلثات والخطوط المتعرجة من أوجو جوارينيا في إسبانيا. |
İki yıldan uzun süredir İspanya'daki en ünlü avukatın kefaretini ödemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لمدّة سنتين من الآن، كنت أحاول "أن أطلب فدية أفضل مُحامي في "إسبانيا |
İspanya'daki tesisimizi taşımak için emlak bakıyor. | Open Subtitles | لأخذ المكان الوسيلة في إسبانيا. |
Ve bir süreliğine İspanya'daki yaşantımdan geri dönüp, Fortune 500'de olan bir şirkete girdim ve dedim ki "Bu harika olacak, | TED | كنت قد عدت للتوّ من إسبانيا حيث كنت أعيش، وانضممت لشركة مدرجة في قائمة "فورتشن 500" وقلت لنفسي: هذا رائع! |
İspanya'daki en iyi görsel-bilgi yarışmalarında birçok ödül alan bazı Rusça sayfaları görebilirsiniz. | TED | هنا يمكنكم رؤية صفحات بالروسية حصّلت على عدد من الجوائز في أكبر منافسة لتصوير المعلومات في أسبانيا |