İhram giysilerini giyip, Kâbe'nin çevresinde yedi tur attım. | Open Subtitles | و فى زى الإحرام, لففت السبع أشواط حول الكعبة |
Hacı olarak, İslam'ın en bilindik sembolü olan Ana Mescit'e, yani Kâbe'ye gelmiştik. | Open Subtitles | كحجاج جِئنا إلى المسجد الحرام إلى الكعبة الرمز المعروف للإسلام |
Müslümanlar Kâbe'yi tavaf ederken, Hz. Muhammed'in yolundan yürür, kendilerini Allah'a teslim ederler. | Open Subtitles | عندما يطوف المسلمين حول الكعبة فانهم يسيرون على خطى نبيهم محمد |
Müslüman kaynaklar, Kâbe'nin fi tarihinden beri Allah'a tapmada merkez bir tapınak rolünde olduğunu kabul etmektedirler. | Open Subtitles | تسلم المصادر الإسلامية بصحة ان الكعبة بناء مركزى لعبادةِ الله وهى موجوده منذ القدم |
Muhammed'in doğumu sırasında da, Kâbe'de 360'tan fazla ve tek başına çok saygı duyulan tanrı putları bulunmaktaydı. | Open Subtitles | إحتوت الكعبة أصنام لاكثر من 360 إله مختلف كل واحد مكرم بذاته |
Kâbe'nin yönetimi Kureyş, yani Hz. Muhammed'in doğduğu kabiledeydi, dolayısıyla zengin ve güçlüydüler. | Open Subtitles | قبيلة محمد التى ولد بها قريش سيطرت على اداره الكعبة |
İnsanlar Kâbe'ye geliyor, Kâbe'de ibadet ediyordu ve verilen mesajlar bu durumu oldukça kötü etkiliyordu. | Open Subtitles | الناس تأتى إلى الكعبة وهم يأتون للعبادة في الكعبة وهذه الدعوة ستكون سيئة جداً للتجارة |