ويكيبيديا

    "izin veremem" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أدع
        
    • يمكنني السماح
        
    • يمكنني تركك
        
    • أسمح لك
        
    • لن أدعك
        
    • لن أسمح
        
    • ادعك
        
    • أستطيع السماح
        
    • أتركك
        
    • أستطيع تركك
        
    • أدعكِ
        
    • أستطيع ترك
        
    • يمكنني أن أدعك
        
    • يمكنني ترك
        
    • تسمح لك
        
    Ama o kızın düzenbazlıkla kendine çıkar sağlamasına izin veremem. Open Subtitles لكن لا يمكنني أن أدع هذه الفتاة تجني حصاد مؤامرتها
    Kan testi temiz çıkana kadar, bu odadan çıkmana izin veremem. Open Subtitles حتى يبرئك إختبار دمك, لا يمكنني السماح لك بترك تلك الغرفة
    - Bunu yapmana izin veremem, Cordelia. - Beni yine kurtardın. Open Subtitles لا يمكنني تركك تفعلينها، كورديليا أنقذتني ثانية، كنت أعرف أنك ستفعل
    Biliyormusun beni gerçekten incittin Brian. Ve bunu bir daha yapmana izin veremem. Open Subtitles أنت جرحتني حقاً , براين ولا يمكنني أن أسمح لك بفعل ذلك مجدداً
    Yalnız gitmene izin veremem şimdi senin yardıma ihtiyacın var. Open Subtitles لن أدعك تذهب لوحدك الآن ، أنت بحاجة إلى المساعدة
    Bu hikaye senin geleceğini mahvedebilir... ve bende bunun olmasına izin veremem. Open Subtitles هذه القصة من الممكن أن تدمر حياتك و انا لن أسمح بذلك
    Bu erkek işi ve siz kadınsınız. Oraya inmenize izin veremem. Open Subtitles إنه عمل للرجال، وأنتِ رقيقة، لا يمكننى أن ادعك تذهبين لأسفل
    Takdir edilecek bir davranış olsa da buna izin veremem. Open Subtitles على قدر ماكلماتك مثيرة للإعجاب لا أستطيع السماح لك بذلك
    O makineyi bir daha kullanmana izin veremem. Kusura bakma... Open Subtitles لا يمكننى أن أتركك تستخدم الأله مره أخرى أننى أسف
    Bu çılgınlık Mike. Hayır onca şeyi kenara atmana izin veremem. Open Subtitles هذا جنون، مايك لا ، لا أستطيع تركك تهدر كلّ هذا
    Vicdanen bunu yayınlatmana izin veremem, ülkenin bulunduğu koşulları da... Open Subtitles لكن لا يمكنني أن أدعكِ تنشرينه بدون أعتبار الجو العام
    Kardeşimin aptalca bir şakadan dolayı hapse gitmesine izin veremem! Olmaz! Open Subtitles لن أدع أخى الصغير يدخل السجن بسبب خطأ تافه.إن هذا مستحيل
    Benim dünyamın da patlamasından söz ediyor. Buna izin veremem. Open Subtitles انه يتحدث عن تدمير كوكبي أيضاً، لن أدع هذا يحدث
    Hayır, malımın nerede olduğunu kimsenin görmesine izin veremem. Open Subtitles لا , لا يمكننى أن أدع أى شخص يرى أين بضاعتى
    Evet, şu can sıkıcı gezgin manilerinden mırıldanmana izin veremem. Open Subtitles أجل، لا يمكنني السماح لك بنطق تلك التمتمات المزعجة للرحّالة.
    Feribottan kimsenin inmesine izin veremem, o insanlar gemide beklemek zorundalar. Open Subtitles لا يمكنني السماح لأي شخص النزول من العبارة عليهم البقاء بها
    Problemlerin varsa onları çöz. Bu hâldeyken oğlumun yanına yaklaşmana izin veremem. Open Subtitles و أنت لديك مشاكل عليها حلها بنفسك لأنه لا يمكنني تركك بهذه الحالة حول طفلي
    Çekini bozdurmana izin veremem, ama 10 doların altında bir hediye alabilirsin. Open Subtitles أنا لن أسمح لك بصرف الشيك الخاص بك ، لكن هدية بـ 10 دولار أو أقل ، أنني سوف أقبل ذلك.
    Eve pastırmalı wafflerı getiren tek kişi olmana izin veremem. Open Subtitles لن أدعك فقط أنتِ من يحضر الوافل واللحم المقدد للمنزل.
    Babanın nişan partisinden yalnız başına davayı kutlamana izin veremem. Open Subtitles لن أسمح لكِ بالإحتفال بقضيتكِ وحدكِ في حفل خطوبة والدكِ.
    Onu alıp basit bir strip kulübüne çevirmene izin veremem. Open Subtitles لا يمكنني ان ادعك تأخذه بهذه البساطة وتحوله لنادي للتعري
    İsterdim, ancak buradan herhangi bir eşya almanıza izin veremem. Open Subtitles كنت أود ذلك لكنني لا أستطيع السماح بنقل أي شيء
    Öylece gitmene izin veremem. Open Subtitles لا يمكنني ان أتركك ترحلي.. ليس بتلك الطريقة.
    Seni askerlere verdiğimi düşünerek ölmene izin veremem. Open Subtitles أنا لا أستطيع تركك تموت وأنت تظن أني أنا التي سلمتك للجنود
    Babana ispiyonlamayacak olabilirim ama hastanelik olmana da izin veremem. Open Subtitles ؟ لن أخبر والدكِ عنك لكن لن أدعكِ تدخلين المشفى
    Marla'nın Choo Choo'ya benden önce ulaşmasına izin veremem . Open Subtitles . اللعنة، لن أستطيع ترك مارلا تجد تشوو تشوو أولاً
    Gelse bile, onunla konuşmana izin veremem. Open Subtitles حسناً،حتى إن فعل لا يمكنني أن أدعك تتحدثين معه
    İkinizi de tahmin edemeyeceğin kadar çok seviyorum ama buna izin veremem. Open Subtitles أحببت كلاكما كثيراً أكثر مما تتصور لكن لا يمكنني ترك هذا يحدث
    Peg, çocuğa bunu yapmana izin veremem. Open Subtitles الوتد، وأنا لن تسمح لك قيام بذلك إلى الصبي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد