Tekrar onlara taşınmama izin verecekler. | Open Subtitles | سيدعونني اعود لأسكن معهم |
Audrey'le konuşmama izin verecekler mi? | Open Subtitles | هل سيدعونني أكلم "أودري"؟ |
Bununla ilgili planlarına müdahale etmenize izin verecekler mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | ...هل تعتقد إنهم سيدعونك تتدخل فى مخططاتهم مع هذا الشئ؟ |
İyiyim. Bu yıl futbol oynamana izin verecekler mi? | Open Subtitles | أنا بخير.هل سيتركوك تلعب كرة القدم هذا العام؟ |
Şöyle olacak, toplantının yapılmasına izin verecekler ki mahkeme için ellerinde kayıtlarım olsun. | Open Subtitles | سيسير الأمر هكذا... سيدعون اللقاء قائمًا حتى يكون لديهم تسجيلات لي من أجل محاكمتي |
Sizce yakında müfrezeye geri dönmemize izin verecekler mi, hanımefendi? | Open Subtitles | أتظنينهم سيدعونا نعود لفصيلتنا قريباً يا سيدتي؟ |
Haydi bir soralım bakalım biraz su içmemize izin verecekler mi? | Open Subtitles | تعال ، لنذهب ونرى إذا كانوا سيدعوننا نحصل على بعض الماء |
Benim odada uyumama izin verecekler. | Open Subtitles | سيدعوني أنام في الغرفة |
Seni yakışıklı şeytan! Bir gün bizim evlenmemize izin verecekler. | Open Subtitles | ،أنت وسيم يا لعين يوماً ما سيسمحون لي بالزواج منك |
Audrey'le konuşmama izin verecekler mi? | Open Subtitles | هل سيدعونني أكلم "أودري"؟ |
Gitmeme izin verecekler. | Open Subtitles | سيدعونني أرحل |
Kurguladık. Guantanamo'ya ulaşınca ailenle konuşmana izin verecekler. | Open Subtitles | عندما ستذهب الى جوانتانمو سيدعونك تحدث عائلتك |
Evine dönmene izin verecekler mi? | Open Subtitles | اذن ، هل سيدعونك تذهبين إلى البيت مبكراً ؟ |
Eğer onlarla gidersem, senin ve Harry'nin gitmene izin verecekler. | Open Subtitles | إذا حلقت معهم سيدعونك أنت و هاري ترحلون |
Ben öldükten sonra pırlantaları alıp gitmene izin verecekler mi sanıyorsun? | Open Subtitles | تعتقد حقًا أنهم سيتركوك ترحل بالألماس بعدما أموت ؟ |
Bak bakalım buradan canlı çıkmana izin verecekler mi? | Open Subtitles | جرّب لو سيتركوك تخرج من هنا حيّاً. |
Annenin ailesinin onu almasına izin verecekler. | Open Subtitles | سيدعون عائلة أمكِ تحتفظ بها |
Orada saat yaklaşık üçe kadar satış toplantısı var ama sonra bizim başlamamıza izin verecekler ve başaracağımızı biliyorum! | Open Subtitles | لديهم بعض المبيعات هناك حتى الثالثة وثم سيدعونا نبدأ وأعلمُ أننا يمكنكِ فعلها. |
Haydi bir soralım bakalım biraz su içmemize izin verecekler mi? | Open Subtitles | تعال ، لنذهب ونرى إذا كانوا سيدعوننا نحصل على بعض الماء |
Oynamama izin verecekler mi? | Open Subtitles | هل سيدعوني ألعب؟ |
Öğrendiğim kadarıyla şükran günü sebebiyle ilk kez ziyaretime izin verecekler. | Open Subtitles | في الواقع انني اكتتشفت للتو انه منذ عيد الشكر سيسمحون لي بالمجيىء لرؤيته للمرة الأولى |
Sence buradan gitmemize izin verecekler mi? | Open Subtitles | هل تعتقد بأنّهم سيتركوننا نغادر من هنا؟ |
Alındım! Seçmelere girmeme izin verecekler! | Open Subtitles | سيتركوني اؤدي |
Sanıyoruz ki, geri dönüp yapmak istediğimiz incelemeleri yapmamıza izin verecekler. | Open Subtitles | نعتقد أنهم سيسمحوا لنا بالعوده لإجراء الدراسات التى كنا نريدها |