"kıymetini" - ترجمة من تركي إلى عربي

• قيمة
• تقدر
• نقدر
• تقدّر
• يقدر
• يقدرك
• تُقدر
• تقدير
• تقدّره

Bir şeyin bedelini ödediğinizde onun kıymetini daha iyi bildiğinizi söylerler.
يقولون بأنك أولاً تتأكد من قيمة الشيء, ثم تدفع ثمنه

Singleton zayıf ve güvenilmezdir, ama ödülün kıymetini bilir o.
سينجليتونع ضعيف وهو عديم الثقة، لكنّه يعرف قيمة الجائزة.

Yarın güne başlarken ne giyeceğinizi düşündüğünüzde, umarım bu aşamanın kıymetini bilir ve seçimlerinizin sizi nasıl etkilediğini düşünebilirsiniz.
غداً، عندما تبدأ يومك وتفكر ماذا سترتدي، أتمنى أن تقدر سير ذلك وتفكر بأن اختيارك وكيف سيجعلك تشعر.

İyi bir adamdı. - kıymetini bilemediniz...
أنه رجل جيد أنا أعرف اللاعبين لم نقدر عليه

Birini kaybedene kadar kıymetini anlayamıyorsun.
لن تقدّر أبدا شخصا ما إلا عندما لا يكون موجودا.

Bugün, daima anımsayacağınız ve üzerine titreyeceğinizi kişinin kıymetini anlama günü.
اليوم هو يوم لـ يقدر عندما تنظرون للوراء ، وتعتزون به

Çok çalışırsın, ilerlersin, aile kurarsın ve çocuklar senin kıymetini bilmezler.
c.arabicrlm; تعمل بجد وتتقدم وتكوّن أسرة/c.arabic c.arabicrlm; ولا يقدرك الأبناء.

Ama gayrı menkullerin kıymetini yükseltiğim zaman gidecekler.
ولكن بمجرد أن أرفع قيمة الممتلكات سينتقلون

Günahlarınızdan pişmanlık duymak ve hayatın kıymetini anlamak için yeterli bir vakit sanırım.
أعتقد أنه وقت كافي لتتوب عن خطاياك وأن تدرك قيمة الحياة

Fakat ben anladığımda, yaptıklarının kıymetini gerçekten gördüğümde, yardım etmek zorunda olduğumu biliyorum.
لكنني عندما فهمت، رأيت فعلاً قيمة أفعاله عرفت أنه علي مساعدته

Bu yemekle kıymetini ne kadar bildiğimi gösteriyorum sana.
هذا الغداءِ هو لكي أبين لك كم أنت ذو قيمة عندي.

Bakın, özel güçlerim yok ama bir hayatın bile kıymetini anlamamı sağlayacak kadar ölüm gördüm.
حسناً، أنا لست مميزة، لكنني رأيت ما يكفي من الناس يموتون لأفهم قيمة الحياة.

O kadar güzel görünmek için çok uğraştı ama millet çabasının kıymetini anlamıyor.
لقد عملت بجد ليكون لها هذا الشكل والناس لا تقدر هذا المجهود

Bazen elindekinin kıymetini bilmek zordur.
أحياناً من الصعب أن تقدر الأشياء التي لديكَ

Kendi ülkesinin onun girişimci ruhunun kıymetini bilmemesinin korkunç birşey olduğunu hissettiğimi söyledim.
أخبرته أنه أمر مؤسف كيف أن بلده لم تقدر شغفه الطامح لنشر المشاريع المربحة

Eğer çok uzun süre birlikte olamayacaksak bile beraber geçirdiğimiz zamanın kıymetini bilmeliyiz.
أدركت أنه حتى إذا لم نكن سنبقى سويا لوقت طويل أظن أنه علينا فقط أن نقدر الوقت

Ayakkabı metaforu esasında empatiyi özetliyor fakat diğer insanların duygularının kıymetini bilmek için kendi duygularınızı anlamlandırmak zorundasınız.
الحذاء حرفياً بالأساس يلخص العاطفة لكن من أجل أن نقدر كيف يشعر الآخرين يجب عليك أن تكون قادرً أن تفهم مشاعرك

Hala yanımızdalarken bizi seven insanların kıymetini bilmeliyiz.
نحن فقط... يجب أن نقدر الناس الذين يحبوننا حين أنها لا تزال حولها.

Güzel bir günün kıymetini bilen bir kızsındır sen kesin.
‫أنا متأكد من أنك فتاة ‫تقدّر يوماً جميلاً

Ne yazık ki bunun kıymetini bilmiyorsun.
من المؤسف أنك لا تقدّر ذلك

İyi bir koca ve baba, şansının kıymetini bilen biri.
زوج و أب طيب الرجل الذي يقدر ثروته جيداً

Kimse kıymetini bilmiyor, değil mi?
لا احد يقدرك ، اليس كذلك ؟

Kışlar soğuk olmalı ki, baharın kıymetini daha çok bilelim.
فصول الشتاء يجب أن تكون باردة كي تُقدر فضل الربيع

Bazı insanların müzikal yeteneği daha fazladır diğerlerinin sahip olduğundan fazla müziğin kıymetini bilme yetenekleri vardır.
بعض الأشخاص لديهم قدرات موسيقيّة أفضل بالإضافة إلى قدرة أكبر على تقدير الموسيقى أكثر من الأخرين

Bunun kıymetini uzun süre sonra anlayacaktır.
سوف تقدّره في المدى البعيد