ويكيبيديا

    "istanbul" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أسطنبول
        
    • إستانبول
        
    • قسطنطينية
        
    • لاسطنبول
        
    • اسطنبول
        
    • إسطنبول
        
    • لأسطنبول
        
    • اسطمبول
        
    • اسطانبول
        
    • بإسطنبول
        
    • باسطنبول
        
    • إسطانبول
        
    • في القسطنطينية
        
    İstanbul'daki soğuk savaş uzun süre soğuk kalmayacak. Open Subtitles الحرب البارده فى أسطنبول لن تظل بارده لأكثر من هذا
    ...İstanbul'a 101 nolu uçuş için son çağrı. Open Subtitles النداء الاخير للرحلة رقم101 المتوجهة إلى أسطنبول
    Bir Ankaralı için İstanbul, başkasının çocuğu gibidir derdi. Open Subtitles اعتاد أن يقول لاي شخص من أنقرة أسطنبول تعتبر مثل طفل شخص آخر
    Ve gelenek gereği, babasının ölümünden sonra tahta oturan Süleyman, dostu İbrahim'i de kendisiyle birlikte İstanbul'a getirmişti. Open Subtitles وكما جرت العادة وعندما وصل سليمان للحكم بعد موت أبيه أخذ أبراهيم المأتمن معه إلى إستانبول
    İstanbul'un stratejik ve ekonomik olarak büyük önemi vardı. Open Subtitles كانت قسطنطينية من الناحية الإستراتيجية والتجارية على قدر كبير من الأهمية
    Sabah Cemal abinlen İstanbul'a gideceksen. Open Subtitles ستغادرين أنتِ وجمال لاسطنبول غداً صباحاً
    - Buranın şampanyası berbat. İstanbul'dan baş ağrısıyla ayrılmayı istemem. Open Subtitles الشمبانيا هنا رديئة جدا لا اريد مغادرة اسطنبول وعندى صداع
    İstanbul'da bizimle birkaç güzel gün geçir ve sonra... sonra evine git. Open Subtitles يجب أن تقضى معنا بعض من الأيام الجميله فى إسطنبول ثم تعود
    Sonrasında İstanbul ipek üretiminin aktarım merkezine dönüşmüştür. Open Subtitles ، و من ثم هذا المكان ، أسطنبول أصبحت مركز إنتاج الحرير عالميا
    Patlama İstanbul'u mahvedecek, ve Boğaz'ı da asırlar boyunca kirletecek. Open Subtitles "الانفجار يستطيع تدمير "أسطنبول ويلوّث البسفور لعقود
    Paris, Roma, Londra, Prag, İstanbul, Fas. Open Subtitles باريس, رما, لندن براغ, أسطنبول, فاس
    Sermaye diye diye düşman olduğun o bahçe, o mal mülk okutacak seni istanbul'da. Haberin var mı? Open Subtitles وهذه "الرأسمالية" هي جعلتك تدرس في أسطنبول هل نسيت هذا؟
    İstanbul'dayken izlemek için mürettebatın resimlerini çekmiştik. Open Subtitles أخذنا شرائط المراقبة عندما "رسى الطاقم في "أسطنبول
    Her neyse, bu güne kadar beraber İstanbul'da hiç olmamıştık. Open Subtitles وعلى أي حال, هل ذهبنا الى (أسطنبول) معا من قبل؟
    Ölmeden önce İstanbul'a gelip restoranda bir şeyler yemişti. Open Subtitles كان قد أتى الى إستانبول قبل أن يتوفى وتناول شيئاً فى المطعم ..نظر حوله
    Dervişler, Galata Mevlevihanesi İstanbul, TÜRKİYE Open Subtitles دراويش الدوامة: الطريقة المولوية معبد غلطة إستانبول - تركيا
    Burayı kapatabilirse İstanbul onun merhametine kalacaktı. Open Subtitles لو إستطاع أيقافها ستكون قسطنطينية تحت رحمته
    Biz İstanbul'dan ayrılana kadar annesi onun için gelmemiş olursa öldür onu. Open Subtitles إن لم تأتِ أمه من أجله بحلول وقت مغادرتنا لاسطنبول اقتله
    ...Kabul ve İstanbul yolculuğundan sonra kendimizi Fransa, Paris'e giden bu uçakta bulduk. Open Subtitles كابول واخيرا اسطنبول لقد انتهى الأمر على هذه الطائرة كان لا بد أن
    Yirmili yaşlarımda İstanbul'a taşındım, aşık olduğum şehir. TED في منتصف العشرينات من عمري, انتقلت الى إسطنبول, المدينة التي أعشقها.
    And olsun ki kavga edin, hele bir gitsinler bu evden senden ötürü ben yemin verdim, gideceğim peşlerinden İstanbul'a. Open Subtitles هل هكذا يتصرف الأبناء إن تشاجرت معه أو خرجوا بسببك يمينا بالله سأغادر معهم لأسطنبول فراقب نفسك جيدا
    Schuman bunu 64'te Venedik ve 73'te İstanbul'da yaptı. Open Subtitles "شومان" فعل ذلك عام 64 فى فينسيا وفى اسطمبول عام 73
    Ama İstanbul'da durduruldu. Open Subtitles ولكنه كان سيتوقف في اسطانبول أولاً
    Feribot Doğu Ekspresi bağlantısı için, birazdan İstanbul limanından ayrılacak. Open Subtitles السفينه بوسبورس ستغادر قريبا من محطة سيركيسى بإسطنبول للربط مع قطار الشرق السريع
    6 Ekim 1970'de İstanbul'da başladı. Open Subtitles تبدأ في 6 اكتوبر عام 1970 باسطنبول بتركيا
    Ben Jerzy Kulczycki. İstanbul'dan geliyoruz... Baş-Vezir Kara Mustafa'nın mektubunu getirdik. Open Subtitles أنا ياجي كوشيدسكي لقد جئنا من إسطانبول برسالة من الوزير الأعظم
    Dün, İstanbul'daki kuzenimden geldi bu. Open Subtitles في الأمس تلقبت هذه من ابن عمنا الموجود في القسطنطينية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد