Ve her şey için yarıştılar fakat en çok da bir kadının aşkı için Tang Shen. | Open Subtitles | وكانوا يتنافسون في كل شيء لكن لا شيء أعنف من حب امرأة تانج هين |
Ve tek ihtiyacım olan da, iyi bir Hristiyan kadının aşkı ki gerçekten ,bu alçak gönüllü dünyadan tek mirasın, bu olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | وكل ما أرغب فيه هو حب امرأة مسيحية جيدة تفهم بحق أن أن المتواضعين سيرثون الأرض |
İyi bir kadının aşkı insanı mutlu eder. | Open Subtitles | حب امرأة طيبة يضعك على المسار الصحيح للسعادة |
Lucifer, bir kadının aşkı için, bana hizmet et. | Open Subtitles | إبليس ، كن في خدمتي حتى أحوز على حب إمرأة |
Asla değişeceğimi sanmıyordum, ama iyi bir kadının aşkı her şeyi mümkün kılıyor. | Open Subtitles | لم أعتقد أنه يمكنني أن أتغير و لكن دعني اخبرك حب إمرأة جيده يجعل أي شيئ ممكناً |
Dinle, tatlım. Erkeğin aşkı ile kadının aşkı arasında büyük fark var. | Open Subtitles | أصغِي يا طفلتي بين حبّ إمرأةِ و حبّ رجلِ هناك إختلاف ضخم |
"bir kadının aşkı hayatını değiştirdi." | Open Subtitles | "ولكن حب امرأة واحدة، والتي غيرت حياته" |
Çok güzel doğulu bir kadının aşkı var. | Open Subtitles | لدي حب امرأة شرقية فاتنة |
Karaktersiz bir kadının aşkı uğruna. | Open Subtitles | من أجل حب امرأة متخاذلة. |
Karaktersiz bir kadının aşkı için. | Open Subtitles | ! من اجل حب امرأة ضعيفة الشخصية |
İyi bir kadının aşkı gibi. | Open Subtitles | حب امرأة صالحة وما شابه |
Güzel bir kadının aşkı. | Open Subtitles | حب امرأة جيدة! |
Kral için değil bir lord için değil, şu Hanedanın bu Hanedanın şerefi için değil altın için değil, şan şöhret ya da bir kadının aşkı için değil diyar ve içinde yaşayanlar için. | Open Subtitles | ليس من اجل الملك أو لورد أو لشرف منزله أو منزل أخر. ليسَمنأجلالذهبأوالمجد ... أو حب إمرأة ... |
Tek ihtiyacın olan korkunç bir kadının aşkı. | Open Subtitles | كل ما كان بحاجةٍ إليه هو حب إمرأة فضيعة |
Dinle, tatlım. Erkeğin aşkı ile kadının aşkı arasında büyük fark var. | Open Subtitles | أصغِي يا طفلتي بين حبّ إمرأةِ و حبّ رجلِ هناك إختلاف ضخم |