Ne yazık ki, işlerin iyiye gitmeden önce daha da kötüye gidebileceğinden korkuyorum. | Open Subtitles | لسوء الحظ, أخشى أن الأشياء ربما تصبح أسوء قبل أن تتحسن |
İyiye gitmeden işlerin kötüleşeceğine dair içimde bir his var. | Open Subtitles | لدي شعور بأن الأمور ستزيد سوءً قبل أن تتحسن |
İşler iyiye gitmeden önce kötüye gidecek. | Open Subtitles | الأمور ستسوأ أكثر قبل أن تتحسن |
İşler iyiye gitmeden önce kötüye gidecek. | Open Subtitles | الأمور ستسوأ أكثر قبل أن تتحسن |
İyiye gitmeden önce, iyice kan revan olacak. | Open Subtitles | ستصبح الأمور لعينة أكثر قبل أن تتحسن |
İşler iyiye gitmeden çok daha kötüye gidecek. | Open Subtitles | الأمور سوفَ تسوء قبلَ أن تتحسن |
İşler iyiye gitmeden çok daha kötüye gidecek. | Open Subtitles | الأمور سوفَ تسوء قبلَ أن تتحسن |
Bu iyiye gitmeden önce daha kötü olabilir. | Open Subtitles | قد تزداد الأمور سوءا قبل أن تتحسن |