ويكيبيديا

    "küçücük bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • صغيرة واحدة
        
    • صغير واحد
        
    • صغيرة جدا
        
    • واحدة صغيرة
        
    • معروفا صغيرا
        
    • قرية صغيرة
        
    • كنت فتاة صغيرة
        
    Gargara, losyon, vücut losyonu sampuan ve saç kremi bir arada küçücük bir sisenin içinde. Open Subtitles غسول فم , مرطب , غسول للجسم , شامبو و منعم للشعر مجتمعان في علبة صغيرة واحدة
    Bana küçücük bir iyilik yapabilir misiniz? Open Subtitles أتظن أنه يمكنك إسداء ، خدمة صغيرة واحدة ؟
    Buna karşın, tüm dikkatini küçücük bir gezegene dış halkanın sonundaki ufacık bir yere odaklamış. Open Subtitles كم واحدة منهم لها كواكب لانعرف ولحد الان كل اهتمامه منصب على كوكب صغير واحد
    Ufacık, küçücük adımlarla çıkın. Unutmayın ufacık, küçücük bir kalp krizi geçirdiniz. Open Subtitles الآن خطوات صغيرة جدا ، تذكر أننا عانينا من أزمة قلبية صغيرة
    Bana küçücük bir şans vermeni istiyorum. Open Subtitles لكن أريد منك و حسب أن تمنحني فرصة واحدة صغيرة ، هل تعلم ؟
    Ama önce küçücük bir iyilik isteyeceğim. Open Subtitles لكن أوّلا، يجب أن تسديني معروفا... صغيرا.
    Bir zamanlar, Doğu Avrupa'da küçücük bir köy vardı, bir yahudi köyü. Open Subtitles كان يا ما كان قرية صغيرة يهودية في أوروبا الشرقية تسمى شتليت،.
    Daha küçücük bir kızken annem, şu an dünya üzerindeki en uzun süreli kadın film festivalini başlattı. TED عندما كنت فتاة صغيرة أسست والدتي ما هو الان .. اطول مهرجان افلام نسوية في العالم
    küçücük bir kristal tanesi bile C4'ten 80 kat daha güçlü. Open Subtitles بلورة صغيرة واحدة أقوة بـ 80 مرة من الـ (سي4)
    Bir hata yaparsan, küçücük bir hata yaparsan Donal tüm dünya başının üzerine yıkılır. Open Subtitles قم بغلطة واحدة يا (دونال), غلطة صغيرة واحدة, و سيتحطم العالم كله من حولك.
    Üç domuzcuğun yapması gereken tek şey ise güzel kurdun parasız ve alay konusu olup sevilmediği ve terk edildiği günlerden beri istediği küçücük bir tacı çalmakmış. Open Subtitles كُلف الثلاثة خنازير بمُهمة، وهي سرقة تاج صغير واحد. الذي أردت الحصول عليه مُنذ كانت طفلة صغيرة غير محبوبة ومنبوذة.
    küçücük bir şey çıkagelip her şeyi mahvedebilir. Open Subtitles أمر صغير واحد قد يأتي طوال وتدمر كل شيء
    Bu videoda, küçücük bir kateterin, spirali kalbe nasıl götürdüğünü görebiliriz. TED في هذا الفيديو، يمكننا أن نرى كيف أن قسطرة صغيرة جدا تأخذ اللفافة إلى القلب.
    Yol kenarına dağılmış küçücük bir köydü. Open Subtitles قرية صغيرة جدا موزعة على جوانب الطريق بيوت معدودة
    Ama küçük, küçücük bir parça kalmış ta olabilir. Open Subtitles لكن من الممكن أن يكون بقي قطعه صغيرة جدا جدا
    küçücük bir metal parçası her şeyi yok ediyor. Open Subtitles قطعة واحدة صغيرة من المعدن دمرت كل شيئ
    Her nasılsa, içimden cevabın aslında küçücük bir kelime olduğunu geçiyor. Open Subtitles مع ذلك , أنا متيقن تماماً بأنّ إجابتكَ يمكن تلخيصها. في كلمة واحدة صغيرة...
    Sadece küçücük bir koma istiyorum, çok mu şey istiyorum? Open Subtitles -غيبوبة واحدة صغيرة فحسب. أهذا حقاً كثير جداً لأطلبه؟
    Fakat senden küçücük bir ricamız var. Open Subtitles ولكن نريد منك معروفا صغيرا
    Victoria'nın küçücük bir kasabasında büyüdüm. TED لقد نشأت في قرية صغيرة جداً في فكتوريا.
    Ancak bunu çocukluğumdan beri yapıyorum, küçücük bir kız olduğumdan beri. TED لكنني كنت أفعل هذا منذ أن كنت طفلة. منذ أن كنت فتاة صغيرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد