Arabanın kimin olduğunu çok iyi biliyorsun. Ve gerçeği görmezden mi geliyorsun? | Open Subtitles | أنت تعرف بالضّبط لمن تكون تلك السيّارة وأنت تغضّ الطّرف عن الحقيقة؟ |
Larry Murnau'ya söylediğim... "Hayı. Sen Fransızcayı daha iyi biliyorsun. | Open Subtitles | لا، أنت تعرف كل الأمور الفرنسية لذا اصعد على الطائرة |
Böyle bir fırsatın hayatta bir kere geleceğinide iyi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف جيداً أن فرصاً كهذه تأتي مرة في الحياة |
Sen daha iyi biliyorsun, Percy. Eğer söyleyeceğin birşey varsa, burada söyle. | Open Subtitles | أنت تعلم ذلك جيداً بيرسي إن كان لديك شيئ لتقوله، فقله هنا |
Kilerde 13 ceset olduğunu gayet iyi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم جيداً أنه توجد 13 جثة . بالأسفل فى قبونا |
Tabi ama bence burada işe yaramayacağını... gayet iyi biliyorsun sen. | Open Subtitles | بالتأكيد، ولكن أعتقد أنك تعرف جيدا أنها لن تساعدك في هناك. |
Baba, bu şiirsel anı nasıl bozacağını iyi biliyorsun. | Open Subtitles | أبي , أنت فعلاً تعرف كيف تخرب اللحظات الشاعرية |
Ve telsizde isim söyleme. Bunu benden daha iyi biliyorsun. | Open Subtitles | ولا تستخدمي أسماء على اللآسلكي أنتِ تعرفين أفضل من هذا |
Çok iyi biliyorsun ki bu okul yaralarım için nakit 50.000 dolar ödedi. | Open Subtitles | تعلمين جيداً بأن المدرسة دفعت لي 50 ألف دولار كتعويض عن هذه الإصابات |
Arabanın kimin olduğunu çok iyi biliyorsun. Ve gerçeği görmezden mi geliyorsun? | Open Subtitles | أنت تعرف بالضّبط لمن تكون تلك السيّارة وأنت تغضّ الطّرف عن الحقيقة؟ |
Tetley, bu olayda yasaların ne dediğini benim kadar iyi biliyorsun. | Open Subtitles | تيتلي أنت تعرف كما أعرف ما هو التصرف القانوني في هذه الحالة |
Çok iyi biliyorsun ki babamın adamlarından aldığın hazine altınlarını arıyoruz. | Open Subtitles | أنت تعرف جيداً أنني أريد ذهب بيت المال الذي أخذته من رجال أبي |
Çok iyi biliyorsun ki babamın adamlarından aldığın hazine altınlarını arıyoruz. | Open Subtitles | أنت تعرف جيداً أنني أريد ذهب بيت المال الذي أخذته من رجال أبي |
Benim kadar iyi biliyorsun ki istismar için bir çok kanıt vardı. | Open Subtitles | أنت تعلم كما أعلم بأنه كان هناك عدة إدعاءات عن سوء المعاملة. |
Geçtiğin yolların sana faydası olmamış. Sen de gayet iyi biliyorsun ki, bu kadın torunum değil. | Open Subtitles | لا يبدو عليك أى آثار لذلك تعلم جيداً أن هذه المرأة ليست حفيدتي |
Hayır, özgürlük elden gidebilir, bunu benim kadar iyi biliyorsun. | Open Subtitles | لا , الحريه من الممكن أن نُحرم منها كما تعرف جيدا ً |
Kur yaparak bir kızı geri kazanmayı çok iyi biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت حقاً تعرف كيف تشجع الفتاه , أليس كذلك؟ |
İncil'i çok iyi biliyorsun ama hayatı hiç tanımıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين الإنجيل جيداً . الحياة قصيرة جداً |
Bu evi yalnız kalabilmek için aldığımı gayet iyi biliyorsun. | Open Subtitles | انت تعلمين جيداً أنني حصلت على هذا المنزل لكي اكون وحيدة |
Şimdiye kadarki davranışların tam tersi etki gösterdi, çok iyi biliyorsun. | Open Subtitles | أفعالك لحد الآن لها التأثير المغاير، كما تعرف جيدًا. |
Sen de iyi biliyorsun, bunu bine çıkarmamız gerek. | Open Subtitles | أنت تعلم جيدًا يجب علينا أن نجعلها تصل إلى 1000 |
Çok iyi biliyorsun ki, onu buraya cinayet masasından getirmedik! | Open Subtitles | أنت تعلم جيدا أننا لن نواجه جريمة واحدة فقط |
Sen de iyi biliyorsun ki; sizin yerinizi kimseye söyleyemem. | Open Subtitles | إنكِ تعرفين جيداً إنني لا أفكر إطلاقاً بتعريفكِ بأي أحد |
Yabancıların yanındayken ne istediğini çok iyi biliyorsun. | Open Subtitles | عندما تكون مع الغرباء, تعرف بالضبط ماذا تريد |
Yarın yine başlayacağız. Bu trajedinin sorumlusu biz değiliz, bunu iyi biliyorsun. | Open Subtitles | غدا سنبدأ من جديد انتم تعلمون جيدا اننا لسنا نحن |
Bunun bir seçenek olmadığını benim kadar iyi biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين جيدا مثلي أن البقاء ليس خيارا بالنسبة لي. |