Ne kadar kızdım, biliyor musun? Kızgınlıktan, ne yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | انا غاضب للغاية لا اعرف ماذا افعل بنفسي؟ |
Çok kızdım ve karıncalarıma karşı çok acımasız ve sert oldum. | Open Subtitles | كنت غاضب , فأصبحت شديدا وعبوسا على خوالي |
- Size çok kızdım. - Korkunç bir şey oldu. | Open Subtitles | عندما أكون غاضبة , فأننى غاضبة لقد حدث شيئاً فظيعاً |
kızdım çünkü benim evimdesin ve erkek arkadaşım her an gelebilir. | Open Subtitles | أنا غاضبة لأنّكَ في شقتي، وخليلي قد يأتي في أيّ لحظة |
İşte şimdi çok kızdım. | Open Subtitles | "الان فقدت عقلى ." |
Eric, dürüst olmadığın için sana kızdım ve bu değişmedi. | Open Subtitles | إريك، غضبت عليك ، لعدم كونك صريحا وهذا لم يتغير |
Yaşamayı anımsadım. Çok kızdım, çünkü o benden alınmıştı. | Open Subtitles | وتذكرت الحياة وكنت غاضباً لأنها أخذت مني |
Ona çok kızdım. Senden daha sinirliyim. | Open Subtitles | انا ثائر كالجحيم الان انا غاضب أكثر منكِ |
Ya da olabilirdim, eğer aptalca sana kızgın olduğumu düşünmeseydin, ki şu anda gerçekten kızdım. | Open Subtitles | أو كنتُ لأبتهج لولا فرضيّتك دون تفكير بأنني غاضب منك، و هذا حالي الآن |
Bir bayanın önünde çiftlik sesimi kullanacağım için özür dilerim, ama çok kızdım. | Open Subtitles | انا اسف انني استخدمت صوتي الخانق امام السيدة لكنني غاضب جداً |
41'e girince ne üzüldüm ne de kızdım... | Open Subtitles | كوني فى الـ 41 لا يجعلني هذا غاضب أو مضطرباً. |
Hayır, istediğim en küçük şeyle ilgili bile benimle kavga etmene kızdım. | Open Subtitles | لا , أنا غاضب لأنك تُجادلينني بكل شئ آمرك بفعله |
Onlara o kadar kızdım ki, beş senedir onlarla konuşmuyorum. | TED | كما أني غاضبة منهم، ولذلك لم أتحدث معهم منذ خمس سنوات. |
Ve çok kızdım çünkü O ayakkabıyı severdim. Seni pislik. | Open Subtitles | و انا غاضبة لأنني أحببت ذلك الحذاء, ايها الوسخ |
Adam'a kızdım, ama onu tüm gösteri boyunca burada tutmak yeterli bir ceza olacaktır. | Open Subtitles | انا غاضبة من ادم لكن اعتقد ان اجعلة يجلس فى هذا العرض هو عقاب كافى |
İşte şimdi çok kızdım. | Open Subtitles | "الان فقدت عقلى ." |
Evli olduğunu bile bile sana böyle bir şey yapacağımı düşünmene kızdım. | Open Subtitles | لقد غضبت لأنك تخيلت أني قد أفعل هذا مع علمي أنك متزوج |
Dostum, senden özür dilemek istiyorum. Biraz fazla kızdım. | Open Subtitles | اردت فقط ان اعتذر منك لقد كنت غاضباً قليلاً |
Ben de bir zamanlar senin gibi aşık bir genç kızdım. | Open Subtitles | إستمعِ ، كنت فتاة مراهقة في وقت ما كنت في حب |
Tamam,işte şimdi kızdım. Peki,ilerleme kaydediyoruz. | Open Subtitles | حسناً, لقد غضبتُ الآن حسناً, الآن بدأنا نتوصَل لنتيجة |
Buna gerçekten kızdım. Direk bana yöneltti, değil mi? | Open Subtitles | أنا مستاء من ذلك، ذلك موّجه إلي، أليس كذلك؟ |
Chicago'ya nüfus kontrol memurluğu yapmaya döndüğün için çok uzun bir süre sana kızdım. | Open Subtitles | لمدة طويلة كنت غاضبٌ عليك لضرب ضابط التحكم بالنسل فى شيكاغو |
9 erkeğin yanında tek kızdım. | Open Subtitles | بالتأكيد انا كنت الفتاة الوحيدة الموجود وسط تسع رجال |
O kadar kızdım ki, sinirimden sopayı büküp ağaca doladım ve golf arabasını küçük köprüden göle sürdüm. | Open Subtitles | لقد انزعجت جدا لدرجة ، انني ربطت المضرب على شجرة وقدت عربة القولف من الجسر الى البحيره |
Sanırım Melody için planlarını iptal etmene ama benim için etmemene kızdım. | Open Subtitles | أعتقد أنني كنت غاضبًا لأنك ألغيت خططك لميلودي ولم تلغها من أجلي |
Küçük bir yabancı kızdım. | Open Subtitles | لقد كنت فتاةً أجنبيةً صغيرة |
Hala hayattalar daha da kızdım şimdi. | Open Subtitles | كنت لا تزال على قيد الحياة؟ أنا أكثر غضبا! |
Beni konferanstan alması gerekiyordu. Gelmedi. Ben de buna kızdım. | Open Subtitles | كان من المفروض أن يقلنى بعد المؤتمر لكنه لم يظهر مما أثار غضبى |