| Beni yakalayabilecek kadar güçlü bir erkek bulabilmeyi çok isterdim. | Open Subtitles | أنا اود إيجاد رجل قوي بما فيه الكفايه ليمسك بي |
| Birincisi, mercan ısırmaya yetecek kadar güçlü, bir papağan gagası gibi ağızları vardır, çoğunlukla yosun peşinde olmalarına rağmen. | TED | أولاً، فمها يشبه منقار الببغاء، وهو قوي بما يكفي لقضم الشعاب المرجانية، مع أنّهم غالباً يبحثون عن الطحالب. |
| Güvenlik kamera kayıtlarını silecek kadar güçlü... bir mıknatıs yapmak için, güçlü bir enerji kaynağı gerekir. | Open Subtitles | لجعل المغناطيس قوي بما فيه ,الكفاية لمسح شريط كاميرة الأمن تحتاج لمصدر كهرباء قوي |
| Gün boyunca gördüklerini unutturacak kadar güçlü bir şey. | Open Subtitles | إنه قوي كفاية ليساعدك على نسيان ما رأيته خلال اليوم |
| Gün boyunca gördüklerini unutturacak kadar güçlü bir şey. | Open Subtitles | إنه قوي كفاية ليساعدك على نسيان ما رأيته خلال اليوم |
| Öncelikle zaman yolculuğunun inceliklerini hesaplayacak kadar güçlü bir bilgisayar lazım. | Open Subtitles | حسناً، نحتاج أولاً لكمبيوتر قوي كفاية لحساب معادلات السفر عبر الزمن المعقدة |
| Bu kadar güçlü bir inancın varsa neden Uluslararası Tugay'a katılmıyorsun? | Open Subtitles | وإذا كنت تشعر بالقوة حقاً لماذا لا تترشح للأولوية , الدولة؟ |
| Bu kadar güçlü bir inancın varsa neden Uluslararası Tugay'a katılmıyorsun? | Open Subtitles | وإذا كنت تشعر بالقوة حقاً لماذا لا تترشح للأولوية الدولة؟ |
| Onu bulmamızı engelleyecek kadar güçlü bir şeyle. | Open Subtitles | إنه شيء قوي بما يكفي لمنعنا من إيجادها |
| Bir cadıyı öldürmeye yetecek kadar güçlü bir sihir. | Open Subtitles | سحرً قوي بما يكفي لقتل ساحرة |
| Bir cadıyı öldürmeye yetecek kadar güçlü bir sihir. | Open Subtitles | سحرً قوي بما يكفي لقتل ساحرةً |
| Ama durumu bizim lehimize çevirecek kadar güçlü bir adamlarını tanıyorum. | Open Subtitles | ولكنني أعرف رجلاً قوي كفاية ليقلب المسار لصالحنا |
| Ses dalgalarını kubbeye ulaştıracak kadar güçlü bir verici. | Open Subtitles | شيء قوي كفاية لتضخيم الصوت حتى تستطيع القبة أن تتلقاه |
| Enerji vermeye yetecek kadar güçlü bir kaynağa ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أحتاج مصدر طاقة قوي كفاية لتشغيلها |
| ..kadar güçlü bir sığınak ararım. | Open Subtitles | بحيث يكون قوي كفاية ليمنع دخوله |