Hiçbir insan bu kadar hızlı hareket edemez. | Open Subtitles | ليس هنالك بشر يمكنه التحرك بتلك السرعة |
Fei-hung, bu kadar hızlı hareket edebileceğini düşünememiştim. | Open Subtitles | (في هونج ) ، لم أكن أعرف أنك يمكنك التحرك بتلك السرعة |
Başka hiçbir şey bu kadar hızlı hareket edemez. | Open Subtitles | لا شيء آخر يمكنه التحرك بهذه السرعة |
İnsanlar bu kadar hızlı hareket edemez. - Kimsin sen? | Open Subtitles | البشر لا يستطيعون التحرك بهذه السرعة |
O tabağı o kaşıkla sıyırdığından bu yana bu kadar hızlı hareket eden bir şey görmemiştim. | Open Subtitles | لم أرى شيئا يتحرك بتلك السرعة منذ هروب ذلك الصحن مع تلك الملعقة |
Bugüne kadar hiçbir deney bir parçacığı ışık kadar hızlı hareket ettirmeyi başaramadı. | Open Subtitles | لم تُبتكر تجربة بعد يتمكن فيها الجسيم من التحرك بسرعة كسرعة الضوء |
O kadar hızlı hareket ediyordun ki diğer herkes duruyormuş gibi göründü. | Open Subtitles | انت من كان يتحرك بسرعة هائلة. يبدو كل شئ ثابت. |
Bu kadar hızlı hareket edebildiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أن بإمكانك التحرك بهذه السرعة |
İnsanlar bu kadar hızlı hareket edemez. | Open Subtitles | لايستطيع البشر التحرك بهذه السرعة ... |
- Bu kadar hızlı hareket edemez. | Open Subtitles | لا يمكن أنه يتحرك بتلك السرعة |
Eğer Wells yeleği çalıştırmanın bir yolunu bulursa içinden direkt geçebilecek kadar hızlı hareket edebilir. | Open Subtitles | إذا تمكنت وليس من إكتشاف وسيلة لتجعل الدرع يعمل سوف تتمكن من التحرك بسرعة تمكنها من العودة |
Hiçbir şey yeryüzünden ayrılabilecek kadar hızlı hareket edemezdi. | Open Subtitles | فيصعب على أي جسم التحرك بسرعة كافية للارتفاع عن سطحها |
Molekülleri o kadar hızlı hareket ediyor ki; madde tarafından absorbe olabiliyor demek bu. | Open Subtitles | هذا يعني أن جزيئاتها تتذبذب بسرعة هائلة و يمكن أن يمتصوا من خلال الأشياء |
O kadar hızlı hareket edeceksin ki, kimse seni görmeyecek en azından. | Open Subtitles | على الأقل ستتحرك بسرعة هائلة |