Küba'daki füzeler Amerikalıları her zaman olandan daha saldırıya açık hale getirmişti. | Open Subtitles | جعلت الصواريخ في كوبا الأمريكيين أكثر عرضة للخطر من أي وقت مضى |
Başkan, Küba'daki komünist Castro'ya karşı yürütülen gizli savaşı miras aldı. | Open Subtitles | انه يرث حربا سرية ضد كاسترو الديكتاتوري الشيوعي في كوبا |
Milislerini göndererek Küba'daki yabancı rafinerilere el koydu. Amerika'nın buna karşılığı çabuktu. | Open Subtitles | بعث الميليشيا التابعة له واستولى على معامل التكرير الأجنبية في كوبا كان الإنتقام الأمريكي سريعًا |
Kennedy saat 7'de dünyaya ilk defa Küba'daki Sovyet füzelerinin varlığını ve ablukanın yürürlüğe girdiğini bildirdi. | Open Subtitles | في الساعة السابعة، أعلن كنيدي إلى العالم للمرة الأولى ،اكتشاف الصواريخ السوفييتية في كوبا وأن الحصار ساري الان |
El Kaide ve Taliban mensubu olduğu iddia edilen yeni mahkumlar Küba'daki Guatanamo Körfezi'ne bugün geliyor. | Open Subtitles | المزيد من معتلقى القاعدة وطالبان يتوالى وصولهم إلى خليج جوانتانامو فى كوبا |
Küba'daki füzelerine karşı Türkiye'deki ABD füzeleri. | Open Subtitles | صواريخه في كوبا مقابل الصوراريخ الأمريكية في تركيا |
Küba'daki bağlantımdan ulusal lotoya hile karıştırmasını istedim. | Open Subtitles | لقد سألت الشخص الذى أتواصل معه في كوبا . للتلاعب في اليانصيب الوطني |
Hudson Körfezi'nden Lima, Peru'ya kadar batı yarım kürenin tamamı Küba'daki füzelerin menzilinde. | Open Subtitles | كل نصف الكرة الغربي، من خليج هدسون إلى ليما، والبيرو تقع ضمن مدى الصواريخ في كوبا |
Para, Küba'daki gümrük memurlarına verilecek rüşvet. | Open Subtitles | إن المال هو لرشاوى ل مسؤولي الجمارك في كوبا. |
Atmadım, Booth'un CIA'deki bir arkadaşının yardımıyla kaçak olarak, Küba'daki doktor arkadaşınıza... | Open Subtitles | لم أكن رمي بها بعيدا. رتبت لهم سيتم تهريبها لصديق الطبيب في كوبا |
Küba'daki birliğimle olan sorunlarımı size bildirmek ve yardımınızı istemek için yazıyorum. | Open Subtitles | أنا أكاتبكم لأعلمكم بمشاكلي هنا مع وحدتي في (كوبا) و لأطلب المساعدة |
"Sovyet hükümeti Küba'daki silahların sökülmesiyle beraber toplanarak Sovyetler Birliğine geri getirilmesi talimatını verdi. | Open Subtitles | أمرت الحكومة السوفياتية ،بتفكيك الأسلحة في كوبا ومن ثم تحميلها "وإعادة شحنهم إلى الاتحاد السوفيتي |
Hayır, MS olsaydı Küba'daki doktorlar bulurdu. | Open Subtitles | لا، الأطباء في كوبا كانوا ليعثروا عليه |
Hayır, MS olsaydı Küba'daki doktorlar bulurdu. | Open Subtitles | لا، الأطباء في كوبا كانوا ليعثروا عليه |
Babam tam bir erkek olmam için beni Küba'daki amcamın yanına göndermişti. | Open Subtitles | والدي أرسلني إلى عمي في "كوبا" ليجعل مني رجلاً |
Ne Kübalı ticaret gemilerine ne de Küba'daki diğer hedeflere yapılan korsan saldırıları desteklemiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا ندعم أو ندين عمليات الضرب-و-الفر ضد السفن في التجارة الكوبية أو ضد أهداف أخرى في كوبا |
Hayatının geri kalanında Küba'daki bir gecekonduda sürünmek mi istersin? | Open Subtitles | هل تريد عيش بقية حياتك في عش في " كوبا " ؟ |
Bu herif Hector Serrano, FSB'nin Küba'daki en etkili adamı. | Open Subtitles | (أجل هذا (هيكتور سورانو في كوبا FSB الرجل الأول للـ |
Bir C-37A uçağına bindirilip Küba'daki Guantanamo Körfezi'ne götürüleceksin. | Open Subtitles | إلى قاعدة "أفيانو" الجوية، حيث ستركب مروحية عسكرية ستأخذك جواً إلى خليج "غوانتنامو" في "كوبا". |
Küba'daki konumum artık güvenli değildir. | Open Subtitles | يستحيل الدفاع عن وضعى فى كوبا |
Büyük ihtimalle Küba'daki klinikten getirmiş. | Open Subtitles | ربما احضره من المصحة فى كوبا. |