Neyse kendimi 3 yıl önce o şilepte, burada, San Francisco Körfezi'nde buldum. | TED | منذ ثلاث سنوات، وجدت نفسي على متن قارب هنا في خليج سان فرانسيسكو. |
Ve ben Meksika Körfezi'nde küçük bir petrol sızıntısı yarattım. | TED | ووضعت عليه بقعة نفطية في ذلك النموذج من خليج المكسيك |
Bukalemun Körfezi'ne çekildik ve orda babamı ve su kabilesi halkını bulduk. | Open Subtitles | طرنا إلى خليج الحرباء حيث وجدنا أبي و باقي رجال قبيلة الماء |
Pfiesteria'nin izleri Long Island'dan Florida Körfezi'ne kadar bir çok yerde görüldü. | Open Subtitles | وقد تم بالفعل العثور على آثار للبيفستريا من لونغ آيلاند لخليج فلوريدا، |
Gulf Körfezi çöllerindeki şahsa ait bir dağda yapımı başarıyla bitirildi. | Open Subtitles | هنا في صحاري شاطئ الخليج جبل خاص كلفت و بنيت بنجاح |
Bohai Körfezi'nin ilerisinde, kuğu köyünün kuzeyinde göçmen kuşlar için dinlenme noktası olan kayalık bir ada yer alır. | Open Subtitles | خارج في خليج بو هاي، المنطقة الشمالية الشرقية قرية البجعة جزيرة صخريه صغيرة توفر الهدوء سبوت لاستراحه الطيور المهاجره |
Burası San Diego Körfezi ordu üssü, sınır kapısı sınır güvenliği. | Open Subtitles | ذلك خليج سان دييغو قاعدة الجيش , معبر حدودي أمن حدود |
Chesapeake Körfezi'ndeki global uyarıların etkileri hakkında bir proje tercih etti. | Open Subtitles | لقد اختارت مشروع عن تأثير ظاهرة الاحتباس الحراري في خليج تشيسابيك |
Beni Köle Körfezi'ne götür, elime bir kılıç ver ederimi göstereyim. | Open Subtitles | خذني إلى خليج العبيد وضع سيفاً في يدي، وسأثبت أنني أستحق |
Temiz toprak kritik bir problem - Meksika Körfezi'ndeki nitrifikasyon, ölü bölgeler. | TED | التربة النظيفة أمر هام -- النترجة ، المناطق الميتة في خليج المكسيك. |
Ve bağlantılı olma adına, ölmeden önce istediği tek şey Meksika Körfezi yakınındaki evine götürülmekti. | TED | وبأسم الترابط والتواصل، الشيء الوحيد الذي أرادت قبل وفاتها هو أن تعود الى المنزل . بالقرب من حبيبها خليج المكسيك. |
Göktaşı, Meksika Körfezi'nde Yucatan olarak bildiğimiz bölgeye düştü. | TED | لقد إصطدمت بما نسميه الآن يوكاتان، في خليج المكسيك. |
Buradan 100 nehir mili uzakta, tatlı sularını ve tortularını Meksika Körfezi'ne boşaltır. | TED | و 100 ميل من هنا كلها مغمورة بمياة النهر، وتصب مياهه العذبة والرواسب في خليج المكسيك |
Gübreye konan azot ve fosfor araziye karışır ve Mississippi Nehri'ne akar, Meksika Körfezi'nde de son bulur. | TED | النيتروجين والفسفور الموجود في الأسمدة يتسرب في التربة ويتسرب إلى نهر المسيسبي والذي يصب في خليج المكسيك. |
Komşularımızı kuzeye, belki de 1600 km uzağa veya daha fazlasına, Meksika Körfezi'ndeki su kalitesinde sorunlara neden olan faaliyetlere nasıl ikna ederiz? | TED | وكيف نقنع جيراننا في الشمال على بعد ألف ميل وربما أكثر، أن أنشطتهم تسبب مشكلات لجودة المياه في خليج المكسيك؟ |
Bu suyun özel olmasının sebebi, Meksika Körfezi'nin dibinde olması. | TED | الشيئ المميز في تلك المياه هو أنها توجد في قاع البحر في خليج المكسيك. |
Örneğin, Enceladus Meksika Körfezi'ne sığabilecek kadar küçük bir buz topudur. | TED | على سبيل المثال– إنّ إنسيلادوس هو كرة صغيرة من الجليد بما فيه الكفاية ليتسع في المنطقة السطحيّة لخليج المكسيك. |
Köle Körfezi'ni özgürleştirme harekatım pek planlandığı gibi gitmiyor. | Open Subtitles | يبدو أن تحريري لخليج العبيد لا يسير كما خططنا. |
Yapılması önerilen boru hattı, Kanada'dan başlayıp Meksika Körfezi'ne kadar uzanacak." | Open Subtitles | التي سيمر عبرها أنبوب النفط في طريقه من كندا إلى الخليج. |
Lung Koo Körfezi'nden gelenler soğuktan donuyorlarmış. | Open Subtitles | أولئك التايلنديين في لونغ-كو-باي مجمّدين حتى الموت |
Tokyo Körfezi Liman Projesini biz, yani İwakura İnşaat üstlenecek. | Open Subtitles | بناء ميناءِ خليجِ طوكيو سَيَكُونُ موكل لنا بناء ايواكورا. |