| Bak benimle Dünya'ya gel, kitaplarım,kütüphanem, hepsi orada! | Open Subtitles | تعال معي الى الارض كتبي، مكتبتي ، كلها هناك |
| Hayır, kütüphanem yandığında tüm kanıtlar yok edilmiş oldu. | Open Subtitles | لا , جميع الأدلة دمرت عندما أحرقت مكتبتي |
| Sonra yeni şahsi kütüphanem için kendime yeni klasör etiketleri aldım ve açıkçası edebiyattan da pek anlamam. | Open Subtitles | ثم دللت نفسي ببطاقات فهرسة جديدة من أجل مكتبتي الخاصة، وبصراحة، ليست لدي فطنة أدبية كبيرة. |
| Bütün kızlar beni kıskanıyor. Çünkü benim özel kütüphanem var. | Open Subtitles | كل فتيات المعهد يحسدنني لأنّي أملك مكتبة خاصّة. |
| Birinci baskı kitaplarla dolu bir kütüphanem ve ayakkabı odam olacak. | Open Subtitles | هناك. أحْصلُ على بيت كبير... إحصلْ على مكتبة مليئة بالطبعاتِ الأولى. |
| Burası İskenderiye'deki küçük kütüphanem. | Open Subtitles | إنّها مكتبتي الإسكندرية الصّغرى |
| - Hayır, o benim eğlence kütüphanem. - Eğlence mi? | Open Subtitles | إنها محتويات مكتبتي من الكتب - محتويات من الكتب؟ |
| Lütfen anlayın beni, kütüphanem hususunda çizgilerim çok kesindir. | Open Subtitles | أرجوك تفهّم أنني دقيق بخصوص مكتبتي |
| Bilim kütüphanem. | Open Subtitles | مكتبتي العملية. |
| Gina'nın dosyası, kütüphanem beni benden daha iyi tanıyan insanları... | Open Subtitles | ملف (جينا) المكتشف , مكتبتي ... الاشخاص الذين يعرفونني حتى افضل من نفسي |
| kütüphanem. | Open Subtitles | مكتبتي. |
| İşte kütüphanem. | Open Subtitles | هذه هي مكتبتي. |
| İşte kütüphanem. | Open Subtitles | هذه هي مكتبتي. |
| Evimde çok etkileyici bir kütüphanem vardır. | Open Subtitles | لديّ مكتبة مثيرةٌ للإعجاب في شقتي |
| Taşınabilir bir kütüphanem var. | Open Subtitles | لديّ مكتبة متنقلة |
| Taşınabilir bir kütüphanem var. | Open Subtitles | لديّ مكتبة متنقلة |
| - Özel bir kütüphanem var. | Open Subtitles | - أملك مكتبة خاصّة. |