Sanırım tıp kültürünün değişmesi gerekli bir yanıyla ilgili bir şeyler yapmamız gerekiyor. | TED | اعتقد اننا لابد من فعل شئ عن جزء الثقافة الطبية التي تحتاج لتغير |
Amerikan kültürünün çok yanlış olduğunu kariyerim yaşlı insanlarla olduğu için biliyorum. | Open Subtitles | ما تعلمته من عملي مع كبار السن هو أن الثقافة الأمريكية خاطئة |
Çıkıp da demokrasi kültürünün siyasi yapılanmada bugüne kadarki geldiğimiz en iyi nokta olduğunu söylemek radikallikle bir tutuluyor. | TED | للإلتفاف حول قول أنني أؤمن بأن ثقافة الديمقراطية هي أفضل ما وصلنا إليه كصورة للتنظيم السياسي فهذا مقترن بالتطرف. |
Çünkü batı kültürünün temel parçası ve ben bunun orijinal halini okumak istiyorum. | Open Subtitles | لأنه نص أساسي و ثقافة غربية وأنا أريد قراءته من الكتاب الاصلي .. |
Ama burdaki diğer tutukluların aksine sen, kültürünün küçük farklarını ifade edecek eğitim ve zekaya sahipsin. | Open Subtitles | ولكن على عكس بقية المحتجزين هنا انت متعلم, ذكي لنقل تعليمات ثقافتك هذا ما يثير اهتمامي |
Mutfak ve dönüş sanatları gibi geleneksel Japon kültürünün birçok unsuru dünyaca tanınmıştır. | TED | العديد من عناصر الثقافة اليابانية التقليدية، كـالطهو والفنون العسكرية، معروفة جيداً في جميع أنحاء العالم. |
Batı kültürünün tarihi, aşkı zihinsel hastalıkla bir tutan kullanımlarla doludur. | TED | تاريخ الثقافة الغربية حافل بكلمات تربط الحب بالمرض العقلي. |
Fransız kültürünün diğer kültürler üzerinde oldukca önemli etkileri vardır. | Open Subtitles | بينما الثقافة الفرنسية كانت المهيمنه على الثقافة |
Ağaç kültürünün nasıl yetiştiğini öğrenme gibi bir ilgileri yok. | Open Subtitles | إنّهم غير مهتمّين في معرفة كيفيّة رعاية شجرة الثقافة |
Rönesans Hümanistleri Batı kültürünün kökenini araştırmış ve kültürel miras kavramı konusunda daha geniş bir anlayışın önünü açmışlardır. | Open Subtitles | كانت نهضة التحضر تبحث في جذور الثقافة الغربية وهذا تعريف أوسع لمفهوم التراث الثقافي |
Suzuki de ceza alacak. Anlıyorum, anlıyorum. Japon kültürünün en tepesinde ne var biliyor musun? | Open Subtitles | سوزوكي سوف يصبح مجرماً هل تعلم ما هي ذروة الثقافة اليابانية ؟ على سبيل المثال .. |
Bu genç hanımefendiler pirinç kültürünün içinde yaşıyorlar, fakat onlar pirinç kültüründeki çok az insanın bildiği birşey biliyorlar. | TED | هؤلاء الفتيات اليافعات يعيشون في ثقافة الأرز، لكنهم يعرفون شيئاً عن ثقافة الأرز يعرفه القليلون. |
Erkekler akran kültürünün getirdiği baskıları yaşıyor. Tam da bu yüzden, bu baskıları yok etmek için erkekleri cesaretlendirmemiz gerekiyor. | TED | هناك قيود داخل ثقافة الأقران على الرجال، وذلك هو السبب في أننا بحاجة إلى تشجيع الرجال لاختراق تلك الضغوط. |
Zirve sırasında girişimcilik ve nasıl yenilikçi olunacağı ve bir girişimcilik kültürünün nasıl oluşturulacağı konusunda bazı genç insanları eğitmede bana yardımcı oluyordu. | TED | لقد كان يساعدني في تدريب بعض الشبان أثناء الموتمر على ريادة الأعمال و عن طرق الابتكار و كيفية إنشاء ثقافة ريادة أعمال. |
Hep Çin kültürünün güzelliklerinden bahsedip duruyordun! | Open Subtitles | تتحدث دائماً عن جمال ثقافتك الصينية |
Onun kültürünün bazı yanları saçma olabilir hatta biraz saldırgan. | Open Subtitles | وبعض سمات ثقافته قد تبدو سخيفة، وأحياناً مهينة |
Beni gereği gibi yetiştirmek için... annem mümkün olduğu kadar kendi kültürünün güvencesine ihtiyaç duyuyordu. | Open Subtitles | لكى أتربّى جيّداً أردات أمى أن تحصننى بأكبر قدر من ثقافتها |
Açıklamaların dışlama ve iktidar kültürünün doğal bir sonucu olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنظرّ لهذه التصريحات و أراها كنتائج طبيعية لثقافة الإستّثناء و القوة |
Erez ve ben, insan kültürünün ve insanlık tarihinin zamanla değişiminin genel bir tablosunu oluşturmak istiyorduk. | TED | إذن أنا وإريز كنا نفكر في طرق للحصول على صورة كبيرة للثقافة الإنسانية والتاريخ البشري: تغيرها عبر الزمن. |
500 yıl sonra, zamanımız kültürünün ne kadarının kalacağını düşündürüyor doğrusu. | Open Subtitles | مما يجعلكم تـتساءلون كم من ثقافتنا اليوم سيدوم إلى 500 عام مقبل تقريباً |
Hepinizin bildiği gibi 80'lerin başında ABD, kısa bir süre Avustralya kültürünün etkisi altına girmişti. | Open Subtitles | في أواخر الثمانينات، الولايات المتحدة ..واجهت شغفاً قصير الأجل بالثقافة الاسترالية |
İlkel bir insan kültürünün böyle bir ilaç geliştirebilmesi çok etkileyici. | Open Subtitles | من المثير للإعجاب أن يستطيع إنسان بثقافة بدائية تطوير عقار مثل هذا |
En büyük problem, toplumumzda yemek kültürünün aktarıldığı yer ve bu kültürün kalbi kalbi olan ev kavramı. | TED | المشكلة الكبيرة في المنازل هي انها كانت في العادة قلب تمرير الغذاء وثقافة الغذاء، التي شكّلت مجتمعنا. |